admin

admin

07 Mayıs 2024 Salı

Çocuklar Din Eğitimine Cok Geç Kalıyor

Çocuklar Din Eğitimine Cok Geç Kalıyor
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Çocuğa her tür yaklaşımda olduğu gibi din eğitimi verirken de kapasitesine göre yaklaşmak gerekir.
Çocuğun Allah tasavvurunun şekillenmeye başladığı 4 yaş ve bilgileri uygulama idrakinin geliştiği 7 yaş dönemleri ihmal edilmemeli.

Çocuk eğitiminde anne babaların yaptığı temel yanlışlardan biri çocuğun anlayabileceği dil ile konuyu izah edemeyip farkında olmadan yetişkinlerin diliyle konuşmalarıdır. Çocukla çocuk gibi olmayı buyuran Efendimiz (s.a.v) bu tavsiyesiyle çocukla konuşurken kendini onun yerine koyup onu anlamaya çalışmaya da işaret eder. Çocukla çocuk gibi olabilmek için onun davranışlarını ve bulunduğu yaş döneminin özelliklerini iyi takip etmek gerekir. Bilgileri kavrayabileceği şekilde süzgeçten geçirip vermek ancak çocuğun gelişim özelliklerini bilmekle mümkün olur. Çocuğa her tür yaklaşımda olduğu gibi din eğitiminde de çocuğun hangi yaşta Allah tasavvuruna sahip olmaya başladığını göz önünde bulundurarak yaklaşmak gerekir.

Çocuğunun dini konuları severek öğrenmesini isteyen aileler mutlaka çocuğun gelişim düzeyini bilen eğitimcilerin bulunduğu yerlere çocuklarını göndermeye gayret etmeli. Aile ne kadar bilinçli olsa da bazı bilgi ve davranışların çocuğun sevdiği bir öğretmen tarafından verilmesi daha iyi bir etki oluşturur. Aynı zamanda sınıf içinde arkadaşlarıyla pek çok davranış ve bilgi alış verişinde bulunan çocuğa hepsinden önemlisi öğretmenlerinin yaklaşımı çocukların anlama kapasitelerine göre şekillenir.

4 yaştan itibaren dini konularda soru sormaya başlar

Ağaç yaşken eğilir ifadesi daha çok eğitime yönelik söylenir. Eğitim henüz kişiye bir isim verildiği anda başlar. “Çocuklarınıza güzel isimler takınız” buyuran Efendimiz ismin çocuğun kişiliği üzerindeki etkisine değinir. Kişinin manevi bilinçlenmesinin temelinin atılacağı bazı dönemler vardır. Bu zamanlarda aileler “Nasıl olsa daha küçük, dini bilgilerden büyüyünce bahsederiz” diye düşünerek zamanında verilmesi gereken manevi duyarlılığı erteler, uygun zaman diye düşündükleri çağlarda ise çok geç kalınmış olduğundan çocuklarına söz dinletemezler.

Eğitim sistemimizde çocuğun 4-6 ve 7 yaşlarında alması gereken dini eğitime yer ayıran her hangi bir ders içeriği mevcut değil. Din Kültürü dersi ise ancak 10 yaşına gelmiş ilkokul 4. sınıf öğrencilerinin ders programında sınırlı bilgilerle yer alıyor. Çocuğun bilincinin uyanmaya başladığı 4-6 yaşlar ve bildiklerini uygulama bilinci gösterdiği 7 yaş dönemlerinde alması gereken eğitim ülkemizde sadece ailenin sorumluluğuna bırakılmış, ebeveynin bilgi ve becerisiyle sınırlı tutulmuş durumda.

Eski dönemlerde okul öncesi yaşlara tekabül eden eğitim kurumları bu boşluğu doldurabiliyor ve çocuklara yaşlarına uygun manevi derinlik kazandırabiliyordu. Sıbyan mektebi-mahalle mektebi, ıslahhane, darüleytam gibi okullar bir nevi okul öncesi eğitim kurumlarıydı ve İmam Gazali’nin işaret ettiği gibi çocuğun akıl nurunun parlamaya başladığı 4 yaş itibariyle çocuğa uygun eğitim ve beceriler kazandırılabiliyordu.

Çocuğun 12 yaşına kadar din eğitimi karambole gidiyor

Mahalle mektepleri Kur’an okumayı, yazı yazmayı, hesap yapmayı çeşitli becerileri öğreten ilköğretim kurumlarıydı. Darüleytam ve ıslahhaneler çoğunlukla savaşta ailesini kaybetmiş çocukların barındırıldığı ve eğitim aldığı yerlerdi. Cumhuriyet”in kuruluş itibarıyla ilköğretime ağırlık verildiğinden uzun bir dönem okul öncesi eğitim ailelere ve yerel yönetimlere bırakıldı.

Günümüzde yerel yönetimlere bırakılan okul öncesi eğitim içerikleri genel hatlarıyla çocuğun el becerilerini geliştirmeyi hedef alan bir görünüme sahip. İlkokulda ise kapsamlı bir dini eğitime yönelik dersler yer almadığından İmam Hatiplerin kapatıldığı son 10 yıldan bu yana dini bilgileri okul yardımıyla alamayan bir nesil oluşmaya başladı. Kur’an kurslarına ise ancak 12-15 yaş sonrası gidebilen bir çocuk bu yaşlarda ergenlik dönemini yaşamakta olduğundan belirli davranışları kazanmakta hayli güçlük yaşar.

Yarım doktor candan, yarım hoca dinden eder

Çocuğa uygun zamanda din eğitimi vermenin gerekliliği kadar bu bilgiyi verecek kişinin konuya yaklaşımı da önemli. Özellikle Anadolu’da 12 yaş sonrasında yaz tatillerinde bir ya da 2 ay çocuklar camiye gönderilir. Bu süre dini eğitimde çocuğun belirli bir temel edinmesi için yeterli olmaz. Hatta bazı hocaların yanlış davranışları nedeniyle çocuk dini eğitimden uzaklaşabilir. Bu sebeple çocuğun manevi eğitiminin yaz aylarıyla sınırlı tutulması doğru değildir. Çocuğun yıl içinde de dini bilgiler alacağı ortamları olmalı. Eğitimcilerin pedagojik formasyona ya da çocuk gelişimine dair bilgiye sahip olması, çocuğun gelişim evrelerine göre bilgileri süzüp vermeye özen göstermesi gerekir. Aileler bu konuda eğitimcilerle fikir birliği içinde olmalı. Çocuğa dini bilgiler yasaklar ve cezalar üzerinden değil, sevgi ve merhamet vurgusuyla verilmeli.

Din eğitiminde aile yeterli mi?

Pedagog Ali Çankırılı

Bu sorunuzun hazır bir cevabı yoktur. Çocuğun ilk eğitim aldığı kurum aile olduğuna göre, ideal olan manevi eğitimi de ilk olarak anne ve babasından almasıdır. Ancak çocuk kimi kendine daha yakın bulursa, yani kimin tarafından daha çok seviliyor ve değer veriliyorsa, ondan manevi eğitim ve telkin almaya daha yatkındır. Bununla beraber çocuğun yaş, bilgi ve ahlak itibariyle kendisine saygı duyacağı bir ilim sahibi tarafından manevi eğitim alması, işin ciddiyeti açısından daha uygundur. Nitekim Enderun’da şehzadelerin manevi eğitimi “lala” unvanı taşıyan devrin ileri gelen alimleri tarafından verilmekte idi. Tarihi ve manevi yönden ileri gelen “önder” kişiler, ekseriyetle kendileri ilim sahibi oldukları halde çocuklarını, ilmine ve ahlakına güvendikleri başka alimlere teslim etmişlerdir.

Çocuklar Din Eğitimine Cok Geç Kalıyor

0

BEĞENDİM

ABONE OL