Bir varmış bir yokmuş evvel zaman içinde kalbur saman içinde uçsuz bucaksız gökyüzünde milyonlarca yıldızın içinde 7 tane gezegen varmış. Bu gezegenler durmadan güneşin etrafında döner onun için çalışırlarmış.
Bu yüzden de aralarında büyük bir rekabet varmış. Bir araya gelince sürekli kendilerini över hepsi kendisinin daha önemli bir gezegen olduğunu iddia eder dururmuş. Aralarındaki bu rekabet artık o kadar çekilmez bir hale gelmiş ki büyük kavgalara dönüşmeye başlamış. Bir gün yine güneş hepsini davet etmiş. Hepsi tek tek gelmiş ve sohbet etmeye başlamışlar. Fakat yine kendilerini övecek ve diğerlerinden üstün gösterecek sözler söylemeye başlamışlar.
İlk olarak Merkür başlamış konuşmaya “Güneş, sana en yakın gezegen benim hatta sana diğerlerinden daha yakın olduğum için sıcak bir gezegenim. Mars gibi soğuk değilim.” Diyerek Mars’ı küçüksemiş. Bunu duyan Mars sinirlenerek “Soğuk bir gezegen olabilirim ama insanlar tarafından oldukça merak ediliyorum. Hiçbiriniz benim kadar araştırılmıyorsunuz. İnsanlar burada yaşamak için araştırmalar yapıyor” demiş. Bunu duyan dünya lafa karışmış “İnsanlar istediği kadar araştırma yapsın. Onlar için en güvenilir en uygun gezegen benim. Mavi gezegen derler bana canlıların eviyim.” Demiş. Ardından Venüs “Dünya, ben sana çok benziyorum bu yüzden kendini çok da önemli sanma!” Diye sinirlenmiş.
Fakat Jüpiter hemen müdahale etmiş ve “Dünya’ya çok benziyor olabilirsin ama tersine tersine dönüyorsun. Ayrıca aranızda en büyük gezegen benim. Oldukça da hızlı dönerim. Kendinizi çok önemli sanmayın.” Demiş. bu kadar tartışmanın arasında Uranüs de onlardan geri kalmamak için hemen kendini övmeye başlamış “Hepinizden farklı olan benim, yana yatmış bir görünümüm var. Sizin gibi sıradan değilim” diyerek kendini göstermiş. Bu sırada kendini övmek için konuşmaya hazırlanan Neptün’ün sözünü Satürn kesmiş ve “Sen hiç konuşmaya başlama Neptün. Güneş’e en uzak olan sensin. Bir de bana bakın hepinizden daha farklıyım. Halkalarım var benim.” Demiş.
Bu tartışmalara sinirlenen Güneş “Hepiniz çok önemli gezegenlersiniz. Hepinizin bir görevi var. Koskoca evrende adı bile olmayan milyonlarca küçük gezegen varken sizin bir adınız var. Benim etrafımda dönerek, bana uzaklığınız ge yakınlığınızla ya da pek çok diğer özelliğiniz ile siz çok önemli gezegenlersiniz. Bu kavga çok anlamsız.” Diyerek azarlamış onları. Böylece gezegenler birbirlerine mahcup bir şekilde bakmışlar. Hatalarını anlamışlar ve birbirlerinden özür dilemişler. Sonra hep birlikte güneşin etrafında dönerek şarkı söylemeye başlamışlar.