28 Ocak 2024 Pazar
TÜRKEŞ MANGA
KozanBilgi.Net İmtiyaz Sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni
Yazıma başlamadan önce Ramazan-ı Şerif’i her yıl olduğu gibi bu yılda coşku ile karşılayan, oruç tutmanın faziletiyle her akşam ailesiyle birlikte iftar vaktini bekleyen tüm okurlarıma ibadetlerinin Allah (c.c.) katında kabul olması dileklerimle saygılarımı sunuyorum.
Dün sabah çok acı bir çığlıkla uyandım. Erken saatlerde iş yerimin önünde bir yavru köpeğe bir araba çarparak arka ayaklarından geçmiş ve ayaklarını kırmış. Kazayı yapan şahıs köpeği benim iş yerimin kenarına çekerek arabasıyla hızla kaçtı gitti.
Can feryat acı çeken, yalvaran köpeğin yanına vardığımda çaresizlik içerisinde gözyaşlarım süzülmeye başladı. Arka ayakları sanki bir eklenti gibi dönmüş sırtında duruyordu. Hayvanın canını acıtmak da istemediğim ve ne yapacağımı bilmediğim için Kozan Belediyesi Sokak Hayvanlarını Koruma ve Rehabilitasyon Merkezinin sorumlusu iyilik meleği, tüm canlıların dostu sevgili Nevra Ünlü’yü telefonla aradım ve yavru köpeği getireceğimi belirttim.
Oğlum Recep Arda ile birlikte yaklaşık 20-25 dakika sonra barınaktaydık. İçeri girdiğimizde yalvarır gözlerle bizleri karşılayan bazılarının ön ayağı kopmuş, bazıları felç sürüne sürüne bir yabancının yanına yaklaşmaya çalışan o zavallı köpekleri gördüğümde yaşadığım travma anlatılmaz bir duygu. Bir insan bir kaza geçirebilir. Gerekli müdahaleler anında yapılabilir. Yaralı insan neresinin ağrıdığını, durumunu anlatabilir ama bu masum bir şekilde gözlerinizin içine bakan ve size acısını sadece bakışlarıyla paylaşan bu canlıların çektiği acıyı anlatmak elbette imkansız.
Getirdiğimiz yavru köpeği hemen küçük bir kulübeye koydular ve ağrı kesici iğne yapıldı. Nevra Hanım görevli veteriner arkadaşlarla birlikte gereken ilgiyi göstereceklerini söylediler. En azından bundan sonra artık koruma altında olacaktı.
Nevra Hanımla konuşmamız devam ederken barınakta bulunan yaklaşık 200 civarındaki köpeğin bakımının çok zor olduğunu onlara sürekli yiyecek bulma arayışı içerisinde olduklarını belirtti.
Evet insanlar gibi diğer canlıların da yaşamlarını devam ettirebilmeleri için yemek yemeye ihtiyaçları var. Özellikle Ramazan ayını yaşadığımız şu günlerde bir çok kurum, kuruluş, hayırsever vatandaşlar iftar yemekleri düzenliyor, yüzlerce kişinin karnını doyuruyor. Allah kabul etsin ama bu hayvanların da Allah’ın yarattığı birer canlılar olduğunu düşünerek onlara birkaç paket makarna beş on tane ekmek yada elimizden ne geliyorsa Nevra Hanımın kapısını çalarak “Bu Ramazan-ı Şerifte bende imkanlarım ölçüsünde bunları getirebildim. Onların karınlarını doyurabilmek adına destek olmak istedim, yada bir şey getiremiyorum ama bir 5 lira ile onlara destek olmak istiyorum diyemez misiniz?
Unutmayın! Allah’ın yarattığı her şey güzeldir ve O’nun engin sevgisiyle yaratılmıştır. Bu gerçek Kur’an-ı Kerim’de şu şekilde ifadesini bulmuştur: ‘O ki yarattığı her şeyi güzel yaratmıştır’.( Secde: 7) ‘Hayvanları da O yaratmıştır’.( Nahl: 5)
Yüce dinimiz İslam, kâinatta her şeyin bir denge ile yaratıldığını bildirir. Kâinattaki tüm varlıklarda görülen denge Allah’ın varlığının birer işareti ve belgesidir. Kâinattaki ekolojik dengeyi sağlayan en önemli unsurlarından birisi de hayvanlardır. Kur’an-ı Kerim ekolojik sistemin önemli üyeleri olan hayvanları, ‘ümmet’ olarak isimlendirmektedir. En’am Süresi’nin 38. Ayetinde; “Yeryüzünde yürüyen hayvanlar ve (gökyüzünde) iki kanadıyla uçan kuşlardan ne varsa hepsi ancak sizin gibi ümmettir. Biz o kitapta hiç bir şeyi eksik bırakmadık. Nihayet (hepsi) toplanıp Rablerinin huzuruna getirilecekler” buyrulmaktadır. Bu Ayeti Kerimede, yeryüzündeki bütün canlıların insanlar gibi birer tür oldukları, tek hücrelilerden, omurgalılara, sürüngenlerden, ayaklarıyla yürüyenlere ve kanatlarıyla uçanlara kadar bütün canlıların müstakil birer varlık oldukları bildirilmektedir.
Canlı cansız yaratılmışların tamamı kendi lisanı halleriyle Allah’ı tesbih etmektedir. Cum’a Suresinin birinci Ayet-i Kerimesinde şöyle denilmektedir: “Yedi gök, yer ve bunlarda bulunan her şey (herkes) O’nu tesbih eder. Göklerde ve yerde olanların hepsi, mülkün sahibi, eksiklikten münezzeh, aziz ve hakim olan Allah’ı tesbih eder.” Yaratılmışların en şereflisi ve en üstünü olan insandan beklenen de, Allah’ı tesbih eden her varlığa şefkat ve merhametle muamele etmektir.
Resulullah(s.a.v.) sadece insanlara değil, bütün canlılara karşı merhametli olunmasını istemiştir. Bir hadis-i şerifte: ‘Merhametli olanlara Rahman olan Allah merhamet eder. Yerde olanlara da merhametli olun ki, gökte olanlar (melekler) de size rahmet merhamet etsin’. (Tirmizi, Birr, s. 16) Hadiste geçen ‘yerde olanlara’ ifadesinin içine her çeşit canlı girmektedir.
Hayvanlara kötü davranmanın insanı cehenneme götüreceğini bildiren Hz. Peygamber (s.a.v.): ‘bir kadın, bağlayıp yemek vermediği ve yer haşerelerinin yemesi için serbest bırakmadığı kedi yüzünden cehenneme girdi’ buyurmuştur.
Netice itibarıyla İslam, hayvanların sevilmesi, fıtrî yapılarına uygun işlerde çalıştırılması, kaldırabilecekleri kadar yük vurulması, yiyeceklerinin zamanında verilmesi, dövülmemeleri, hasta oldukları zaman tedavi ettirilmelerini emretmektedir.
Hayvanlara iyi davranmanın, cennete girmeye sebep olacağını bildiren Peygamberimiz sahabîlere şu olayı nakleder: ‘Yolda gitmekte olan birisinin susuzluğu artar. Hemen bir kuyuya inip suyundan içer. Kuyudan çıkınca susuzluktan dilini çıkarıp soluyan ve rutubetli toprak yalayan bir köpekle karşılaşır. Adam kendi kendine: ‘bu hayvan da benim gibi susamış’ deyip kuyuya tekrar iner. Ayakkabısına su doldurur ve ağzıyla tutarak yukarıya çıkar, köpeği sular. İşte Allah bu kulunu övmüş ve günahlarını bağışlamıştır’. Bunun üzerine sahabîler: ‘Hayvanları sulamakla bize de sevap var mıdır?’ diye sordular. Resulullah (s.a.v.): ‘Yaşamakta olan her canlıyı sulamakta sevap vardır’ buyurmuştur.(Tecrit, c. vii, s. 223)
Evet değerli okurlarım bu Ramazan-ı Şerifte bizlerden bir lokma yiyecek bekleyen barınaktaki çaresiz hayvanlara destek olmanız dileğimle ibadetlerinizin, yaptığınız hayırların kabul olmasını Yüce Allah’tan niyaz ediyorum. Özellikle bu sahipsiz hayvanlara sahip çıkan onlara bir yuva sağlayan Kozan Belediyesine, Barınağın sorumlusu Sayın Nevra Ünlü ve ekip arkadaşlarına teşekkür ediyorum.