Her şeyi herkesten çok bildiğini düşünen çocukların sayısının, internet kullanımına oranla giderek arttığını belirten Çocuk Ergen ve Genç Psikiyatrı Dr. Neslim G. Doksat, aileleri bu tehlikeye karşı uyarıyor.
Çocukların neden bu tarz bir tutum içine girdiğine ve çocuklarında böyle bir yaklaşımla karşı karşıya kalan ailelerin nasıl davranmaları gerektiğine ilişkin Çocuk Ergen ve Genç Psikiyatrı Dr. Neslim G. Doksat merak edilenleri anlatıyor.
Çocuklar okulu bırakacağım diye ne yapmaya çalışıyor?
Günümüz dünyasında çocukların gerek fiziksel, gerekse de ruhsal açıdan çok hızlı geliştikleri bir gerçek. Bu durumu izah etmek için, çok çeşitli besin öğelerinin yer aldığı beslenme tarzından tutun da, çevresel olarak daha fazla uyarana maruz kalmaktan, teknoloji ile bilgisayarın çocuklar üzerindeki etkilerine kadar pek çok sebep saymak mümkün. Dolayısıyla, çocuklar gerçekten de eski nesillere göre pek çok şeyi daha erken yaşta öğreniyor. Bunun olumlu tarafları olduğu kadar, zorlayıcı tarafları da var. Çünkü çocukta zihnin öğrenmesi, ruhsal ve bedensel olgunluğun önünde seyrettiği takdirde, ebeveyn ve öğretmenleri de çocuğun uyumunu bozmayacak şekilde bir açıklama şekli bulmak gibi güç bir vazife bekliyor.
Bilgisayar ve internetin burada rolü ne?
Bilgisayarın evlerimize girmiş olması, farklı uyaranlarla düşünce gücünün zenginleştirilmesi açısından çocuklar üzerinde olumlu etki yapıyor. Ancak bu müthiş teknolojik gelişmenin sınırlanmaması durumunda aile içi iletişim ve etkileşime yönelik olumsuz yansımalar görülebiliyor. Bu durum, birbiriyle konuşmayan ve kopuk yaşayan aile bireyleri arasındaki paylaşımı kısıtlayan bir rol model oluşturarak, çocukları da asosyal hale getirebiliyor. Sonuçta, evden dışarı çıkıp arkadaşlarıyla buluşmaya üşenen, klasik sosyal oyunları oynamayı dahi öğrenmemiş, her şeyi bilgisayar başından çözebileceğini düşünen, hatta okula bile gitmeyi gereksiz bulan çocuklar ortaya çıkabiliyor.
Bilgisayarın etkileri dışında okula gitmek istememenin nedenleri neler olabilir?
Birçok nedeni olabilir. Bazı çocuklar gerçekten bilgisayar başındaki oyunlarından ayrılmak istemedikleri için çok geç yatıp sabah uyanamaz. Uyandıkları zaman da tüm zamanlarını yine bilgisayarın başında geçirmeyi arzu edip, okula dahi giderken sorun yaratır. Böyle bir durumda hiç kuşkusuz ki, artık bir ruhsal hastalık olarak kabul edilen bilgisayar bağımlılığı söz konusudur. Bir diğer sebep, okul fobisidir.
Okul fobisinin nedenleri
– Ailevi huzursuzluklar,
– Parçalanmış aileye yapısı,
– Sınav kaygısı,
– Akademik öğrenme bozuklukları,
– Depresyon,
– Kaygı bozuklukları,
– Anneden ayrılamama okul fobisinin en önde gelen sebepleri arasında yer alır.
Okulu bırakacağım söylemi aslında ebeveyne verilen bir gözdağı gibi görünse de bu gibi hastalıklar söz konusu olduğunda, aslında bir kaçıştır. Okula gitmeyen bir çocuğun bir süre sonra arkadaşlarıyla bağlantısı ve ilişkisi kesilecek, kendisini yalnız ve boşlukta hissedecektir. Bununla ilgili olarak zaman içerisinde özgüveni azalacak, depresyona girip, mutsuz olacaktır. O sebeple ebeveyn bu söylemi bir isyan olarak değil, yardım arayışı sinyali olarak ele almalı ve gerekeni yapmalıdır.
Ailenin çocuğa yaklaşımı nasıl olmalı?
Koşullar nasıl olursa olsun çocukla polemiğe girmek ve inatlaşmak doğru olmaz.
Tüm çocukların istisnasız olarak okula gitmeleri gerektiği, bu durumun baba ve /veya annelerin işlerine giderek çalışması kadar doğal bir şey olduğu, okula gitmemek gibi bir durumun mümkün olamayacağı kararlı ve tutarlı bir şekilde anlatılmalıdır.
Bu kararlılığa rağmen çocuk, okula gitmek konusunda ciddi bir sorun yaşıyorsa, mutlaka bir çocuk ve ergen psikiyatrına başvurarak profesyonel yardım almak gerekir. Bu şekilde altta yatan ruhsal hastalıklar gözden geçirilmiş ve gerekli müdahale yapılmış olur.
Bilgisayar bağımlılığı da en kısa zamanda bir psikiyatr desteğiyle ele alınması gereken bir hastalıktır. Aksi takdirde, kronikleşir ve tedavisi daha fazla emek alır.
Tüm bu açılardan, çocuklardan gelecek her türlü kendilerinden bekleneni yapmama durumunu ciddiyetle ele almak gerekir.
Çocukta okul fobisi varsa
Çocukta okul fobisi söz konusuysa hangi sebebe bağlı olduğunun ortaya konması ve tedaviye bir an önce başlanması gerektiğinin altını çizen Dr. Neslim G. Doksat, aksi takdirde, ebeveynlerin hatalı adımlar atarak tedavi şartlarını daha fazla zorlaştırabileceğine değiniyor. Hızla karar vererek okulu değiştirmenin doğru bir yaklaşım olmadığını kaydeden Doksat, çocuğun başarısız olacağına dair acımasızca eleştiriler yapmanın, çocuğu zorlayarak ve çocuğa kızarak başarı beklemenin
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.