Siz mi kurtaracaksınız be müdürüm?

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

ŞEREF IŞIK

İlçe Tarım Müdürlüğü binasının nerede olduğunu çoğu Kozanlı bilmezdi.

Bir müdür geldi, sildi süpürdü.

Sil baştan her şeyi şeffaflaştırdı.

Kırk yıllık Kozanlılara “Aaaaaa!… İlçe Tarım Müdürlüğü burada mıymış?” dedirtti.

Etrafı tellerle çevrili askeri kışlayı andıran müdürlük binasını halka açtı.

Mevcut binayı bir elden geçirdi.

İnsanlar iş takibi için beklerken dinlenebileceği bir kamelya yaptırdı.

Kurum araçlarının dahi bir otoparkı yoktu, yaptı.

Kurumu bilgisayarlarla donattı.

Mescidi bile yoktu kurumun, onu da yaptı.

Bunları yaparken de devlet kasasından bir kuruş dahi harcamadı.

Hep ikili ilişkilerini, kurumlar arası diyaloğu kullandı yaptırırken.

Hep yol gösterdi, eğitici oldu halka karşı.

“Yapacağım” değil “Yaptım” demeyi ilke edindi.

İnsan sağlığı için görev bilincinden taviz vermedi.

“Mevzubahis gıda ise gerisi teferruattır” dedi.

Baskıcı bir yönetim ve denetim değil, eğitici bir yolu tercih etti.

Cezanın çözüm olmadığını belirtti; ama, uyarılara kulak asmayanlara da mutlaka uyguladı.

Her başarılı yöneticinin yapması gerektiği gibi, kurum içi gevşemelere karşı zaman zaman uyarılar, olmadı yazılı genelgeler yayınladı.

Bunları kanun ve yönetmelikler dışına çıkmamak kaydıyla yaptı.

1965 yılında yayımlanmış 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa bağlı kaldı hep.

Gerçi bu kanun yüzlerce defa değiştirildi.

On yedi defa da bu hükümet tarafından değiştirilmiş 657’nin bazı maddeleri.

Bu Kanuna göre bir Yönetmelik hazırlanmış, her memur uymak zorunda.

657’de on yedi değişiklik yapan bu hükümet, bu Kılık Kıyafet Yönetmeliğini değiştirmeye muktedir değil mi?

Aciz mi iktidar?

Hayır, bu yönetmelik üzerinden siyaset yapıyor yıllarca.

Kaldırırsa ekmeği kesilir maazallah.

12.12.2010 tarihinde yürürlüğe giren 5996 Sayılı Veterinerlik Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanununa göre tüm gıda denetim yetkilerini alan bir kurumun uyarılara rağmen birine ceza yazarken hangi partiye mensup olup olmadığına mı bakacak?

Seçilmiş diye kaşarlanmışların kahrını hep çekmek zorunda mı bir bürokrat.

Seçim yaklaşıyor, ulufeler dağıtılacak Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı çiftliğinden

Ama, bir engel var önünde ağaların.

Her önüne gelene yedirmiyor, hak eden alıyor hakkını.

Ve düğmeye bastılar…

Sen çok dürüst çalışıyorsun,

Sen dürüstlükten ve yasaları uygulamaktan hiç taviz vermiyorsun.

Kısacası “sen çok oldun” dediler ve görevden aldılar.

Canın sağ olsun be müdürüm.

Dik duruşun yeter be müdürüm.

Boş veeeeeer….

Kozan’ı siz mi kurtaracaksınız be müdürüm?

Saltanat devam etsin,

Yesinler, içsinler ağalar beyler…

Bu devran böyle gitmez.