Kulakta duyulan ağrı çoğu kez yanıltıcı olabilir. Bu nedenle kulak ağrılarını dört ana grupta toplayabiliriz. Bunlar kulaktan kaynaklanan ağrılar, yansıyan ağrılar, nöraljiler ve psikojen ağrılardır. Kulaktan kaynaklanan ağrılar açısından enflamasyon nedenleri dışkulağın ve kulak zarının muayenesiyle, hematomun oluşturduğu auriküla yaralanmaları ise hastanın öyküsüyle saptanabilir. Aurikülada görülen perikondritler yaralanmaların ender bir komplikasyonudur ve etken genellikle psödömonas auriginosadır.
Yansıyan ağrıların kaynağını anlayabilmek için kulağı uyaran sinirlerin iyi bilinmesi gerekir (V, VII, IX, X. kranyal sinirler ve C2, C3 sempatikler). Eğer dışkulak yolu, kulak zarı ve pnömatik otoskopla değerlendirilen kulak zarı hareketleri normalse ağrı kulak hastalıklarına bağlı değildir. Bu durumda ağrı büyük olasılıkla kulak ile ortak inervasyona sahip alanlardan kulağa yansımıştır. Orofarinkste (IX. kranyal sinir), laringofarinks (X. sinir), üst molar dişler, temporomandibüler eklem ve parotis bezi (V. sinirin mandibüler dalı) ile ser-vikal omurilik (C2, C3) bölgelerindeki enf-lamasyon ve neoplazmalar ağrı kaynaklarıdır. Örneğin tonsillit ya da dilin arka 1/3 alanındaki karsinomlar IX. sinirle iletilen ağrıya yol açar.
Enflamatuar bir kulak hastalığı ya da ağrının kulağa yayılabileceği bölgelerde hastalık bulunmazsa nevraljiler düşünülmelidir. Glassofaringeal nevraljide boğazda ve kulakta orofarinksteki bir ya da daha fazla noktadan tetiklenen şiddetli ve batıcı ağrı vardır. Timpanik nevraljide de öncekine benzer bir ağrı bulunursa da, boğazda ağrıya rastlanmaz. Atipik nevraljileri (sfenopalatin nevralji, Vidian sinir nevraljisi) birbirinden ayırmak güçtür.
Herhangi bir ağrı nedeni saptanamadığm-da psikojen ağrı düşünülmelidir (örn. depresyon).
Ağrının nedenini saptadıktan sonra özgül tedaviye geçilir. Dışkulak yolu enflamasyonlarında en iyi tedavi kanalın temizlenerek döküntülerin uzaklaştırılmasıdır. Sistemik antibiyotikler ateş ve lenfadenit gibi sistemik belirtiler bulunduğunda gerekebilir. Dışkulak yolunda ödemin azaltılması amacıyla alüminyum asetat benzeri su çekici maddeler emdirilmiş küçük tamponların yerleştirilmesi çok yararlıdır.
Akut otitis mediada sistemik antibiyotiklerle birlikte analjezikler kullanılır. Tedaviye karşın belirtilerde (ateş, ağrı) düzelme görülmezse miringotomi yapılır.
Perikondritin geliştiği durumlarda Eau de Goulard pansumanları (%2 çinko asetat) ağrı ve ödemin azaltılmasında son derece yararlıdır. Temporomandibüler eklem sorunlarına bağlı kulak ağrılarında antienflamatuar analjezikler, çene hareketlerinin kısıtlanması ve kas gevşeticiler önerilebilir.
Atipik nevraljilerde majör petrozal süper-fisyel sinirin kesilmesi hastalık belirtilerini ortadan kaldırabilir.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.