Cinsel İlişki Evreleri

Cinsel İlişki Evreleri

ABONE OL
Ekim 23, 2023 11:48
Cinsel İlişki Evreleri
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Kadınlar cinsel etkinlik sırasında düzenli fizyolojik olaylar zinciri şeklinde cinsel yanıt verirler. Cinsel yanıt aşamaları erkekte de olduğu gibi cinsel istek cinsel uyarılma orgazm şeklinde sıralanır. Her aşamadaki aksaklık kendisinden sonraki aşamaları da olumsuz etkileyebilir. Cinsel isteğimizi genel durumumuz sağlığımız kullandığımız ilaçlar iş ve sosyal yaşamımız gündelik sorunlarımız adet döngümüz cinsel eşimizle olan ilişkimiz duygularımız gibi pek çok faktör etkileyebilir. Kişisel ve durumsal farklılıklar olmasına rağmen genellikle kadınların cinsel açıdan uyarılma süresinin fizyolojik olarak erkeklerden daha uzun olduğu kabul edilir.

Cinsel uyarılmamızda cinsel isteğimizin olduğu kadar yeterli fiziksel uyarıyı alıp almamamızın da önemli rolü vardır. Bedenin duyarlı bölgeleri ve tercih edilen uyarılma biçimleri kişiden kişiye değişiklikler gösterebilir. Ama bütün kadınların cinsel organlarının en fazla sinir ucu bulunan en duyarlı bölümü klitoristir. Dolayısıyla klitorisin fiziksel uyarıyı uygun şekilde ve yeterli süre alması gereklidir. Cinsel birleşme sırasında penis vajina içinde hareket eder. Kadın cinsel organlarının yapısına baktığımızda bu kadın için en uyarıcı durum sayılamaz. Penisin vajina içindeki hareketi dışarıda yer alan klitorisi doğrudan uyaramaz vajinanın 2/3 lük iç bölümü duyarsızdır dış 1/3 lük bölümündeki uyarılar klitorise iletilirse de bu dolaylı bir uyarıdır ve bir çok kadının doğrudan klitorisinin uyarılmasına ihtiyacı vardır.

Bazı kadınlarda cinsel birleşme öncesinde klitoris yeterince uyarılırsa birleşme sırasındaki dolaylı uyarı yeterli olur. Bazılarının ise cinsel birleşme sırasında da doğrudan klitoris uyarısının sürdürülmesine ihtiyacı vardır. Cinsel uyarılma sırasında bedenimizde değişiklikler olur kan dolaşımı ve solunum hızlanır kas gerginliği artar cinsel organların duruş biçimleri değişir bu bölgeye kan dolar büyük ve küçük dudaklar klitoris ve meme başları kabarır renkleri koyulaşabilir. Bartolin bezlerinden vajinaya salgılanan kaygan sıvı miktarı artar ve dış cinsel organlar ıslanır. Bu sırada vajinadaki durum değişiklikleri vajina ağzında hafif bir genişleme ve açılma yaratır. Vajinadaki açılma ve ıslanma kadının cinsel açıdan uyarıldığını gösterdiği gibi aynı zamanda cinsel birleşme sırasında penisin vajinaya kolayca girmesini de sağlar.

Cinsel uyarılma düzeyi arttığında orgazm oluşur. Kadın orgazmı karın içi ve cinsel organlar çevresindeki kasların ritmik kasılmaları ve buna eşlik eden zevkli duyumlardan ibarettir. Aslında orgazmın tam ve doyurucu bir tanımını yapmak pek mümkün değildir. Ama her kadın orgazm olup olmadığını anlar. Cinsel konulardaki bilgisizlik ve yanlış cinsel inanışların yaygınlığı nedeniyle günümüzde de birçok kadın orgazm oluşturacak uygun ve yeterli uyarıyı almadığı halde kendisinin cinsel açıdan yanıtsız olduğunu düşünür. Kadınların cinsel açıdan uyarılmaları ve orgazm olmaları için klitorisin yeterli uyarıyı alması gerekir. Kimi kadına uzun süreli doğrudan fiziksel uyarı gerekir kimisi kısa süreli doğrudan fiziksel uyarıyı izleyen cinsel birleşme sırasındaki dolaylı uyarı ile orgazm olur kimisi için de cinsel birleşme sırasında doğrudan klitoris uyarısının sürdürülmesi şarttır. Cinsel birleşme sırasında vajina ağzındaki kaslardan iletilen duyumlarla yani dolaylı uyarı ile orgazm olan kadında da orgazmın kaynağı gene klitoristir. Aynı kadın için de günden güne dönemden döneme değişiklikler olabilir. Genellikle kadının yaşıdolayısıyla cinsel deneyimi arttıkça cinsel uyarılma ve orgazm süresi kısalır. Burada kendi bedenini ve cinsel tepkilerini öğrenmenin rolü vardır.

Orgazmdan sonraki dönemde bedensel işlevler ve cinsel organlar uyarılma öncesindeki normal durumlarına geri dönerler. Kadınların cinsel uyarılmaları erkeklere göre daha yavaş olduğu gibi orgazmdan sonra normal durumlarına dönmeleri de daha uzun sürer. Bu nedenle bazı kadınlar orgazm sonrası cinsel uyarılmaları azalmadığından erkeklerden farklı olarak peş peşe birkaç kere de orgazm olabilirler.

Cinselliğin evreleri

Arzulama evresi:

Bu evre cinsellik dürtüsünün ortaya çıktığı ve cinselliği ifade etme arzusunun duyulduğu evredir. Hayaller ya da eşten alınan görsel uyarılarla başlayabilir.

Uyarılma evresi:

Arzulamayı uyarılma evresi takip eder. Bu evre parasempatik sistem tarafından yönetilen ve erotik duygular eşliğinde kadında vajinal salgının arttığı “ıslanma” dönemidir. Vajina duvarlarından ve vajina girişindeki Bartholin bezlerinden salgılanan sıvılarla birlikte nabız ve solunum hızlanır tansiyon yükselir genel bir sıcak basması hali memelerde dolgunluk kas gerginliğinde genel bir artış meme başlarında dikleşme ortaya çıkar. Ciltte yama tarzında renk değişiklikleri klitoris ve labiumlarda şişme göğüs bölgesinde ve memelerde kızarma meydana gelir. Tüm bunlarla birlikte vajina uzar ve genişler. Rahim yükselerek pelvis dışına çıkar.

Erkekte ise uyarılma evresi penisin ereksiyonu (sertleşmesi) şeklinde gerçekleşir.

Plato evresi:

Bu evrede :):):):)üel gerginlik ve erotik duygular yoğunlaşır ve had safhaya ulaşır. Cilt değişiklikleri daha belirgin hale gelir meme başları daha da dikleşir. Dudaklar şişer ve koyu kırmızı bir renk alır. Vajinanın alt 1/3′lük kısmı şişip kalınlaşarak “orgazmik platform” adlı yapıyı meydana getirir. Rahim tümüyle yukarı çıkmıştır. Yeterli uyaran olduğunda bu dönem orgazmla son bulur.

Plato evresinde ejakulasyon (boşalma) öncesinde erkekten sıklıkla berrak ve yapışkan kıvamlı bir sıvı gelir. Bu sıvının içinde az sayıda canlı sperm de bulunabileceğinden kadının erkek boşalmadan önce de (”geri çekme” adı verilen yöntemle) gebe kalabilmesi mümkün olmaktadır.

Orgazm evresi:

Orgazm esasen sempatik sistem tarafından yönlendirilen bir kasılma cevabıdır. Uyarılma ve plato evresinde birikmiş olan gerginliğin boşaltılmasıdır ve tüm cinsel hisler arasında en güçlü ve doyurucu olanıdır. Orgazm esnasında vajina perine anüs ve orgazmik platform adı verilen yapıyı oluşturan kaslarda 3-15 adet arası 0.8 saniye süren refleks ritmik düzenli kasılmalar oluşur ve bu kasılmalar orgazm duygusunu ortaya çıkarır. Orgazm esnasında birçok kadın ayrıca uterusta da kasılmalar hisseder. Bu yüzden bazı kadınlarda histerektomi (ameliyatla uterusun çıkarılması) sonrası orgazmın niteliklerinde değişiklik olabilir.

Erkeklerde ise orgazmı ejakulasyon (boşalma) takip eder. Erkekler orgazm döneminden sonra belli bir refrakter (cevapsız) döneme girer ve bu dönemde uyaranlara cevapsızdırlar. Kadınlarda ise böyle bir dönem olmadığından çok sayıda orgazmı arka arkaya yaşayabilir ve tek bir ilişki esnasında ve/veya öncesinde ardarda çok sayıda orgazm olabilirler.

Çözülme evresi:

Orgazmla birlikte uyarılma evresinde biriken tüm gerginlik kaybolur ve kadında bir gevşeme ve kendini iyi hissetme duygusu ortaya çıkar. Takiben uyarılma evresinde ortaya çıkan değişikliklerin tümü “çözülerek” geri döner. Tüm bu geri dönüş süreci 5-10 dakika sürer.

Cinselliğe ve cinselliğin ifade edilmesine etki eden faktörler:

Kişisel özellikler: Kadınların cinselliğe olan ilgileri değişkendir. Bazı kadınlar diğerlerinden daha isteksiz bazıları ise çok aşırı istekli görünebilir ve bu tümüyle normaldir. Bazı kadınların cinselliğe olan ilgileri yüksek olmasına rağmen cinsel ilişkiye olan ilgileri daha zayıf olabilir. Bu kadınlar cinsel ilişkiden daha çok yakın temasa ve dokunulmaya önem verirler. Masturbasyon da kadınların sıklıkla uyguladığı bir cinsellik ifadesi olup kadının cinsel ilişkiye olan ilgisinden tümüyle bağımısız bir olaydır.
Yaş: Yaşlandıkça cinsellik arzusu ve cinsel ilişki sıklığı azalmakla birlikte kadınlar tüm hayatları boyunca cinselliğe olan ilgilerini ve cinsellikten aldıkları zevki sürdürürler. Yaşlanmayla birlikte ortaya çıkan anatomik değişiklikler (vajinanın kısalması daralması duvarlarının incelmesi elastikiyetin azalması dış genital bölgeler ve klitorisin duyarlılığının azalması memedeki gerileme gibi özellikler) nedeniyle vajina ve idrar yolu enfeksiyonu sıklığı artar. Bu enfeksiyonlar şiddetli olduklarında disparoni (ilişki esnasında ağrı) nedeni olabilirler. Ancak düzenli olarak ilişkiye devam eden kadınlarda vulva ve vajinadaki bu olumsuz değişiklikler daha ender görülür.

Yapılan çalışmalarda 20-50 yaş arasında kadın ve erkeklerin haftada 2-4 kez ilişkide bulunduklarını 50 yaştan sonra bu sıklıkta hafif azalma olduğunu ancak hem erkek hem de kadında cinselliğe ilginin ömür boyu devam ettiğini göstermişlerdir.
Gençliğinde cinsel yönden diğerlerine göre daha istekli ve aktif olan kadınların menopoz döneminde de diğerlerinden daha bariz olarak aktif oldukları da diğer bir gerçektir.

Yaş asla önyargılı bir şekilde cinselliği azaltan bir faktör olarak görülmemelidir. Menopozda da ve hatta en ileri yaşlara kadar kendisine bakmayı bilen ve düzenli doktor kontrollerine giden kadın eşiyle uyumlu bir cinsel yaşamı ömür boyu sürdürebilir.
İlaçlar: Çok çeşitli ilaçlar (tansiyon depresyon sakinleştiriciler gibi) cinselliğin evreleri üzerinde olumsuz etkiler yapabilirler. Böyle durumlarda ilacın değiştirilmesi veya doz ayarlaması gerekebilir.

Hastalıklar:Jinekolojik (kısırlık düzensiz kanama gibi) ya da dahili (tansiyon nörolojik hastalık gibi) çok sayıda hastalık cinselliği olumsuz yönde etkileyebilir. Etkili bir şekilde tedavi edildiklerinde genellikle cinsellik eski haline geri döner.
Histerektomide (uterusun ameliyatla çıkartılması) vajina kısaltılmamış ve yumurtalıklar alınmamışsa ameliyat sonrası cinsel işlev bozukluk ortaya çıkma olasılığı düşüktür.

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.


HIZLI YORUM YAP