Sıradan Hayatlar…

3

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

ADNAN DENİZ
EĞİTİMCİ/YAZAR

Toplumumuzda anne ve babalar gençlik dönemlerinde iş bulma önceliğini ilk planlarına alırlar.iş bulan bireyler sanki evliliği hak etmiş birer kahraman gibi eş arama kaygısına düşerler.

Yaşam tarzımızı genel olarak ailelerimizden alırız. O yüzden evlilikten sonra hem toplum baskısı hemde aile olma düşüncesi ile çocuk sahibi olmak ikinci önceliğimiz oluverir. Yaşam standartlarımızı iyileştirmek, ev sahibi, araba sahibi olmak,çocuk yetiştirmek derken birden hayatın içerisinde kendimizi kaybetmiş oluruz.

Başkalarının mutluluğu üzerine kurulan hayat felsefemiz bizi birden özensiz, yaşamaya ve kazanmaya mecbur bireyler haline getirir.

Artık kendimiz için yapacağımız rutin işlerden başka işlerimiz kalmamıştır. Kendimizi görevlendirmiş bir biçimde hayatımıza devam ederiz. Ama bir insan için öncelikli olan sosyal faliyetlerimiz birden kısıtlanır. Çünkü artık evlenmiş ve çor çocuk sahibi olmuş bireylersiniz. Göreviniz evin düzenini ve geçimini sağlamak ve çocukların eğitimden sorumlu olmaktır. Çocuklar artık sizleri birer para makinası veya evin işlerini yapmakla sorumlu kişiler olarak görmeye başlarlar. Kendine zaman ayırmak, tatile gitmek, eğlenmek artık sizler için çok gereksiz şeylerdir. Toplum sizlere görevlerinizi vermiştir.

Artık sizlerin yapacağı bu görevleri yerine getirerek iyi baba, iyi anne, iyi komşu v.b olabilmektir. Eğer böyle davranırsanız gerekli değeri bir nebze görmeniz mümkündür.

Bir zaman sonra görev olarak çocuklar büyüdüğü için onların evlenmeleri rolünü üstlenirsiniz. O görevide layıkıyla yerine getirerek bir sonraki torunları büyütme ve onlara bakma görevi bize otomotik olarak verilir. Eger eliniz ayağınız tutuyorsa ve paranız varsa bir süre daha hayata direnebilirsiniz. Eğer tam tersi bakıma muhtaçsanız bütün kız, kızan sizi bir başkasınin evine postalamak için mücadele edecektir. Eğer bir tanesi vicdanlıysa bir süre daha sürünürsünüz. İşte hayat hayat diye çırpınıp durduğunuz bu mekandan ayrılma saati gelmiştir. Bir gün ansızın bu dünya’ya elveda derken arkanızda bıraktıklarınız sizin yaşadıklarınızı kopyala yapıştır yaparak yaşamaya devam ederler.

Sizin İçin Seçtiklerimiz...

Ayna Ayna, Söyle Bana… Varolmanın Yalnızlığı Kozan’daki Bahar Şenlikleri’nin Analizi Bireyselliğin Bize Çevrilmesi Metodu Kozan’daki Değişimin Güney Cephesi Domuz Gribi Ve Direnç Mücadelemiz Ne Oldu Bize Karakter Oluşumu İyilik Ve Kötülük Anneme Mektup Hatalar Ve Hoşgörü Kaybetmek Belki de Kazanmaktır… Toplumsal Farklılıklar Ve Kabulleniş Çocuklarımız… Evlerdeki Karantina Halleri