Mısır, dünyanın en çok yetiştirilen tahıllardan biridir. Mısırın kökeni Orta Amerika kıtasında yer alan Meksika – Guatemala’dır. Çok uzun yıllardır bu bölgede yetiştiriciliği yapılmaktadır. Mısırın bu bölgedeki varlığının, yapılan arkeolojik çalışmalar neticesinde, insan yaşamından daha öncesine dayandığı ortaya çıkmıştır. Mısır, Kristof Kolomb tarafından 1493 yılında Avrupa’ya getirilmiştir. Avrupa’dan Asya’ya ve ardından Hindistan, Çin gibi Uzakdoğu ülkelerine girişi de yine 15. Yüzyıl içerisinde gerçekleşmiştir.
Bilimsel İsmi : Zea mays
Ülkemize girişi ise Mısır’dan olmuştur. Ülkemizde, uygun yetişme şartlarında, maksimum verim alınabilen bir ürün durumundadır. 2017 yılı Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre ülkemizde mısır ekilen toplam alan 6.390.844 dekar ve alınan toplam ürün 5.900.000 tondur. Bu üretimin başında 931.808 dekarlık alan ve 1.036.130 tonluk üretim ile Adana ilimiz gelmektedir. İnsanların beslenmesinde çok önemli bir yere sahip olmasının yanı sıra hayvan yemi olarak da kullanılmaktadır. Bunun dışında nişasta, şurup, bira, endüstriyel alkol, plastik ve viski yapımı gibi kullanım alanları vardır.
Sıcak iklimin hakim olduğu bölgeler, mısır için en uygun yetiştirme alanını oluşturmaktadır. Mısır tohumu, 10 °C ‘nin üzerindeki toprak sıcaklıklarında çimlenebilir. Toprağın 10 cm civarındaki derinlikte, sıcaklığının 16 – 18 °C seviyelerinde olduğu koşullarda ise çimlenme ve çıkış daha kısa sürede gerçekleşir. Şayet toprak sıcaklığı 20 °C ve üzerinde seyrederse, ekimden 5 – 6 gün sonra ilk çıkışlar görülür.
Gece sıcaklıkları ortalaması 13 °C seviyesinin altında olan ve gün içi sıcaklıkları 45 °C ‘nin üzerinde seyreden bölgeler mısır tarımına uygun değildir. 35 °C ve üzerindeki sıcaklıklar mısırda verimi ve kaliteyi düşürmektedir. 38°C sıcaklık seviyesinde bitki, yeterli sulama yapıldığı durumlarda bile, terleme nedeniyle kaybettiği su miktarını kökler yoluyla karşılayamaz. Döllenme döneminde yüksek sıcaklık ve düşük bağıl nemin bir arada görülmesi, polen kalitesi ve döllenmeyi olumsuz etkiler. Bununla birlikte toprak nemi de düşük seviyede ise, mısır koçanında az dane oluşumu gerçekleşir, koçan püskülü oluşumu gecikmeye uğrar ve verim düşer.
Mısır, tahıllar içerisinde suya en duyarlı olan bitkidir. Mısır, gelişme dönemi boyunca yüksek seviyede organik madde miktarı oluşturur ve bu sebeple su ihtiyacı da yüksektir. Mısır yetiştiriciliğinde ticari anlamda iyi bir verim elde edebilmek için, gelişme süresi boyunca ortalama 500 mm suya ihtiyaç duyulmaktadır. Mısırın su ihtiyacı, büyüme evresine göre değişiklik göstermektedir. İlk büyüme evresinde bitkinin boyu 70 – 80 cm’ye ulaştığında harcanan günlük su miktarı sıfırdan ortalama 4,75 mm ‘ye kadar artış gösterir. Harcanan su miktarı, döllenme evresinde 8,8 mm’ye ulaşır. Sıcaklığın fazla, rutubetin düşük olduğu yerlerde ise maksimum değer olan 10 mm’ye kadar ulaşabilir.
Işık, mısır yetiştiriciliğinde ana enerji kaynağı olarak görev almaktadır. Gelişme döneminin süresini gün uzunluğu ve güneş ışığı seviyesi tespit eder. Yeterli gün ışığı görmeyen mısırlarda, koçandaki daneler döllense bile tam olarak dolmazlar. Bitki ışık yoğunluğunda meydana gelen değişimlere karşı çok hassastır. Eğer ışık yoğunluğu % 30 – % 40 kadar düşerse olgunlaşma süresi de 5 – 6 gün gecikmektedir.
Mısır yetiştiriciliği için en uygun toprak yapısının, drenajın iyi olduğu, su tutma kapasitesinin yüksek olduğu, hızlı ısınabilen ve pH’nın 5.5 – 8 seviyeleri aralığında olduğu topraklar olarak belirlenmiştir. Optimum verim koşulu olarak toprak pH’sı 6 – 7 olarak tespit edilmiştir. Bitki, tuzluluğa karşı, çimlenme evresinde oldukça dayanıklılık gösterir. Fakat tuzluluk arttıkça çimlenme süresi de uzar. Buna ek olarak yapılan araştırmalar neticesinde mısırın tuza ve tuzlu sulama suyuna karşı hassasiyeti olduğu anlaşılmıştır.
Mısır yetiştiriciliğinde Sonbahar ve İlkbahar dönemlerinde toprak işleme uygulamaları yapılmaktadır. Toprak çeşidi, iklimsel özellikler ve arazide daha önceden ekili olan bitki, toprak işlemeye karar vermede önemli rol oynamaktadır. Sonbaharda yapılacak derin toprak işlemesi en iyi işleme tipidir. İşlemede inilecek toprak derinliği ortalama 18 – 20 cm arasında olmalıdır. Tohumların ekiminden evvel tırmık, diskaro, yaylı kültivatör, tapan, freze gibi makine ve ekipmanlar kullanılarak tohum yatağı hazırlıkları yapılmaktadır.
Çeşit seçimi mısır yetiştiriciliği yapılacak bölgenin iklim koşulları ve toprak özelliklerine göre, yetiştiriciliğin amacına göre büyük önem taşımaktadır. Melez mısır seçiminde daha önceden tespit edilen verim değerlerine, olgunlaşma süresine, melez durumuna, çeşidin zararlı ve hastalıklara karşı hassasiyetine, mısır koçan özelliklerine, yatma durumuna, ekim amacına, arazide yapılabilecek ekim sıklığına dikkat edilmelidir. Ekim zamanından fizyolojik olum döneminde kadar geçen gün sayısı olum müddeti olarak tanımlanır. Olum müddeti boyunca günlük toplam sıcaklık değerleri göz önünde bulundurulmalıdır. Dünya’da melez çeşitler için farklı olgunlaşma dönemlerini gösteren metotlar kullanılmaktadır.
Mısır yetiştiriciliğinde de diğer birçok ürün grubunda olduğu gibi kaliteli ve verimli bir hasat elde edebilmek için belirli dönemlerde toprak analizleri yaptırılmalıdır. Gübreleme, toprak analizi sonuçlarına göre gerekli miktarda ve ihtiyaç duyulan gübre çeşidi ile yapılmalıdır. Mısır üreticiliğinde toprak şartları, mısır çeşidi ve bitki ekim sıklığına göre değişkenlik gösteren gübreleme metotları vardır. Ancak bir genelleme yapılacak olursa dekara 8 – 9 kg fosfor, 8 kg potasyum ve 18 – 24 kg saf azot gübrelerinin kullanılması tavsiye edilmektedir.
Türkiye’de tarım alanlarındaki topraklarda potasyumun bol miktarda bulunduğu bilinmektedir. Toprak analizleri neticesinde eksik olduğu görülmedikçe toplam azotun yarısı ve fosforun tamamı ekim ile eş zamanlı uygulanmalıdır. Bu uygulama ekim makinesiyle veya ekimden öncesinde gübre atıcılarla gerçekleştirilmelidir. Azotun kalan diğer kısmı ise yine ikiye bölünerek ilk yarısı bitki 15 – 20 cm boyuna ulaştığında, ikinci yarısı ise bitki 40 – 50 cm boyuna ulaştığı evrelerde uygulanmalıdır. Bu işlemler sıra arası çapa makinesi vasıtasıyla gerçekleştirilmelidir. Arazide sulama yöntemi olarak damla sulama yöntemi tercih edilmiş ise üst gübre sulama suyu ile birlikte parça parça uygulanabilir.
Üründe verim ve kaliteye etkisi olan en önemli karakterlerden biride sulamadır. Mısır yetiştiriciliği yapılan bölgede yapılacak olan sulamadan maksimum yarar elde edebilmek için arazideki bitki su tüketimi, mısırın büyüme evreleri ile suyun ilişkisi, toprak ve su ilişkisi, verilecek suyun kalitesi, sulama vakti, uygulanacak su miktarı ve tercih edilecek sulama çeşidinin ayrıntılı bir şekilde incelenmesi önerilir. Mısırın gelişme dönemi süresince 500 mm suya ihtiyaç duyduğu bilinmektedir. Bu miktarın aylara ve bölgelere göre değiştiği ancak genel olarak Mayıs ayında 75 mm, Haziran ayında 100 mm, Temmuz ayında 175 mm, Ağustos ayında 100 mm, Eylül ayında 50 mm olması gerektiği tespit edilmiştir.
Hububat tanesinin gelişmesindeki üçüncü dönemde, danedeki nem oranının % 18 – 30 seviyelerinde ortalama 2 – 10 gün arasında seyrettiği dönem Fizyolojik Olum Dönemi olarak değerlendirilmektedir. Bu evrede danede kuru madde miktarı maksimum seviyeye ulaşmıştır. Bu evreden evvel gerçekleşebilecek erken donlar ürün verim ve kalitesinde çok önemli kayıplar yaratabilir. Bu olay ağırlıklı olarak geçici çeşitler ve yetiştirme süresi uzun olmayan bölgeler için daha mühimdir. Fizyolojik olum dönemi bittiğinde taneye besin maddesi aktarımı da biter.
Mısır tanesinin sömeğe bağlandığı kısmı koparıldığında kahverengi ya da siyahımsı bir renk oluşumu gözlemlenir. Bu oluşum siyah nokta olarak tanımlanır. Bu evredeki tane nem seviyesi % 35 – 40 civarındadır. Fizyolojik olum dönemi bittiğinde danede rutubetin çabucak düşmesi beklenir. Rutubetin azalma süresi mısır çeşidine ve o dönemdeki iklim şartlarına göre değişir. Hasat, bu devreden sonra ne zaman tercih edilirse gerçekleştirilebilir. Hasat isteğe bağlı olarak tane ya da koçan olarak gerçekleştirilebilir. Tane olarak hasat için biçerdöver makinesi, koçan olarak hasat için ise toplama makinesi kullanılmaktadır.
Mısır yetiştiriciliğinde karşılaşılan hastalıkların isimleri aşağıdadır.
Mısır yetiştiriciliğinde karşılaşılan hastalıkların isimleri aşağıdadır.