“Sanat, güzelliğin ifadesidir. Bu ifade sözle olursa şiir, nağme ile olursa musiki, resim ile olursa ressamlık, oyma ile olursa heykeltraşlık, bina ile olursa mimarlık… olur.” Mustafa Kemal Atatürk
YEMEN TÜRKÜSÜ
Makam : Hüseyni
Usul : Curcuna
Havada bulut yok, bu ne dumandır ?
Mahlede ölüm yok, bu ne şivandır ?
Şu yemen illeri ne de yamandır.
Ah o yemendir, gülü dikendir,
Giden gelmiyor, acep nedendir ?
Burası huş’tur, yolu yokuştur;
Giden gelmiyor, acep ne iştir ?
Kışlanın önünde redif sesi var,
Bakın çantasında acep nesi var ?
Bir çift kundurası, bir de fesi var.
Ah o yemendir…
Kışlanın önünde geziyor kazlar,
Elim, kolum ağrır, yüreğim sızlar,
Yemen’e gidene ağlıyor kızlar.
Ah o yemendir…
Kışlanın önünde bir binek taşı,
Yoklama yapıyor bizim binbaşı,
Sefere giderler çavuş, onbaşı.
Ah o yemendir…
VARDAR OVASI
Makam : Hicaz
Rumeli Türküsü
Usul : Türk aksağı
Maya dağdan kalkan kazlar
Al topulu beyaz kızlar
Yarimin yüreği sızlar
Eğlenemem aldanamam
Ben bu yerlerde duramam
Vardar ovası vardar ovası
Kazanamadım sıla parası
Maya dağın yıldızıyım
Ben annemin bir kızıyım
Efendimin sağ gözüyüm
Eğlenemem aldanamam
Ben bu yerlerde duramam
Vardar ovası vardar ovası
Kazanamadım sıla parası
YANIK ÖMER
Makam : Hüseyni
Usul : Aksak
Söz ve Müzik : Saadettin Kaynak
Yanık ömer, her savaştan bir yara taşıyor;
Yanık ömer, yiğit ömer öğünmeden yaşıyor.
Kurtuluş savaşında yirmi sekiz yaşında,
Mangasının başında, taşıyor…
Yanık ömer, yiğit ömer siperleri aşıyor.
Savaş biter. Yanık ömer köye döner;
Köylü bütün bayram eder.
Yanık ömer kutlulanır;
Nişanlısı mutlulanır.
Yanık ömer attan iner,
Pembegül’e bağlar kemer;
Köylülere gider haber
Düğüne, düğüne!…
Eline kına yakar, başına teller takar;
Belinde altın kemer, öyle alana çıkar.
Pembegül allanır, pullanır;
Yanık ömer’in köyüne düğün alayı yollanır.
KIRMIZI GÜLÜN ALI VAR
Makam : Hicaz – Rumeli Türküsü
Usulü : Sofyan
Kırmızı gülün ali var
Her gün ağlasam yeri var
Bugün benim efkarım var
Bu gönül arz eder seni seni
Kırmızı gülü budarlar
Altına meclis kurarlar
Güzeli candan severler
Bu gönül arz eder seni seni
Kırmızı gülün bürçeği
Önünde oynar köçeği
Neyleyim yarsız döşeği
Bu gönül arz eder seni seni
ALİŞİMİN KAŞLARI KARA
Makam : Uşşak – Rumeli Türküsü
Usul : Nimsofyan
Alişimin kaşları kare
Sen açtın sineme yare
Bulamadım derdime çare
Görmedim hiç ah civan Alişimi tuna boyunda
Evleri var hane hane
Benleri var tane tane
Saramadım kane kane
Görmedim hiç ah Alişimi tuna boyunda
Evleri var yol başında
Benleri var sol kaşında
Saramadım genç yaşında
Görmedim hiç ah Alişimi tuna boyunda
CANA RAKİBİ HANDAN EDERSİN
Makam : Uşşak
Usul : Curcuna
Müzik : Giriftzen Asım Bey
Cana rakibi handan edersin
Ben bi nevayı giryan edersin
Biganelerle ünsiyyet etme
Bana cihanı zindan edersin
MANİ OLUYOR HALİMİ TAKRİRE HİCABIM
Makam : Hicazkar
Müzik : Tatyos Efendi
Mani oluyor halimi takrire hicabım
Üzme yetişir üzme fırakınla harabım
Mahvoldu sükunum beni terk eyledi habım
Üzme yetişir üzme firakınla harabım
NİHANSIN DİDEDEN EY MEST-İ NAZIM
Makam : Rast
Usul : Curcuna
Müzik : Hacı Faik Bey
Nihansın dideden ey mest-i nazım
Bana sensiz cihanda can ne lazım
Benim sensin felekde çaresazım
Bana sensiz cihanda can ne lazım
Sezadır matemim tutsa felekler
Bana insan değil ağlar melekler
Hevaya gitti hep bunca emekler
Bana sensiz cihanda can ne lazım
OLMAZ İLAÇ SİNE-İ SAD PAREME
Makam: Segah
Usul : Curcuna
Beste : Hacı Arif Bey
Olmaz ilaç sine-i sad pareme
Çare bulunmaz bilirim yareme
Baksa tabiban-ı cihan çareme
Çare bulunmaz bilirim yareme
Kastediyor tir-i müjen canıma
Gözleri en son girecek kanıma
Şerhedemem halimi cananıma
Çare bulunmaz bilirim yareme
ATLADIM BAHÇENE GİRDİM
Makam : Eviç – Rumeli Türküsü
Usul : Aksak
Atladım bahçene girdim gülleri
Fincan gibi
Gerdanında üç beni var her biri
Mercan gibi
Sarılalım sarmaşalım ikimiz bir
Can gibi
Gel seninle kavledelim ya onu sev
Ya beni
Bir tenhada buluşalım ya
Onun ol ya benim.
DAĞLAR DAĞLAR VİRAN DAĞLAR
Makam : Hicaz Türkü
Dağlar dağlar viran dağlar
Yüzüm güler kalbim ağlar
Yüreğimden kanlar damlar
Edirne köprüsü taştan
Sen çıkardın beni baştan
Bir olaydı bir olaydı
Ne olur benim olaydı
ESİRİ ZÜLFÜNÜN EY YÜZÜ MAHIM
Usul : Curcuna
Besteci : Şevki Bey
Esiri zülfümün ey yüzü mahım
Gece doğmuş benim bahtı siyahım
Güzel gün görmeye var iştibahım
GİTTİ DE GELMEYİ VERDİ
Usul : Aksak
Bestekar : Deniz Oğlu Ali Bey
Ali gitti de gelmeyiverdi
Gözlerim yollarda kaldı
Ne bileyim nerde kaldı
Ne zeman ne zeman gelir
Gel a nazlımda lahur şallım
Sağı solu dolaşalım
Ne zeman ne zeman gelir
Saati beldeye değer gecesi hazneye değer
Gönlümüz yosmayı sever
Ne zeman ne zeman gelir
Gel a nazlı lahur şallım sağı solu
Dolaşalım ne zeman ne zeman gelir
Gitti de gelmeyiverdi gözlerim yollarda kaldı
Hele nazlım nerde kaldı
Ne zeman ne zeman gelir
Gel a nazlım lahuri şallım
Sağı solu dolaşalım
Ne zeman ne zeman gelir
HAB-GAH-I YARE GİRDİM ARZ İÇİN AHVALİMİ
Makam : Rast
Usul : Müsemmen Giriftzen Asım Bey
Hab-gah-ı yare girdim arz için ahvalimi,
Bir perişan halini gördüm, unuttum halimi.
Sakiten icra ederken dide eşk-i alimi.
Leblerinde, sinesinde gizlenen amalimi,
Leblerimle topladım tebrik edin ikbalimi…
KÖŞKÜM VAR DERYAYA KARŞI
Makam : Rumeli Türküsü
Usul : Nimsofyan
Köşküm var deryaya karşı
Durmaz akar gözüm yaşı
Sevadadır her işin başı
Var gönül var git seyreyle
Gel bana söyle
Elmayı nazik yarlar
Çini tabağa koyarlar
Güzeli candan severler
Var gönül var git seyreyle
Gel bana söyle
ŞAHANE GÖZLER ŞAHANE
Makam : Eviç – Rumeli Türküsü
Usul : Sofyan
Şahane gözler şahane
Hüsnüne yoktur bahane
Süleyman olsam cihane
Gönül eylenmez asla…
Uçan kuşlar kebab olsa
Akan sular şarab olsa
Meyhaneler mesken olsa
Gönül eylenmez asla…
SARI KURDELEM SARI
Makam: Hicaz Şarkı
Usul: Nimsofyan
Sarı kurdelem sarı
Dağlara saldım yari
Dağlar kurbanın olsun anam
Ah ah, tez gönder nazlı yari
Yandım hey hey hey hey
Vallah yandım esmerim
Ben esmeri badem ile
Ben esmeri fındık ile
Ben esmeri fıstık ile beslerim
İpek kuşak beldedir
Saçakları yerdedir
Dünyayı güzel sarsa
Ah ah, yine gönlüm sendedir
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.