admin

admin

09 Mayıs 2024 Perşembe

Türkçe YGS – LYS Hazırlık CÜMLEDE ANLAM

Türkçe YGS – LYS Hazırlık CÜMLEDE ANLAM
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Cümle

Bir duyguyu, bir düşünceyi, bir işi, bir isteği tam olarak anlatmak için bir araya getirilmiş söz veya sözcük topluluğuna “cümle” denir.
Cümlede Öznellik ve Nesnellik
Öznel Cümleler
Söyleyenin kişisel görüşlerini yansıtan cümlelerdir. Kişisel oldukları için ispatlanması pek mümkün olmayan anlamlar taşırlar. Günlük yaşamda kullandığımız “beğeni, sitem, kınama, yakınma, şaşma, eleştiri, değerlendirme, öneri, uyarı, pişmanlık, özlem, tahmin, beklenti vb.” cümleler öznel cümle grubuna girer.

Şiirsel üslubuyla gönülleri fethediyor. (beğenme)
Bu yazarımız içten bir söyleyişe sahip. (beğenme)
Her şeye rağmen biraz daha dikkatli olalım. (uyarı)
Bence bu kitap çok satacak. (tahmin)

Nesnel Cümleler
Var olan bir gerçeği hiç değiştirmeden, yorum katmadan veren cümlelerdir.

Su 100 derecede kaynar.
İstanbul 1453′te fethedildi.
Milli takım üçüncü hazırlık maçında ilk galibiyetini aldı.

Öznellik ve nesnellik, kullanılan cümlenin doğruluğundan çok kişisellik ve yorum olup olmamasına bağlıdır. Sonuçta cümlenin içeriği yanlış olabilir; buna rağmen cümle nesnel olabilir.
Yorum barındıran bir cümle bir başkasına aktarılırken tekrar yorum katılmamışsa nesneldir.
Dostoyevski en büyük realist yazardır.

Dostoyevski’nin en büyük realist yazar olduğunu düşünüyor.

Örnek:
(1) Dünyanın en güzel, en lezzetli inciri Türkiye’de yetişir. (II) Yıllık üretim 185 ton civarındadır. (III) Kalkınabilmemiz için bu üretimi daha da artırmalıyız. (IV) Öteden beri dışarı sattığımız mallar arasında incir önemli bir yer tutar. (V) Bu da incirlerimizin dış ülkelerde nasıl arandığını gösterir.

Bu paragrafı oluşturan cümlelerden hangileri, ötekilere göre daha keskin bir biçimde ve kolaylıkla kanıtlanabilir yargılar niteliğindedir?

A) I ileV B)I ileIV C)I ile III D) II ile V E) II ile IV

Çözüm:
İlk cümle öznel bir yargı bildirmektedir. II. cümle kanıtlanabilir bir yargı taşımaktadır. III. cümle istek anlamı taşımaktadır. IV. cümle kanıtlanabilir. V. cümle yine öznelliği ağır basan ve çıkarımda bulunulan bir cümledir.
Yanıt E

Örnek:

Aşağıdaki cümlelerden hangisinin anlatımı nesnel bir nitelik taşımaktadır?

A) Tiyatro sinemaya göre daha eğlendiricidir.
B) Deniz kenarında yaşamaya doyum olmaz.
C) Kentlere göç edenlerin sayısı yıldan yıla artmaktadır.
D) Güneşin batışını izlemek insana mutluluk verir.
E) Resim sergileri önemli bir sanat etkinliğidir.

Çözüm:
A, B, D ve E seçeneklerinde öznel, C seçeneğinde nesnel bir anlatım söz konusudur. C seçeneğinde bizlere verilen bilgi, sayısal ve istatistiksel araştırmalara dayanılarak kanıtlanabilir.
Yanıt C

Örnek:

Aşağıdaki cümlelerin hangisinde öznel bir değerlendirme söz konusudur?

A) Romanda anlatılanlar Kurtuluş Savaşı yıllarında geçiyor.
B) Öyküdeki kişilerin dördü kadın, üçü erkektir.
C) Romanın sonunda kahramanların hepsi ölüyor.
D) Kitaptaki ilk öykünün konusu köy yaşamıdır.
E) Öykülerin anlatımında bir kuruluk, bir tekdüzelik görülüyor.

Çözüm:
A, B, C ve D seçenekleri nesneldir. E seçeneği ise yoruma ve tartışmaya açık olduğundan özneldir.

Yanıt E

Örnek:
(I) Bu kitapta anlatılanlar 1940 yılında geçiyor. (II) Yazarın arka kapakta açıkladığına göre bu yapıt, yazmakta olduğu roman dizisinin ilk kitabını oluşturuyor. (III) Kitapta, Çukurova yöresi ve bu yörede yaşayanların birbirleriyle olan ilişkileri ele alınıyor. (IV) Bunlar içtenlik ve sevecenlikle yoğrulmuş, yalın bir anlatımla sergileniyor. (V) Bu anlatım açık, kısa cümleli bir dille beslendiğinden zevkle ve ilgiyle okunuyor.

Yukarıdaki numaralanmış cümlelerin hangilerinde söyleyenin kendi düşüncesine yer verilmiştir?

A) I. ve II. B) I. ve III. C) II. ve IV. D) III. ve IV E) IV. ve V.

Çözüm:
Paragrafın IV. ve V. cümlelerinde yazar kendi düşüncelerine yer vermiştir. I, II ve III nolu cümleler nesneldir.
Yanıt E

Örnek:
(I) Önceleri yazınsal türlerin en etkilisinin roman olduğunu sanıyordum. (II) Sonra tiyatronun romandan daha güçlü, daha etkili bir tür olduğunu anladım. (III) 1940′lardan sonra da tiyatroya yöneldim. (IV) Peş peşe altı tiyatro eseri yazdım. (V) Yazdıklarım, çok büyük bir ilgi gördü ve çeşitli sahnelerde oynandı.

Yukarıda numaralanmış cümlelerin hangilerinde nesnellik söz konusudur?

A) I. ve II. B) I. ve III. C) II. ve V. D) III. ve IV E) IV. ve V.

Çözüm:
III. ve IV. cümlelerde nesnellik söz konusudur; Çünkü yoruma ve duyguya yer verilmemiştir. Diğer cümlelerde yazar, öznel bir tavır sergilemiştir.
Yanıt D

Örnek:

Aşağıdaki cümlelerin hangisi öznel bir yargıdır?

A) Yunus Emre’nin şiirinde “bulut”un gizli gizli ağlamasından söz edilerek buluta insan niteliği verilmektedir.
B) Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun bu şiirinde doğadaki nesnelerin özellikleri insanlar için kullanılmıştır.
C) Faruk Nafiz Çamlıbel’in, “Han Duvarları”nda birçok kez kişileştirmeye başvurduğu görülmektedir.
D) Ahmet Haşim’in “Sonbahar” şiirindeki kişileştirme de çok ilgi çekicidir.
E) Behçet Necatigil’in bu dizelerinde sokaklar için “gülümseyen” sözcüğü kullanılarak kişileştirme yapılmıştır.

Çözüm:
A, B, C ve E seçeneklerindeki cümleler, yorum taşımadığından nesnel bir niteliğe sahiptir. D seçeneğindeki “kişileştirme çok ilgi çekicidir.” ifadesi cümleye tartışılabilir, yani öznel bir nitelik kazandırmaktadır.
Yanıt D

Örnek:

Aşağıdaki cümlelerden hangisi, kanıtlanabilirlik açısından ötekilerden farklı bir nitelik taşımaktadır?

A) Bu sanatçının resimleri, duygu ve düşünceyi görselliğe dönüştüren tutarlı bir üslubun ürünüdür.
B) Sanatçı kendine özgü çağdaşlık anlayışını ve eleştirel tavrını bu dizide de sürdürüyor.
C) Sanatçı, bu resimlerinde gerçekleri, değişik yorum ve çağrışımlara açık biçimde vurguluyor.
D) Sanatçının son resimleri insanı etkileyen ve duyguları ndan bir anlatımla, inceden inceye işlenmiştir.
E) Sanatçının sarı ve yeşil renkleri ağırlıklı olarak kullandığı kırsal kesim resimlerinde, çalışan köylüler görülüyor.

Çözüm:
E seçeneğinde resimdeki renklerin sarı ve yeşil ağırlıklı olması, resimde “çalışan köylülerin görülmesi” nesneldir; Çünkü kanıtlanabilir niteliğe sahiptir.
Yanıt E

Örnek:

Aldığım hiçbir ödülün, üzerimde şaşırtıcı bir etkisi olmadı.

Aşağıdaki cümlelerden hangisi bu cümlenin neden – sonuç yönünden açıklaması olabilir?

A) Hepsi bilinçli olarak yaptığım çalışmalarımın ürünüydü.
B) Okurlara, özgün yapıtlar verebilmenin ne kadar zor olduğunu iyi biliyorum.
C) Beni anlayanların sayısı ileride değişebilir.
D) Ödüllerin, çalışma gücümü kamçılayacağını düşünüyorum.
E) Yapıtlarımın yeni kuşakları da etkileyeceğini sanıyorum.

Çözüm:
Söz konusu kişinin aldığı ödüllerin, kendi üzerinde şaşırtı cı etkisinin olmayış sebebi, A’ da verilmiştir. Verilen cümle ile A seçeneğindeki cümle arasına çünkü getirilirse neden – sonuç ilişkisi daha rahat görülür.
Yanıt A
Sarılmayı bilir misin? Sahiplenmeyi sahiplendiğinde sadık kalmayı?
Sen bilir misin aşık olmayı?
Bölünebilir misin ikilere üçlere… gerekirse binlere?
Yapabilir misin? Gerçekten sevebilir misin?
“Sevmenin demesi” olmaz. Unutma ya çok seversin bir kere ya da hiç sevmezsin..

Cümlede Anlam Çözümlü Örnekler Sorular
Örnek:

I. Yazı; düşünceyi, duyguyu saptayan ve aktaran bir araçtır.
II. Nerede insan varsa orada hem iyilik hem kötülük vardır.
III. Yazarın ilk romanı, ilginç konusuyla bir ilk kitap olmanın çok ötesinde.
IV. Yolculukla ilgili Nedim Gürsel: “Hayal gücümüzü besleyen bir arzudur.” diyor.
V. Konuları zamanında tekrar ettiği için her şeyi tam öğrendi.

Numaralanmış cümlelerde aşağıdaki cümle çeşitlerinden hangisi yoktur?

A) Tanım B) Öznel C) Koşul – Sonuç D) Neden – Sonuç E) Amaç – Sonuç

Çözüm:
I. cümle “tanım”
II. cümle “koşul – sonuç”
III. cümle “öznel”
V. cümle “neden – sonuç” anlamı taşımaktadır.
IV. cümle ise “amaç” anlamı taşımadığı için buna yönelik bir cümle verilmemiştir.
Yanıt E

Örnek:

Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “gerçekleşmemiş bir beklenti” söz konusudur?

A) Televizyonun verdiği her mesajın doğru olduğu söylenemez.
B) İşini bitirmese de buraya gelecek, endişelenme!
C) Mahallece televizyon izlemek, halkın sinema zevkini yeniden biçimlendirdi.
D) Son şiir kitabında yalnızlığı, yalnızları ve umutsuzluğu işleyeceğini düşünmüştük.
E) Anlatımı etkili kılmak için kullandığı sanatlar diline ağır bir hava vermiş.

Çözüm:
D seçeneğinde şiir kitabının konusuyla ilgili bir beklentinin boş çıktığı, yani gerçekleşmediği dile getirilmiştir.
Yanıt D

Örnek:

Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “yakınma” söz konusudur?

A) Onu olduğu gibi kabul etmesini söyledim.
B) Bir de aldığı gibi getirmesini öğrense.
C) O geldiği gibi gitmesini de biliyor.
D) Konuştuğu gibi yazmak için çok özen gösteriyor.
E) Çalışmayı sevdiği gibi eğlenmeyi de seviyor.

Çözüm:
B seçeneğinde aldığı bir nesneyi bozmadan veya zamanında getirmeyen bir kişiden yakınılmıştır.
Yanıt B

Örnek:
Aşağıdakilerin hangisinde “Hızlı koşsa da yetişemez.” cümlesinde olduğu gibi, belirli bir koşul gerçekleştiği halde istenilen amaca ulaşılamayacağı anlamı vardır?

A) Kar yağsa da yollar kapanmaz.
B) Trafik sıkışık da olsa geç kalmaz.
C) Zaman az da olsa işini yarım bırakmaz.
D) İşi acele de olsa uğramadan gitmez.
E) Erken yatsa da uyuyamaz.

Çözüm:
“Erken yatsa da uyuyamaz.” ifadesinde belirli bir koşul gerçekleştiği halde istenilen amaca ulaşılamayacağı anlamı söz konusudur.
Yanıt E

Örnek:

Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir “karşılaştırma” söz konusu değildir?

A) O, hemen her konuda bildiğini tam bilir.
B) Öğretmen, sınıfın en çok konuşanını öne oturttu.
C) O, sanatçılar arasında eşi az bulunur bir insandı.
D) Çocukların en beceriklisini bulup getirmişti.
E) Ona aldığım kalem daha çok benim işime yaradı.

Çözüm:
A seçeneğinde herhangi bir karşılaştırmaya gidilmemiştir. Diğer seçeneklerde çeşitli şekillerde karşılaştırma yapılmıştır.
Yanıt A

Örnek:
(I) Yabancı yazarlar, bizdeki fıkra yazarlarının gazetede her gün, hiç ara vermeden yazdıklarını duyunca çok şaşırıyorlar. (II) Onlar için bu, yapılmayacak, inanılmaz bir iştir. (III) Onlarda, bizdeki fıkra yazarı yerine, yorumcu denilen yazarlar vardır. (IV) Bunlar ancak kendi uzmanlıkları içine giren konularda, haftada iki, en çok üç gün yazarlar. (V) Oysa bizler, bilmediğimiz hiçbir konu olmadığından, hangi taşı kaldırsanız altından çıkar, her konuda görüş bildiririz.

Yukarıdaki parçayı oluşturan cümlelerin hangisinde bir “alaya alma” söz konusudur?

A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

Çözüm:
V. cümlede ” oysa, bizler, bilmediğimiz hiçbir konu olmadığından,…” ifadesi alaya alma anlamını taşımaktadır.
Yanıt E

Örnek:

Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir “sezgi, tahmin” söz konusu değildir?

A) Bu olayın böyle sonuçlanacağını ben çok önceden anlamıştım.
B) Nasıl bir mutluluk içinde bulunduğunu gözlerinden okuyordum.
C) Bu sırrı, sonsuza değin yüreğimde taşıyacağıma söz veriyorum.
D) Bu konuyu, onun yanında rahatça konuşabileceğimi sanıyorum.
E) Paraya düşkün biri olduğunu konuşmalarından çıkarmıştım.

Çözüm:
A, B, D ve E seçeneklerinde “sezgi, tahmin” söz konusudur. C seçeneğinde ise “söz veriyorum” ifadesi kesinlik bildirmektedir.
Yanıt C

Örnek:

Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “takdir etme, beğenme” söz konusudur?

A) Sanatçı, son oyununda kişilerin çoğunu, çıkarını gözeten, kurnaz insanlar arasından seçmiş.
B) O, tiyatro ve sinemaya ilgi duyan, bu alanlarda kimi çalışmaları bulunan, kendi halinde, sıradan bir yazardır.
C) Bu yazar, sorunlara çözümleyici ve iyimser bir tavırla yaklaşan, değişik görüşlere açık bir insandır.
D) Bu yazarın oyunları, kimi çevrelerde olumlu, kimi çevrelerde de olumsuz eleştirilere konu olmuştur.
E) Yazar, bu yapıtında toplumsal sorunları yansıtmayı amaçladığını söylüyor.

Çözüm:
A, D ve E’de nesnellik ön plandadır. B’de beğenmeme anlamı söz konusudur. Sorunun doğru yanıtı olan C’de ise” takdir etme, beğenme” vardır.
Yanıt C

Örnek:
(I) Sanatçı, öykülerinde daha çok toplumumuzun kırsal alanlarda yaşayan insanların yaşamını, onların doğa ve çevre ile olan ilişkilerini yansıtır. (II) Anlatımda günlük konuşma dilinin inceliklerinden ustaca yararlanarak, kısa ve anlamca yoğun cümleler kurmaya büyük bir özen gösterir. (III) Zaman zaman, doğup büyüdüğü Trakya yöresinin yerel sözcüklerini de özgün biçimleriyle kullanır. (IV) Yerel dili, yerel sözcükleri kullanacağım derken, yadırgatıcı olmaktan kaçınır, hiçbir zaman yapaylığa düşmez.(V) Onun bu sözcükleri kullanımdaki amacı, okurlarına, dilimizin sözcük yönünden ne kadar zengin olduğunu göstermektedir.

Yukarıda numaralanmış cümlelerin hangilerinde “beğenme” söz konusudur?

A) I. ve II. B) II. ve III. C) II. ve IV. D) III. ve IV. E) IV. ve V.

Çözüm:
II. cümlede “günlük konuşma dilinin inceliklerinden ustaca yararlanarak “ile “özen gösterir”; IV. cümlede ise “… yadırgatıcı olmaktan kaçınır, hiçbir zaman yapaylığa düşmez” sözleri beğeniyi vurgulamaktadır.
Yanıt C

Örnek:
(I) Anadoluhisarı’nın bulunduğu bölgenin tarihi, eskiye dayanıyor. (II) Kaynaklara göre, Anadoluhisarı, Boğaz’dan geçişleri kontrol etmek amacıyla Yıldırım Beyazıt tarafından yaptırılmış. (III) Yapılırken kullanılan malzemeler arasında, Bizans yapılarından alınmış taşlar da var. (IV) Bu durum, burada eski bir Zeus Tapınağı’nın bulunduğu yolundaki düşünceleri daha da güçlendiriyor. (V) Boğaz’ın en dar yerinde, Göksu Deresi kıyısında bulunan bu bölgenin, bugün olduğu gibi, Osmanlı öncesinde de yerleşim alanı olarak kullanıldığı çeşitli kaynaklarda belirtiliyor.

Yukarıdaki parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde belirtilenler “tahmin” niteliği taşımaktadır?

A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

Çözüm:
“Bu durum, burada eski bir Zeus Tapınağı’nın bulunduğu yolundaki düşünceleri daha da güçlendiriyor.” cümlesi “tahmin” niteliği taşımaktadır.
Yanıt D
Sarılmayı bilir misin? Sahiplenmeyi sahiplendiğinde sadık kalmayı?
Sen bilir misin aşık olmayı?
Bölünebilir misin ikilere üçlere… gerekirse binlere?
Yapabilir misin? Gerçekten sevebilir misin?
“Sevmenin demesi” olmaz. Unutma ya çok seversin bir kere ya da hiç sevmezsin..

Cümlede Anlam Çözümlü Örnek Sorular II
Örnek:

Aşağıdaki cümlelerden hangisinde anlamı belirginleştirmek için karşıt durumlardan yararlanılmıştır?

A) Film o kadar sıkıcı idi ki, sonunu beklemeden televizyon kapattı.
B) Mademki sözümü dinlemiyorsunuz, ben de bir daha bu konuda isteseniz de konuşmam.
C) Sanki suçlu kendisi değilmiş gibi sakin sakin etrafını süzüyordu.
D) Dışarısı günlük güneşlik, sımsıcak, halbuki burada paltolarımız bile bizi ısıtmaya yetmiyor.
E) Öğretmenin sorduğu son soruya en çalışkan öğrenci bile cevap veremedi.

Çözüm:
D seçeneğinde anlamı belirginleştirmek için yararlanılan karşıt durumlar vardır. (Sımsıcak – paltoların ısıtmaya yetmeyişi.)
Yanıt D

Örnek:

Çok güçlü ve sınırsız bir hayal gücüne sahip romancılar bile yazarken, kendi anılarından yararlanırlar.

Aşağıdakilerden hangisi bu cümlede anlatılmak istenene anlamca en yakındır?

A) Gerçekçi yapıtlar ortaya koyma, yazarın yaşadığı olayları anlatmasını gerektirir.
B) Bir yapıtın kalıcılığı, yazarın yaşamıyla olan ilişkisine bağlıdır.
C) Romancıların ortaya koyduğu ürünler, başlarından geçen olaylardan izler taşır.
D) Sanatçının gücü, değişik konuları işlemesiyle ortaya çıkar.
E) Anılarından, ancak geniş bir hayal gücüne sahip romancılar yararlanır.

Çözüm:
“Romancıların ortaya koyduğu ürünler, başlarından geçen olaylardan izler taşır.” cümlesi, verilen cümleye en yakındır.
Yanıt C

Örnek:
(I) Evimin balkonundan arka bahçelere bakarak sonbaharı günü gününe izliyorum. (II) Sonbahar bu yıl bana her zamankinden daha yakın geliyor. (III) Ama yine de yazın üzerimdeki etkilerinden bir türlü sıyrılamıyorum. (IV) Sanki avucumdan birden bire kayıp gitti yaz. (V) Adalar Denizi’nin bol yıldızlı gecelerinin tadına varamadan sonbahar geliverdi.

Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde yazarın duygularına yer verilmemiştir?

A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

Çözüm:
Yazarın duygularına yer vermeyerek nesnel davrandığı cümle, ilk cümledir.
Yanıt A

Örnek:

Eğer yaşam bir yolsa, her zaman yokuş yukarı giden bir yoldur.

Aşağıdakilerden hangisi bu cümlede anlatılmak istenene anlamca en yakındır?

A) Yaşam, insanoğlunu istemediği yerlere sürükler.
B) Yaşamı boyunca insanoğlu hep güçlüklerle karşılaşır.
C) Yaşamda başarıya ulaşmak için kararlı olmak gerekir.
D) İnsan yaşamı, birbirini bütünleyen evrelerden oluşur.
E) Yaşamın akışı içinde insanoğlu bir yolcu gibidir.

Çözüm:
Verilen cümledeki “yolun yokuş yukarı gitmesi” ifadesi, “yaşamın güçlüklerle dolu olması” anlamına gelmektedir.
Yanıt B

Aşağıdaki cümlelerin hangisinde, önerinin gerekçesi de açıklanmıştır?

A) Daha az konuşup daha çok iş yapın.
B) Başarının bir parçası olun, eleştirmeni değil.
C) Sabır bir erdemdir, sakın ondan vazgeçmeyin.
D) Çabalarla amaçları birbirine karıştırmayın.
E) Başkalarını eleştirdiğiniz kadar kendinizi de eleştirin.

Çözüm:
C seçeneğinde sabırdan vazgeçilmemesi önerisinin gerekçesi olarak sabrın bir erdem oluşu vurgulanmaktadır.
Yanıt C

Çözüm:
(I) Romanlar genellikle insanı konu alan kurmaca ürünlerdir.(II) Bu yönden onlar sorunları anlatmaz, sorunların kaynağını gösterir. (III) işledikleri konularla insanların duyarlığını geliştirir, keskinleştirir. (IV) Romanlarda gazete ve televizyonlarda rastlayabileceğimiz sıradan konular da işlenebilir. (V) Ancak romanı özel kılan, onun anlatılanları kahramanların bakış açısından vermesi, okurun neden–sonuç ilişkisi kurarak düşünmesini sağlamasıdır.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangilerinde romanın işlevinden söz edilmemiştir?

A) I. ve III. B) I. ve IV. C) II. ve V. D) III. ve IV. E) IV. ve V.

Çözüm:
Verilen parçada II., IIII. ve V. cümlelerde romanın işlevi yani ne işe yaradığı anlatılmış; ama I. ve IV. cümlelerde böyle bir anlam yoktur.
Yanıt B

Örnek:

Yalnızca güneşli günlerde yürüyen kişi, amacına ulaşamaz.

Aşağıdakilerden hangisi bu cümlede anlatılmak istenen anlamca en yakındır?

A) İsteneni elde etmek her koşulda çalışmayı zorunlu kılar.
B) Başarılı olmak için insanın ne istediğini bilmesi gerekir.
C) İnsan, attığı her adımın sorumluluğunu taşımalıdır.
D) Değişik ortamlara kısa sürede uyum sağlamak güçtür.
E) Seçici olmak insanları güçlüklerle yüz yüze getirir.

Çözüm:
Verilen cümlede ve A seçeneğindeki yargıda her şartta ve ortamda çalışan insanların hedeşerine ulaşacağı anlamı vardır.
Yanıt A