Eminim bir cogunuz, bu aralar epey populer olan tibbi dedektifler (medical detectives)(Türkçedeki dogru kullanis sekli sanirim adlı tıpçılar .) türü dizileri izliyorsunuzdur. Izlemeyen varsa da en azindan bazi filmlerde görmüssünüzdür. Olasi cinayet mahalinde, kan izlerini arayan polisler, bazi kimyasallar kullanip, kan izlerini bulmaya calisirlar.
Iste burada kullanilan kimyasal maddemiz, Luminol denilen ve kan ile tepkimeye girdiginde, mavi-yesil renk isik sacan asagida yapisini göreceginiz bir amin türevidir.
Peki bu Luminol nasil oluyorda göz ile görülmeyen kan kalintilari sayesinde bu sekilde bir isik sacabiliyor?
Öncelikle sacilan isigin cok kuvvetli olmadigini, görünmesi icin ortamin iyice karanlik olmasi gerektigini belirtmekte fayda var. Kimyasal yollarla ortaya cikan isiklara kemiluminesans adi verilmektedir. Ates böceginin yaptigi da buna benzer bir islem ama gerceklesen tepkime biyolojik olarak gerceklestigi icin buna biyoluminesans denmektedir.
Burada luminol maddesi, hidrojen peroksit ile birlikte kan oldugu tahmin edilen bölgeye sikilmakta ve eger kan kalintilari var ise, kandaki hemoglobinin Fe2+ iyonlari, luminol’un hidrojen peroksit ile yükseltgenmesi tepkimesini katalizleyip, luminol’un, aminoftalat’ a yükseltgenmesini saglamaktadir. Yani, aslinda hidrojen peroksit ile luminol karisimi kendi kendine tepkimeye girmemekte ama bir metal katalizörüne ihtiyac duymaktadir. Kan kalintilarindaki gözle görülmeyen demir iyonlari bile bu is icin yeterli olmakta ve bize mavi-yesil isik sacarak kanin varligini ispat etmektedir.
Ve olusan aminoftalat, yüksek enerjili olarak olusmakta ve enerji fazlaligindan disariya foton yani isik yayarak kurtulmaktadir. Bu olaya da bilimsel olarak kemiluminesans demekteyiz.
Ve aslinda gayet basit olan bu tepkime adli tipcilarin oldukca islerine yaramaktadir.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.