Ülkemizin büyüyüp gelişmesi, kalkınması ve milletimizin refahı yolunda emek veren, her alanda gece-gündüz demeden canla başla çalışan, toplumsal dayanışmanın sembolü işçi ve emekçi kardeşlerimizin 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü en içten duygularımla kutluyorum.
Alın terinin, beden gücünün, göz nurunun, hakkın günü olan 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü, iş ve çalışma hayatındaki çeşitli sorunların dile getirilmesi, çözüm önerilerinin ortaya konulması, işçi ve işveren arasındaki muhtemel problemlerin giderilerek hak ve hukuk çerçevesinde karşılıklı dengelerin tesis edilmesi adına kutlanmaktadır.
Bizler, insana değer veren, emeğe saygı duyan, birlik ve dayanışma ruhunu yüzyıllardır yaşatan, işçinin, çalışanın hakkını alın teri kurumadan vermenin kutsiyetine inanan bir medeniyetin mensuplarıyız.
Bu sebeple Devletimiz ve bizler ekonomik kalkınmanın temel ögesi olarak gördüğümüz emekçilerimizin haklarının korunması ve çalışma koşullarının iyileştirilmesine özel ihtimam göstermekte ve bu amaçla sendikalarımızla, sivil toplum kuruluşlarımızla daima iş birliği içinde çalışmakta, çalışanlarımızın her zaman destekçisi olmaktayız.
Bu duygu ve düşüncelerle 1 Mayıs’ın, özveri ile çalışan ve üreten emekçi vatandaşlarımızın arasındaki birlik ve beraberliğin güçlenmesine vesile olmasını temenni ediyor; başta Adanalı hemşehrilerimiz olmak üzere tüm işçi ve emekçilerimizin 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü kutluyor, aileleriyle birlikte sağlıklı, mutlu ve huzurlu bir yaşam diliyorum.