IMM Sigortası Olmayan Sürücüye Sorduk: ‘Bütün Masrafı Karşılayacağını Sanıyordum’

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Trafikte her gün onlarca kaza yaşanıyor ve bu kazaların maddi boyutu, sürücülerin beklediğinden çok daha yüksek olabiliyor. Zorunlu trafik sigortası yaptırmak her araç sahibi için mecburi olsa da bu sigortanın her durumu kapsamadığı çoğu zaman gözden kaçıyor.

Özellikle kaza anında karşı tarafın hasarının yüksek olduğu durumlarda, sigortalı sürücüler kendilerini beklenmedik bir ödeme yüküyle karşı karşıya bulabiliyor. Bu noktada İMM sigortası, yani İhtiyari Mali Mesuliyet sigortası devreye giriyor.

Birçok sürücü, yalnızca zorunlu trafik sigortası yaptırarak yeterince korunduğunu düşünüyor. Ancak bu sigorta yalnızca belirli limitlere kadar ödeme yapar. Bu limit aşıldığında kalan miktar sürücünün kendi cebinden karşılanır. İşte burada İMM nedir sorusu, ne yazık ki kazadan sonra gündeme gelir. Çünkü sürücü tüm masrafı sigorta poliçesinin karşılayacağını sanarken, aslında yalnızca belli bir kısmının teminat altında olduğunu öğrenir.

İMM Sigortasının Kapsamı ve Detayları

İMM sigortası, zorunlu trafik sigortasının yetersiz kaldığı durumlarda devreye girer. Bu sigorta türü zorunlu poliçede belirtilen teminat limitlerinin üzerine çıkarak ek bir güvence sağlar.

Örneğin karşı tarafın aracı lüks bir otomobilse, meydana gelen hasar on binlerce lirayı bulabilir. Zorunlu trafik sigortası yalnızca belli bir limiti öder; kalan tutar ise sigortalıya yansır. Eğer kişinin poliçesinde İMM teminatı varsa, bu farkı İMM sigortası karşılar.

Bu sigorta türü sadece maddi hasarları değil, bedeni zararları da kapsayabilir. Yaralanmalı bir kazada, tedavi masrafları ve tazminatlar büyük rakamlara ulaşabilir. Bu gibi durumlarda sürücü, hem hukuki hem de finansal anlamda koruma altına alınır. Üstelik bu sigorta kazaya karışan üçüncü kişilerin zararını karşıladığı için sosyal sorumluluk açısından da önemli bir yer tutar.

İMM sigortası genellikle poliçeye eklenecek küçük bir ek primle sağlanabilir. Teminat tutarına göre yıllık birkaç yüz liradan başlayan fiyatlarla sunulur. Bu da yüksek hasar maliyetleriyle karşılaştırıldığında oldukça makul bir çözümdür. Ayrıca sürücülerin bütçelerine göre farklı teminat seçenekleri ile sunulması, tercih edilme oranını artırır.

Günümüzde birçok sigortalı, yalnızca zorunlu poliçeye güvenmekte ve İMM sigortası fiyat araştırmasını ihmal etmektedir. Oysa bu sigorta, yüksek bedelli kazaların oluşturduğu ekonomik yükü hafifletir. Üstelik sigorta şirketleri bu ürün için farklı ödeme planları sunarak daha geniş kesimlerin faydalanmasını sağlar. Bu da sürücülerin risk karşısında daha güçlü adımlar atmasını mümkün kılar.

İMM Sigortası ile Zorunlu Trafik Sigortasının Farkları

Zorunlu trafik sigortası ile İMM sigortası zaman zaman karıştırılır. Ancak bu iki poliçe arasında önemli farklar bulunur. Zorunlu sigorta devlet tarafından belirlenen limitler doğrultusunda çalışır. Kazada karşı tarafa verilen zarar, bu limitler dahilinde karşılanır. Bu sınır aşılırsa kalan tutar sigortalıdan talep edilir. Oysa İMM sigortası bu sınırın üzerinde oluşabilecek maddi ve bedeni zararları poliçe kapsamına dahil eder.

Bir başka deyişle zorunlu trafik sigortası temel güvence sağlar; İMM sigortası ise bu temelin üzerine inşa edilen ek bir korumadır. Bu farkın bilincinde olan sürücüler sadece yasal mecburiyet için değil, gerçek güvence için de poliçe düzenlemeyi tercih eder. Böylece olası bir kazada maddi kayıpları minimuma indirme imkânı doğar.

Ayrıca bazı sürücüler bu sigortayı yalnızca lüks araç sahiplerinin yaptırması gerektiğini düşünür. Oysa trafikte her araç, bir diğerine büyük zarar verebilir. Bu nedenle araç değeri ne olursa olsun, tüm sürücülerin İMM teminatlı bir poliçeyi değerlendirmesi önemlidir.

İMM sigortası yaptırmayan bir sürücü, kazadan sonra ortaya çıkan hasarın yalnızca bir kısmının karşılandığını öğrendiğinde ciddi bir sürprizle karşılaşabilir. Bu durum hem bütçeyi hem de güvenlik hissini zedeler. Bu yüzden sigorta yaptırırken sadece zorunlu olanla yetinmek yerine, ihtiyaç duyulabilecek tüm teminatları içeren kapsamlı bir poliçe tercih edilmelidir. Böylece kazanın maliyeti değil, güvenliği konuşulur hale gelir.