Doğumdan sonra kadınlarda geçici bir depresyonun ortaya çıktığını tıp tarafından da kabul edilen bir gerçek. Ancak bu durum sadece anneler için değil, babalar için de geçerli. Bebeğin dünyaya merhaba deyişiyle birlikte baba olan erkek de bir çok problemle karşı karşıya kalıyor. Öyle ki bu sorun bazen öylesine büyük oluyor ki evlilikler bile son buluyor. Aslında bu durum çok uzun yıllardan beri yaşanıyor. Özellikle de genç çiftlerde sık rastlanan bir durum olarak karşımıza çıkıyor . Erkeğin cinsel açıdan eşinden uzaklaşması olarak nitelendirilebilecek bu durum kadıları endişelendiriyor. Beni eskisi gibi sevmiyor mu? Hayatında yeni biri mi var? Cinsel olarak çekiciliğimi mi kaybettim? gibi soruların yanıtlarını arayan kadınlar ise soruna çözüm bulabilmek için aile terapistlerine başvuruyor.
Aslında bu durumu yaratan ana etmen yine kadınlar. Neden mi? Çünkü kadınlar anne kimliğine öyle sıkı sarılıyor ve çocuğun sorumluluğunu öyle fazla kendilerine mal ediyorlar ki, erkeği bu ikili dünyaya sokmuyorlar. İşte bu noktada baba kendisini gereksiz hissediyor ve bir savunma mekanizması geliştirerek kaçıyor. Zaten evlilik denen kurum sayesinde erkekler kendilerini bambaşka bir statüde buluyorlar. Çocuk sahibi olarak de yepyeni bir rolü kabullenmek zorunda kalıyorlar. Anne çocuğu 9 ay karnında taşıdığı için bu ikinci statü değişimine daha kolay uyum sağlıyor. Baba ise dışarıdan takipçi olmaktan öteye gidemiyor. Bu nedenle babayı hamilelik döneminden itibaren mümkün olduğunca çok işi içine sokmak gerekiyor. Ayrıca kadın kendini sadece anne olarak görmemeli. Aksi halde erkek de onu sadece çocuklarının annesi olarak görür. Her toplumda anneliğin bir çeşit kutsallığı, dokunulmazlığı var.Bu olgu nedeniyle, erkek de eşini böyle görmeye başlıyor. Bilinçaltında eşini kendi annesiyle özdeşleştirebiliyor. O zaman ona yeniden karısı gözüyle bakamaz hale geliyor.
Kimlerde daha çok görülüyor?
Genç yaşta baba olan erkeklerde bu durum daha çok görülüyor. Şefkat bekleyen, ilgi isteyen, benmerkezci bir kişiyse, çocuk olduktan sonra eşinden eskiden gördüğü ilgiyi bulamadığı için sorun yaşayabiliyor. Hatta farkında olmadan karısını çocuğundan kıskanacak raddeye geliyor. Özellikle genç ve deneyimsiz ailelerde çocuğun bakımı stres yaratıyor. O kadar yorulduktan sonra insanlar doğal olarak kendilerine daha az vakit ayırıyorlar. Böylece birbirlerine ilgileri de azalıyor. O anne üstelik de çalışıyorsa, gecenin bir vakti kocasının karşısına feminen olarak çıkamıyor çünkü kendinde o gücü bulamıyor.
Bu durumdan kurtulmanın yolları
Öncelikle gerçekten çocuk isteyip istemediğinize emin olmanız gerekiyor. Kendinizi gerçekten hazır hissettiğiniz zaman baba olun. Siz ve eşiniz bir aile olmaya kesin karar verdiğiniz andan itibaren kendinizi bu role alıştırın. Eşinizin hamilelik döneminden başlayarak babalığa hazırlanın. Bebeğinizle ilk yıldan itibaren sıcak bir ilişki kurmaya çaba gösterin.Annenin sorumluluklarını eşinizle paylaşın. Son sözümüz ise kadınlara. Pek çok işte olduğu gibi eşlerini bu durumdan kurtarmada en önemli rol size düşüyor. Annelik kimliğinizi ön plana çıkarmayın. Annelik, iş kadınlığı ve eşlik görevlerinizi eşit olarak yerine getirmeye çalışın.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.