Kel Aliço Pehlivan, Bulgaristan’ın Lofça kasabasında 1844 yılında doğmuştur. Güreşe Deliormanda başlamıştır. O zamanlar Bulgaristanda, düğünlerde gençler arasında güreşler yapılmakta, Aliço bu güreşlere de katılarak karşısına çıkan rakipleri yenmektedir.
Bulgaristandan yurdumuza kardeşi Kara İbo ile birlikte gelmiştir. 1864 yılında Kırkpınarda güreşirken yakın köylüsü ve kendisinden önce Sultan Abdülaziz tarafından saraya alınmış, Kavasoğlu İbrahim Pehlivan aracılığı ile saraya girmiştir.
Padişaha bağlılığı ve iyi hizmeti dolayısıyla sarayda Şamdancıbaşılıka kadar yükselmiştir. Kavasoğlundan sonra saray başpehlivanı olmuştur. Güreşi bıraktığı 1894 yılına kadar 27 yıl üst üste Kırkpınar Başpehlivanlığını kazanarak bu alanda kırılması güç bir rekorun sahibidir.
Bilhassa elense ve tırpanlarıyla meşhurdur. 190 cm boyunda 120-130 kilo ağırlığında, kolları kalın, göğsü geniş bir pehlivandır. Aliço’yu Osmanlı ülkesinde tanımayan güreş meraklısı yok sayılır. Saçının azlığından dolayı Kel Aliço ve güreşteki amansız hücumlarından dolayı Gaddar Aliço lakaplarını takılmıştır.
Aliço, Sultan Abdülazizin padişahlıktan indirilişine kadar (30 Mayıs 1876) sarayda kaldı. Sultanın ölümünden sonra saraydan ayrıldı. Yaşlılık günlerini Malkara köylerinde bekçilik yaparak geçirdi.
56 yaşında iken kendi yetiştirmesi olan Adalı Halilin meydan okumasını kabul etmiş ve kendisinden 25 yaş küçük olan çırağını, Geliboluda bir düğün güreşinde yarım saat içinde yenerek halen ne kadar kuvvetli olduğunu göstermiştir.
Yaşlılık yılları malesef çok kötü geçmiştir. Yaşamının son yıllarında gözlerine perde inmiş ve dünyayı görememeye başlamıştır. Ona yeğeni Kel İbrahim yardımcı olmuştur. Yakalandığı Tifo hastalığı nedeniyle 1919 yılında Edirne ili, İpsala ilçesi Aliçopehlivan Köyünde (Eski adıyla Koyunyeri) vefat etmiştir.
Mezarı bu köydedir. Yaşadığı evin arsası üzerinde kendi adını taşıyan Aliço Pehlivan İlköğretim Okulu inşa edilmiştir. Okul eğitim-öğretime devam etmektedir. Her yıl 16 Mayısta Kel Aliço Pehlivanı Anma ve Yağlı Güreş Festivali yapılmaktadır.
Gerek güreş meydanlarında gerekse meydan dışı hayatında mertliğin, doğru sözlülüğün, cesaretin ve yiğitliğin bütün özelliklerini taşımış ve göstermiş olmasından dolayı Rumelide adeta efsaneleşmiştir. Ata sporumuz yağlı güreşlere katkısı çok fazla olan bu pehlivanımız hakkında, maalesef yeteri kadar kaynak bulunmamaktadır. Aliçonun güreşleri ve özellikleriyle ilgili en önemli kaynak kitap, M.SAMİ KARAYELin yazdığı En Meşhur Türk Pehlivanları Kel ALİÇOdur. Kitap, 1941 yılında Muaalim Ahmet Halit Kitapevi tarafından basılmıştır.
Kel Aliçonun cesareti, mertliği, dürüstlüğü ile tam bir sporcu olması dilden dile yayılmış, takdir edilmiş, Kırkpınar sarayiçi ve yaşadığı köy meydanına heykelleri yapılmıştır.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.