18 Mart 2024 Pazartesi
Ali Kılınç
Ramazan ayı mübarek üç ayların sonuncusudur. Ramazan ayı dini duygularımızın, samimiyet ve fedakârlığımızın doruğa çıktığı bir aydır. Müslümanlar için ramazan ayını, bitkiler için bahar aylarına benzetebiliriz. İbret alıcı bir gözle kâinata baktığımızda, bitkilerin bahar aylarında kendilerini yenilediğini, atalet ve durgunluktan sıyrılarak, ileride verecekleri meyvelerin çiçeklerine büründüklerini görürüz. Müslümanlar da ramazan ayında zihinlerini kötü düşüncelerden, gönüllerini kin, nefret, cimrilik, tembellik, haset ve gıybet gibi yıkıcı ve yıpratıcı duygulardan temizlemelidir. Ramazandan aldığı feyz ve güçle gelecek günler için güzel ve faydalı düşünce ve çalışmaların içinde olmalıdır.
Ramazan Ayı’nın bizler için önemi yüce kitabımızın bu ayda indirilmeye başlamasıdır. Allah (c.c) bu konu ile ilgili olarak şöyle buyuruyor.”Ramazan ayı, insanlar için bir hidayet rehberi, doğru yolun ve hak ile batılı birbirinden ayırmanın apaçık delilleri olarak Kur’an’ın kendisinde indirildiği ramazan ayıdır. .Öyleyse sizden kim bu aya şahit olursa onu oruçla geçirsin….” (1)Bu ay kutsiyetini, güzelliğini ve özelliğini Kur’an’dan aldığına göre bizler de bu ayda Kur’an’ın bu özellikleri ile tanışıp kaynaşmalıyız.
Damarlarımızda dolaşan ve bize hayatımızı sürdürebilme imkânı sağlayan kanlarımızın sürekliliğini sağlamak için besin ve onlardan elde edeceğimiz gıdalara ihtiyacımızı göz ardı edemeyiz. Sosyal hayatımızı şekillendiren söz, davranış ve ifadeler için de bilgiye ihtiyacımız vardır. Bilgi kaynaklarımızın başında da Kur’an ve onun öğretileri gelmektedir. Bu ihtiyacımızı, tuttuğumuz oruçla, kıldığımız namazlarla, yaptığımız hayır -hasenatla dinlediğimiz vaaz ve nasihatlarla bolca elde etmeye çalışalım. Kur’an’a yakın olabildiğimiz oranda ve Onun aydınlığından ışık alabildiğimiz oranda ruhumuz canlanacak, gelecekteki iş ve düşüncelerimizin tomurcukları oluşacaktır. Bu yönüyle ramazan ayı bir diriliş ve kendimize geliş zamanıdır.
Yüce kitabımız bu ayda indirilmeye başladı ve peygamberimiz (a.s) ilk olarak “OKU” emriyle muhatap oldu. Bizler de hayatımızda, okumaya gerekli önceliği göstermeliyiz. Evveli rahmet, ortası mağfiret ve sonu da cehennem azabından kurtuluş olan ramazan ayı daha çok ve daha kolay sevap kazanabileceğimiz bir aydır. Peygamber efendimiz (a.s) bir hadis-i şeriflerinde ”Ramazan ayı geldiğinde cennet kapıları açılır, cehennem kapıları kapanır ve şeytanlar zincire vurulur”(2)buyuruyor. Böyle bir durumda fırsatı iyi değerlendirelim.
Bu ayda iyi bir nefis muhasebesi yaparak neren geldik, niçin geldik, nereye gideceğiz ve ne ile gideceğiz sorularına cevaplar aramalıyız. Yarınlarımız için ne hazırladığımıza bir bakalım. Dünyalık yarınlarımız ve dünyanın yarını olan ahiretimiz için ne hazırladığımıza bakalım. Allah (c.c) bu durumla ilgili bir ayet-i kerimesinde bizleri şöyle uyarıyor.”Ey iman edenler Allahtan korkun ve her kes yarın için ne gönderdiğine(hazırladığına) bir baksın..”(3)
Hem bu dünyamız hem de ahiretimiz için gerekli hazırlığı yapabilmemiz açısından Ramazan ayının bizlere kolaylıklar ve bereketler getirmesi dileklerimle ramazanınız mubarek olsun.
1)Kur’an-ı Kerim, Bakara süresi, Ayet 185
2)Riyazüs-salihin,2.cilt.No:1225
3)Kur’an-ı Kerim, Haşr Süresi, Ayet 18