İBRAHİM FAİK BAYAV

İBRAHİM FAİK BAYAV

15 Nisan 2024 Pazartesi

Fitne Nedir Nasıl Oluşur

0

BEĞENDİM

ABONE OL

Fitne Nedir? Nasıl Oluşur?

Fitne Nedir? Nasıl Oluşur?
0

BEĞENDİM

ABONE OL

İBRAHİM FAİK BAYAV

Arkadaş, İsra Suresi’nden 3 ayet, Siyer-i Nebi’den de bir olayı almış, fitnenin, nerelerden, kimlerden, nasıl ve hangi hile ve entrikalarla gelebileceği… hakkında bir şeyler anlatmaya çalışmış. Anlattığına bakılırsa, Arkadaş’ın, fitne denen sözcüğü zihninde yer ettirdiği lakin nasıl bir şey olduğunu kavrayamadığı anlaşılıyor.

Arkadaş’ın sandığı-zannettiği şu: Ülkede kalkınma, huzur, kardeşlik, beraberlik varmış, siyaseten istikrar oluşmuşmuş…

Dediği şey oluşmuşsa, fitneden korkulması değil  fitnenin-fitnecinin böyle yerden korkması gerekir.  Anlatayım.

Kalkınma demek, iktisadi, sınai ve endüstriyel alanda gelişmişlik demektir. Adalet işleyişine mutlaka önem veriliyordur.

Ülkenin iktisadi alanında şu anda görülen, bankacılık sektörünün önde olması, bankaların teşvikiyle vatandaşlara olmayan paraları için harcamalar yaptırılmasıdır. Mesailer para ve değerli kağıtlar üzerinde olmakta, kolay para kazanma hevesine girenler, ellerindeki hazır paraları da kaybetmededirler. Bu, ülkeyi rizke sokacak uygulamadır. Kredi kartı borcu sebebiyle intihara sürüklenen fertler, yıkıma uğrayan aileler gözlerden saklanmaktadır. Hele ki, hükümetin ‘gelir testi’ uygulamasını başlatması, liseden veya üniversiteden ayrılmış, askerden gelip işe başlayamamış tam yedi milyon vatandaşı, borçlu duruma sokmuştur. Yani fitnenin ortamı hazırlanmıştır.

Sınai alanda nasıl bir çıkmazda olduğumuz, İzmit Körfezi Köprüsü için üretilen ürünler örnek oldu. Türkiye yapımı ürünlere güvenildiği için yıkıma ve ölüme sebep olundu. Japon yetkili, -Türkiye ürününe güveni sebebiyle- kendini hatalı bilip intihar etti. AKPseverler sessiz kaldılar; fitne ateşine maşa olmayı kabullendiler.

Endüstriyel alanda, ülke savunmasına gerekli malzemeler, İsrail ve ABD izinli.  ABD ve İsrail ile ara bozuldu mu soluk Çin’de alınıyor. Ülke içinde zihin yoranlara yeterince teşvik yok. Bu durum fitneye kapı aralamaz mı yani?

Kardeşlik, -Kur’an uyarısıyla- Rabb’in ‘ittika’ çerçevesinde toplananlarda oluşur. Allah birdir, Kur’an kitabımızdır diyenlerde, camiler yapılıyor diye sevinenlerde, kendi inancının dışındakilere zaman zaman hiddet gösterenlerde kardeşlik oluşmaz. Bu tiplerin gösterdiği sadece ‘kardeşlik’ oyunudur. Bu tipler sıkıyı gördüklerinde, birbirlerine mutlaka çomak sokacaklardır. Nitekim terör belasının dozunun arttığı bu günlere dikkatli bakılsın; dindar bilinen her yönetici, kendini temize çıkarmak için diğerine suç yüklüyor.

Siyaseten istikrar, meşru çizgide gidiliyorsa oluşur. Çünkü kurallar çerçevesinde siyaset yapılıyordur. Huzurdan sormaya anlatmaya gerek yok çünkü görülüyordur. Yalanlarla oluşturulan düzen geçici istikrar sağlar ki, bir zaman sonra ortam hazır olduğu için, gümbürtüler ardardına duyulmaya başlar. Bundan sonra siyaset kurumları iş göremez, kalkınma işareti gösterilen bütün oluşumlar çökmeye başlar. Yönetimdekilerin hemen toplanıp önlemleri görüşmesi gerekir. Halbuki, cumartesi günü sabahı 126 ölümlü Ankara infilakı sonrası, Başbakan sanılan Ahmet Davutoğlu da diğer bakanlar da ortalıkta yoktu. Al sana fitne… Akşam üzeri Davutoğlu’nun eli-ayağı birbirine dolaştı. Muhalefet liderleriyle görüşme istedi. Kılıçdaroğlu dışındakiler reddettiler. İstihbaratın başındakini toplantıya çağırdı Davutoğlu; ondan ‘işlerim yoğun, gelemem’ cevabını aldı. (12.10.2015 FOX TV, Çalar Saat Programı) Yani fitnenin kıvılcımları, dindarların güvendiği AKP eliyle çakılıyordu.

Dindar bilinen arkadaş’ın birlik-beraberlik isteği, anlaşılıyor ki, birilenin dünyalık saltanatının devamını sağlamak için. Böyle çağrı yapana, Kur’an’dan bir kaç ayet okumuş, anlamını şeytandan almış, hükmü verilebilir. Dilinden çıkardığı ‘şer güçler’ kelimesi de, haliyle, dünyaya kapalı zihninde kurgudan ibaret kalır. Yukarıda belirttiğim şeyler tezahür etmiş ise, şerre, şer gücüne gerek yok ki, ‘fitne’ denilen şey, ortam oluştuğu için, kendini gösteriyordur.