MEKİN ŞAHİN
İnsanlığın tarihin de sayısı söylenemez olaylar yaşandı. Yaşanan her şeyin hikayesi, acısı, sevinci ve yıkımı, yeniden dirilişi var. Başkaları yapmadı. Başkaları yaşamadı. İnsana insan yaptı. İnsan yaşadı.
Peki neden yapıldı? Tek yanıtı var. Ama bu yanıtın genel ifadesi içinde sayısız etkenler mevcut. Sınıf çatışması bu gerçeğin tam yanıtıdır. Ağzını açan güçten bahseder. Güçlü olduğunu söyler. Doğal. Her insan kendini över. Ama test edildiğinde gerçek ortaya çıkar. Önümüzde ki süreç testin başladığı dönemdir. Ak koyun kara koyun ortaya çıkacak. 31 Mart 2024 tarihli seçimin yeniden inşa edilecek demokratik cumhuriyetin miladı olacağı düşünülüyordu. Bu düşünceyi savunan herkes yanıldı. Aksine geçen zaman içinde seçimi kaybeden cephe Türkiye gündemini belirliyor. Seçimi kazananlar belirlenen gündemin peşinde koşuyor. Oyun kuramıyor. Oyun bozamıyor. Kurulanın peşine takılarak; gerçek gündemin dışında havanda su dövüyor.
Büyük anam bize ‘’oğlum taşa tohum ekilmez’’ derdi. Sıklıkla her fırsatta bu iddiasını tekrar eder dururdu. İnsan yaşamının gerçeklerini kavradıkça, neden söylediğini çok net algılamaya başladım. Evet tohum taşa değil toprağa ekilir. Ekilen toprakta tohum kendi gerçeğini bulur, gün yüzüne çıkar ve çevreye, diğer canlılara ürettiği her şeyiyle hizmet eder.
Türkiye gerçeğini yılarca yazdım, anlattım, hizmet sunacakları uyardım. Ama ısrarla taşa tohum ekmeye devam ediyorlar. Son 45 gün taşa tohum ekme kavgasını gündem yorumcusu gazeteciden, siyasetçiden ve Türk devletini yönetme iddiası taşıyan parti yetkiliden duyuyor, okuyor ve seyrediyoruz. Trajedi komik bir ortam oluştu. Gören gözler görmez, duyan kulak duymaz olmuş, kör dövüşü her gün görsel ve yazılı basında bilgisiz, hayali ve sorumsuzca konuşuyor ve yazıyor.
Devlet Bahçeli önce el sıktı. Sonar A.Öcalana gel mecliste konuş, terörü bitir ve PKK’yı kapat; bizde sana af çıkaralım. İmralı’dan meclise gidecek siyasi sürecine kavuş dedi. Gerçekten Devlet Bahçeli bu yeni süreci istermi? Ters taraftan bakıldığında PKK Apo’nun çağrısına uyarak silahı bırakır; demokratik mücadeleye dönermi. Yaşamını demokrasi mücadelesine adamış biri olarak vereceğim yanıt net: Ne Devlet Bahçeli söylediği sürece devam eder nede PKK Öcalan istedi diye silahı bırakır. Terörü bırakarak demokratik siyasette yer alırlar. Hedefleri Balkanları, Anadolu’yu, Orta doğuyu, Orta Asya’yı ve Kuzey Afrika boynuzunu ilhak ederek; kendi adlarına bu coğrafyayı dolaylı yönetecek devletlerden ABD ve ittifakları vaz geçmez. İsrail’den vaz geçmez. Ermenistan devletinden vaz geçmez. Büyük Kürdistan devletinin kurulmasında vazgeçmez. Başta ABD olmak üzere diğer ittifakları PKK’nın Türkiye devletine saldırılarının sona ermesini istemez ve izin vermez. Asıl Türkiye’yi parça parça yaparak bölmek isteyenler onlar. İsrail’in yeni savunma bakanı alenen açıklama yaptı. Her şey bu kadar ortadayken; Bahçeli neden bu yeni süreci başlattı? Unutulan Türkiye devletini 22 yıl yöneten AKP hükümetinin önünü açanın Bahçeli olduğu. Unutulan AKP’nin kaybettiği seçim sonrası yenilenen seçimle yeniden hükümet olmasını sağlayanın Bahçeli olduğu. Unutulanın Anayasa değişimiyle ucube cumhur devlet yönetiminin yerleşmesini sağlayanın Bahçeli olduğu. Yukarıda ifade ettiğim sonuçları kim istiyordu? ABD ve ittifakları. Yerine kim getirdi Devlet Bahçeli.
Aynı güçler Türkiye halkının emperyalizm karşıtlığı ve Türklerle Kürtlerin kardeşçe barış içinde yaşam isteği ağır bastığından; dolaylı yeni süreç işletiliyor. Türkiye halkı geçmişe baktığında görecektir. Körfez savaşında, Irak işgalinde, Arap baharında, Libya işgalinde ve Suriye’nin parçalanmasında R.Tayyip Erdoğan tam destek verdi.
ABD ve ittifaklarında oyun, tezgâh bitmez. Ortadoğu’da yeniden başlattığı oyunla; Büyük Kürdistan proje kartını yeniden açtı. Gazze işgali tamamlandığında; Kuzey Suriye Rojava coğrafyasıyla sınır sınıra olacak. Arkasından Akdeniz’e yeni koridorun açılması tamamlanacak. Ermenistan-Kuzey Irak-Rojava (Kuzey Suriye)- Gazze- Siyonist İsrail-Doğu Akdeniz. Açılan yeni koridorla Doğu Akdeniz’e yeni hat çizilecek. Güney Kıbrıs-Yunanistan hattı. Akdeniz’in jeopolitik evreleri tümüyle kontrol altına alınmış olacak. (Farklı makalede detay yazacağım.) Yukarıda ifade ettiğim sürecin işlemesi için Türkiye, İran’ın ve Şangay beşlisinin sessiz kalması gerekir.
İsrail saldırılarıyla İran’a çöktüler!
Türkiye’yi ölümü göstererek sıtmaya razı etmek istiyorlar. Geçmişte olduğu gibi R.Tayyip Erdoğan Hükümetine ihtiyaçları var.. Son iki ay Türkiye’de oyunlar bu durumun üzerine kuruluyor. Görevi her zaman olduğu üzere Devlet Bahçeli’ye verildi. O verilen görevi yerine getiriyor. Sürecin iki sac ayağı var. 1.AKP hükümetinin Putin ve Şangay beşlisiyle ilişkisi. 2.Ülke içi siyasi otoritelere dönük.
ABD ve ittifaklarının uygulamaya koyduğu projenin Türkiye ayağı olmazsa olmazı. AKP hükümetinin Şangay beşlisinden koparılması. Erdoğan’ın bu hususta ikna edilmesi. Devlet Bahçeli önceliği burası. Kürtler üzerinden verdiği mesajlar; aslında verilen görevin tamam olduğunu duyuruyor. Yani Cumhur hükümeti, ABD ve ittifaklarıyla yeni sürece hazır. Ülke içi siyasi otoriteleri hem Kürt kartıyla ve yeni anayasa üzerinden vurmaya devam edecekler. Özellikle CHP kamuoyu üzerine baskı artacak. Anti-Emperyalist algı çözülerek düğmeye basacaklar. Yeni anayasa üzerinde mutabakat olmadıkça, Türkiye’de erken seçim olmaz. Çünkü bu oyunları bozacak muhalif siyasi güçler ve parti yok. Şimdi tüm dostlarımdan, yol arkadaşlarımdan ve bir zerre ülkesini, halkını seven tüm yurtseverlerden üzerine düşeni yapmasını istiyorum. Safraların sıklaşma zamanıdır. Faşizme karşı direnecek güçlerin bir araya gelme ve ABD- ittifaklarının oyunlarını bozma zamanıdır. Haykırışa tam bağımsız Türkiye şiarıyla başlayarak, kurulan tuzağın domino taşlarını; karada, denizde, havada kesintisiz sarma zamanıdır. Anadolu halkı 1000 yıldır yaşadığı gibi kardeş ve barış içinde yaşayacaktır!
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.