Tekrarlayan Düşükler ve Antifosfolipid Sendrom

Tekrarlayan Düşükler ve Antifosfolipid Sendrom

ABONE OL
Nisan 20, 2024 18:05
Tekrarlayan Düşükler ve Antifosfolipid Sendrom
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Gebelerde Tekrarlayan Düşüklerde Bir Sebeb Antifosfolipid Sendrom
Antifosfolipid sendrom (APL) vücudun bağışıklık sistemini etkileyen sistemik bir hastalıktır. Antifosfolipid sendrom otoimmun bir hastalıktır. Otoimmun hastalıklarda vücud kendi yapıtaşlarını yabancı olarak algılar ve tepki gösterir. Otoimmün hastalıkların çok değişik türleri vardır. Bu hastalıklardan birisi de antifosfolipid sendrom olarak adlandırılan tablodur. APL sendromunun tüm popülasyonun %2-4’ünde görüldüğü yapılan araştırmalarda ortaya konmuştur. Hastaların yaklaşık yarısında altta yatan SLE gibi başka bir otoimmün hastalık vardır ve bu durumda sekonder APL sendromundan söz edilir.

Belirtiler ve Bulgular: Antifosfolipid sendrom genelde herhangi bir bulgu vermez. Ancak özellikle gebelikte bazı sorunlar ortaya çıkabilir. Bunların içerisinde en önemli durum tekrarlayan gebelik kayıblarıdır. Gebelik sırasında tekrarlayan düşükler, rahim içi gelişme geriliği, anne karnında bebeğin kaybedilmesi gibi durumlar antifosfolipid senromunu akla getirir. Kanın pıhtılaşma eğiliminden dolayı damarlarda tekrarlayan tıkanıklıklar, felç gibi durumlar görülebilir. Eğer hastalık sistemik lupus hastalığı gibi başka bir hastalığa bağlı gelişiyorsa bu hastalığın belirtileri olan; halsizlik, yorgunluk, eklem ağrıları, ciltte lezyonlar, böbrek yetmezliği gibi bulgular da görülebilir.

Tanı: Antifosfolipid sendromu tanısı kanda antikardiolipin antikor, antifosfolipid antikor, Lupus antikoagulan, Antinükleer antikor (ANA) gibi antikorların incelenmesiyle konulur. Bazen cilt biyopsisi ve böbrek biyopsileri de altta yatan başka bir hastalığın tanısını desteklemek için gerekli olabilir.

Tedavi: Antifosfolipid sendromunda tedavi iki şekilde değerlendirilmelidir. Eğer başka bir hastalığa bağlı gelişmeyen bir antifosfolipid sendromu varsa bu durumda tedavide heparin, düşük molekül ağırlıklı heparin, coumadin gibi ilaçlar kullanılır. Gebeler de ise coumadin gibi ilaçların bebeğe zararı olabileceği için tedavide genellikle aspirin ve düşük molekül ağırlıklı heparin içeren iğneler kullanılır. Eğer başka bir hastalığa bağlı olarak bu hastalık gelişmişse altta yatan hastalığa yönelik olarak ilaçlar verilir. Bunlar arasında kortizon, vücut direncini baskılayan siklofosfamid gibi ilaçlar sayılabilir. Coumadin her iki durumda da en çok tercih edilen ilaçtır.

Prognoz: Tedavinin düzenli alınması durumunda genelde pek bir problem olmamaktadır. Gebelik halinde uygun tedavi halinde normal doğum yapma şansı %70 civarında seyretmektedir.

Dr.Bünyamin Kısacık

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.


HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.