Rahim Ağzı Yarası Nedir ? Tedavi Yöntemleri Nelerdir ?

Rahim Ağzı Yarası Nedir ? Tedavi Yöntemleri Nelerdir ?

ABONE OL
Aralık 5, 2023 17:58
Rahim Ağzı Yarası Nedir ? Tedavi Yöntemleri Nelerdir ?
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Kronik servisit ;veya halk arasında bilinen ismi ile rahim ağzında yara rahim ağzı yarası (Rahimde yara, Rahim yarası)
jinekolojik muayenelerde çok sık görülen; bir problemdir.Tıbbi olarak servikal erozyon diye tanımlanır.Servisitin kelime anlamı rahimağzı iltihabıdır.

Rahimağzında yara rahim ağzını kaplayan epitel hücrelerinin kaybolup daha kırmızı olan rahim kanalındaki endoservikal hücrelerinin; dışarı transformasyon alanına doğru yayılmasıdır . Bu yayılan hücreler daha çok kanladığı için kırmızı renkte görülürler ve enfeksiyon ile kanamaya daha yatkındırlar. Bu doku; değişik mikrobik sebeplerden dolayı enfekte olur ise
kronik servisit yani yaraya dönüşür.

Yara

oluşumunun yaş ve doğum sayısı ile doğrudan bir ilişkisi yoktur. Her yaş kadında görülebilmektedir. Rahim kanalının dışa dönmesi ektropion veya eversion; olarak isimlendirilmekte olup kronik servisit ile karışmaktadır.

Rahim ağzı yarası’nın sebebi nedir?

Yaranın tam sebebi bilinmemekle birlikte en sık sebep enfeksiyonlardır. Klamidya, trikomonaz, gonore; gibi enfeksiyonlar; tedavi edilmedikleri takdirde sıklıkla yaraya sebep olmaktadırlar. Diğer sebepler ise sık cinsel ilişki, hormonal değişiklikler ve bazı kimyasal faktörler ( spermisidler ,prezervatif üzerindeki kimyasallar) ve ;sık vajinal duştur.Cinsel ilişki sırasında
penisin yarattığı yada tampon; kullanımının yol açtığı travmanın risk faktörü olduğu kabul edilir.

Ancak

pek çok kadında altta yatan herhangi bir neden yada risk faktörü saptanamaz. Rahimağzı yarası ne gibi belirtiler verir?
Rahim yarası genellikle belirti vermez ve rutin jinekolojik muayene sırasında saptanır.

Fakat bir çok kadında yaraya bağlı en sık şikayet devam eden kokusuz,kaşıntısız; bol miktarda olan akıntılardır. Eğer yara büyük ise ara kanamalar veya ilişki sonrası kanamalar sıklıkla gözlenmektedir. Rahim ağzı; yaraları bazı kadınlarda servikal mukusun (salgı); değişmesine sebep olarak spermlerin rahim içine geçişini zorlaştırarak kısırlık problemlerine de yol açabilmektedirler. Gebelerde ise vajinal akıntının fazla miktarda olması ve
tekrarlayan vajinal enfeksiyonlar rahim ağzı yarasını düşündürmelidir.

Yaranın (Servikal Erozyon, Rahimde Yara) tanısı nasıl konur?

Rahim ağzı yarası;tanısı jinekolojik muayenede göz ile konulmaktadır. Mutlaka smear testi yapılmalıdır. Smearin güvenli bir şekilde alınamayacağı kanamalı ,;çok büyük; rahim ağzı yaralarında ,lezyonlarda ve şüpheli yaralarda doğrudan; zaman kaybetmeden kolposkopik inceleme ve biopsi yapılması daha doğru olmaktadır.

Rahim ağzındaki, yaranın tedavi yöntemleri nedir?

Yaranın (kronik servisit) antimikrobal ilaç ile tedavisi mümkün değildir. Tedavinin prensibi enfekte olup değişime uğramış dokunun ortadan kaldırılarak o bölgenin tekrar normal rahim ağzı epiteli ile kaplanmasına olanak sağlanmasıdır.

Yara tedavisinde kullanılan yöntemler:

Koterizasyon (Yakma)

Yara yakma ülkemizde en yaygın kullanılan yöntemdir.Elektrokoter olarak isimlendirilen bir cihaz ;ve elektrik yardımı ile rahim ağzındaki yara olan kısım ışınsal olarak ısı verilerek yakılır. Ortalama işlem 5 dakikada bitmektedir. Yakılan kısım bir süre içinde (1-2 ay) iyileşerek yerini normal epitel ve yüzeye bırakır, Hasta işlem sırasında nadiren ağrı hisseder .Anestezi
uygulanmasına gerek yoktur. Muayenehane şartlarında rahatlıkla uygulanabilmektedir.İşlem sonrası bir süre ilaç kullanması ,havuz –denize girilmemesi ve 1 ay kadar süre cinsel ilişki kısıtlaması gerekmektedir.

Yakma işlemi sonrası ilk ay kadınlarda kanlı veya sulu berrak akıntı veya ara kanama gibi şikayetler sıklıkla görülmektedir. Özellikle doğurmamış kadınlarda rahim kanalında daralma yapabileceği için en son seçenek olmalıdır.Başarı oranı %80-90’dır.

Kriyoterapi (Yara Dondurma ):

Bir çubuk ile rahim ağzındaki yara olan kısmın; Nitrous oxide gazı ile; dondurulup harap edilmesi işlemidir.Muayenehane şartlarında yapılabilen ucuz , hızlı ve yan etkileri az olan bir metottur.Lokal veya genel anestezi genellikle gerekmemektedir, fakat işlem sırasında bazı kadınlarda hafif veya orta şiddette kramplar oluşmaktadır. İşlem ortalama 5 dakika sürmekte olup
muayenehane şartlarında rahatlıkla yapılmaktadır. İşlem sonrası bir süre ilaç kullanması ,havuz –denize girilmemesi ve 1 ay kadar süre cinsel ilişki kısıtlaması gerekmektedir. Tedavi sonrası uzun süren akıntı sıklıkla görülür. Kriyoterapi ayrıca Transformasyon alanının yerini değiştirmekte olup daha sonra yapılabilecek kolposkopik incelemeyi  zorlaştırmaktadır. Tedavinin başarı şansı %80-90 ‘dır. Başarısızlığın en sık nedeni yaranın kriyoterapi probundan daha büyük olmasına bağlıdır. Bunun için büyük ve geniş yaralarda tercih edilmez. Fakat doğurmamış kadınlarda rahim ağzında daralma yapmayacağı için ilk tercih edilen yöntem olmaktadır.

Lazer tedavisi:

Rahim ağzı yarası tedavisinde ender kullanılır ve CO2 lazer tedavisi kriyoterapi için büyük olan yaralarda etkilidir. Bunun dışında diğer yöntemlere belirgin bir üstünlüğü yoktur ve pahalı bir yöntemdir. Lazer tedavisi lokal anestezi ile muayenehane şartlarında veya ameliyathanede yapılabilinir. Lazer tedavisi sonucu oluşan en sık komplikasyon kanamadır.Bu tedavi şeklinin başarı şansı %80-90 ‘dır.

Nabothi Kistleri nedir?

Rahim ağzında bulunan küçük kistlere Nabothi Kisti ismi verilmektedir. Kistlerin içi mukus adı verilen sarı-beyaz renkli sümüksü bir sıvı ile doludur.Büyüklükleri 2-10 mm ebadındadır.Retansiyon kisti olarak da bilinir.

Rahimağzı normalde salgı salgılayan Nabothi bezleri ile doludur . Bu bezlerin değişik sebeplerden dolayı kanallarının tıkanması ile değişik boyutlarda rahim ağzında küçük kistler oluşmaktadır. Jinekolojik muayene; veya ultrasonografik inceleme sırasında görülürler ve genellikle birden fazladırlar. Doğum yapmış kadınlarda daha sık görülmektedirler.

Genellikle herhangi bir belirti vermezler ve şikayete yol açmazlar.Bazı kadınlarda çok büyüdüklerinde ilişki sırasında ağrı şikayeti oluşmaktadır. Küçük nabothi kistlerinin tedavisine gerek yoktur. Çok büyük veya şüpheli görünüşte olanlara kolposkopi ve biopsi yapılabilinir.

Herhangi bir şikayete yol açmayan küçük kistlerin tedavisine gerek yoktur. Eğer kistler çok büyük ise veya cinsel ilişkide ağrıya sebep oluyor iseler koter ile yakılıp içlerinin boşaltılmaları gerekmektedir.

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.


HIZLI YORUM YAP