admin

admin

02 Mayıs 2024 Perşembe

Çocuk yetiştirmede büyük örnek

Çocuk yetiştirmede büyük örnek
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Bir kıssa anlatılır şöyle ki ;

Sabit Hazretleri, bir gün dere kenarında abdest alırken dere sularına kapılıp gelen bir elma görmüş. Elmayı neren geldiğini, haram veya helal olup olmadığını düşünmeden bir defa ısırmış. Hikmet–i İlâhî, o âna kadar elmanın ne olduğunu düşünmeyen Sabit Efendi, hemen hata ettiğini ve mutlaka elmanın sahibini bulup helâl ettirmesinin lazım geldiğini düşünmüş. Abdestini tamamlayıp namazını da eda ettikten sonra suyun geldiği tarafa doğru gitmeye başlamış. Elma elinde olduğu halde araya araya elmanın düştüğü bahçeyi ve sahibini bulmuş.

Bahçenin sahibine meseleyi anlatıp, elmayı yanlışlıkla ısırdığını ve hakkını helal etmesini istemiş. İmam–ı Âzam Hazretleri’nin babasının bu hareketi elma sahibinin dikkatini çekmiş. Hakkını helâl edemeyeceğini, hakkını helal etmesi için bazı şartları olduğunu söylemiş. Sabit Hazretleri, ne isterse yapacağını, yeter ki hakkını helal etmesini isteyip şartının ne olduğunu sormuş. Elma sahibi de, hakkını helâl etmesi için bir müddet bahçesinde çalışması lazım geldiğini ve kendisine hizmet etmesinin şart olduğunu söyleyince Sabit Hazretleri çaresiz kalmış. Ahirette ceza çekmektense bu dünyada bir şahsa şu kadar hizmet etmek daha iyidir diye düşünmüş ve şartlarını kabul etmiş.

Sabit Hazretleri, hizmet zamanı dolduktan sonra adama artık hakkını helal etmesini söyleyince adam: “Yine helâl etmiyorum. Benim bir kızım var. Onunla evlenirsen ancak o zaman hakkımı helâl ederim” demiş. Sabit Hazretleri: “Olur” demiş. Adam, yalnız kızının kusurlu olduğunu; elinin çolak, gözünün kör, ayağının topal, dilsiz ve sağır olduğunu söyleyip iyi düşünmesini ve sonra pişman olmamasını söylemiş. Hazreti Sabit, yine düşünmüş taşınmış. “Ahirette ceza çekmekten iyidir” deyip bu kızla evlenmeyi kabul etmiş. Düğün yapılmış. Nikah kıyılmış. Zifaf gecesi Sabit Hazretleri içeriye girip, içeride kendisine söylenen vasıflarda olmayan bir kız bulunduğunu görünce, bir yanlışlık olduğunu zannederek hemen dışarı çıkmış. Çünkü içeride kayınpederinin söylediğinin aksine her azası yerinde genç ve güzel bir kız bulunuyormuş.

Kayınpederi bir yanlışlık olmadığını söyleyerek, meseleyi şöyle anlatmış: “Benim kızım kördür, çünkü daha harama bakmamıştır. Sağırdır, çünkü haram şeylere kulak vermemiştir. Topaldır, çünkü gayri meşru yolda yürümemiştir.” diye sayıp, “Senin hanımın o içeride bekleyendir. Allah mesut etsin evladım!” demiş.

Daha sonra seneler geçip bu evlilikten Nûman (İmam–ı Âzam) Hazretleri dünyaya gelmiş.

Bir düşünün bir çocuk yetiştirmek nasıl olmalı ? acaba çocuk yetiştirmek sadece doğduktan sonra mı ? yoksa anne karnında mı başlar? Sabit hazretlerinin başından geçen bu kıssa anlatıyor ki ? çocuk yetiştirmek için ancak kendin yetişmen gerek ve ona göre bir eş seçmek tertemiz bir yaşam ve tertemiz bi yaşamla birleşmek. Sonsuzluk alemine giderken ardımızda bizi yadeden bir evlat bırakabilmek yada kendimize beddua ettirecek bir evlat bırakmak kardeşlerim sizelere nacizane kardeş tavsiyesi bunuda düşünün ve gerekli şekilde yaşayın hayatınızı sadece kendiniz için degil diger insanlar içinde yaşayın.

Çocuk yetiştirmede büyük örnek

0

BEĞENDİM

ABONE OL