ADNAN DENİZ
EĞİTİMCİ/YAZAR
Gözlerinize baktığımızda saflığınızı ve temizliğinizi görebiliyor, yaşama sevincinizi hissedebiliyoruz. Hayatın masumiyet simgesi olan sizlerin geleceğimizin yarınlarında, en önemli yerlerde olmanızdan başka hiçbir beklentimizin olmayacağını bilmenizi istiyoruz.
Belki aileniz tarafından çok fazla sevildiniz, belki de anne-babalarınız size yokluğu yaşatmamak için gereğinden fazla çalışarak fedakârlıklar yaptılar. Belkide sizlere fazla şımarmasınlar diye anne ve babalar sevgilerini hiç hissettirmediler.
Çocuklar, çocuklarımız, varlığımızın en değerli nadide çiçekleri Neden bu kadar sizlere tolerans gösteriyoruz biliyor musunuz? Çünkü bizim için ailemizin en kıymetli varlıklarısınız.
Okumanızı istiyoruz,başarılı olmanızı istiyoruz.Belkide bu bizim için en doğal olan bir istek şekli olarak gözüküyor..Ama sizleri,bazen keşkelerin dönülmez yollarında amaçsız ve ümitsiz dolaşırken görüyoruz.Geleceğe ait hiçbir planı olmadan ve öğrencilik günlerini, geçip gitmesi gereken günler olarak yaşıyorsunuz.Geleceği kestirebilmek ve gelecekte rahat bir hayat yaşamak için okumanın ve başarılı olmanın öneminden habersiz ,yollarınızda tozu duman dolaşıyorsunuz.Hiç bir kural tanımadan ve hiçbir sıkıntı çekmeden yaşamak istiyorsunuz.Ama çalışmadan ama bir koruma altında kalarak yaşamak istiyorsunuz.
Yine bir Eğitim Öğretim yılı sona eriyor ve yine sizlerin kendinizle hesaplaşma günleriniz başlıyor. Kendinizle hesaplaşmadan sakın başkalarını yargılamayın sevgili öğrencilerimiz. Sizlere engel olan neler varsa tek tek önlerinize koyarak ve nelerin sizleri başarısız bıraktığını tespit ederek mücadele safhasına başlayınız.
Çünkü hiç kimse sizin için, sizin kadar üzülemez ve hiç kimse sizin yerinize hayatın bütün kahrını çekemez. Sizin başarınıza engel olan internet kafeler mi? Sizleri gün boyu esir alan Televizyonlar mı? Yoksa başarısızlığınızı gizlemek için arkasına sığındığınız sahte roller mi? Yani kendinizi olduğunuzdan farklı bir şekilde göstermek mi?
Yaşlarınız gereği bazen gerçeklerin çok uzaklarında yaşayabiliyorsunuz. Bir anlık heves veya tepkiler yüzünden dönülmez yollarda kaybolabiliyorsunuz. İşte o yollara girmenizi engellemek için biz hep yanınızda olacağız. Bu yanındalık ya bir gün öğretmeniniz olarak ya da anne, baba, ağabeyiniz rollerine girerek olacaktır. İşte bu yüzden bizlerle iletişimlerinizi olumlu tutmanız ve bu yüzden paylaşmaları öğrenebilmelisiniz. Bizlere bir anne bir baba gibi güvenebilmeli, sizlere çalışın derken aslında sizleri ne kadar sevdiğimizin farkında olabilmelisiniz.
Biliyorum bizlerinde çok eksikleri olabilir, ama bizler birbirlerimizi sevmedikçe ve bazı şeyleri paylaşmadıkça kendimizi geliştiremeyiz.
İnsanlar eksiklerini bilmedikleri sürece, yanlışlıklarını birbirlerine ikaz etmedikçe kendilerinde düzeltmeler gidemezler. Onun için diyorum ki sevgili öğrencilerim, Kesinlikle hayatımızda ümitsizliğe yer vermeyelim. Kendimize göre gelecek hedeflerimiz olsun ve bu hedeflere ulaşabilmek için yaşama sevincimiz hiç eksilmesin.
Karnelerimizde zayıflarımız olabilir, ailelerimiz tepki gösterebilir ama siz kendinize güvenir ve bütün engelleri kendinizin aşabileceğine güvenebilirseniz, problemler birer birer ortadan kalkar.
Şimdi sizlerden istediğimiz, bütün olumsuzluklarınıza rağmen hatalarınızı kabul edebilme cesaretinizi gösterebilmeniz, hatalardan ders alabilmeniz ve hiç kimseyi yargısız infaz etmeden başarısız olduğunuz dersleri kurtarmak için sıkı bir çalışma temposuna girmenizdir.
Başarılı olan öğrencilerimizden isteklerimizde çalışma tempolarını gelecek yıllarda artırarak hedeflerine en kısa zamanda ve başarılarla dolu olarak gidebilmeleridir.
Birde kesinlikle öğretmenlerinizin sizlere karşı anne ve baba sevgisi niteliğinde sevgi beslediğini ve sizlerin başarıları için var olduklarını ve sizleri çok sevdiklerini unutmayınız.