0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

“Menopozla birlikte cinsellik bitmez…” Uzmanlar böyle söylüyor. Ancak günümüz koşullarına bakıldığında, yaş ilerlemeye başladıkça fiziksel değişikliklerin yanı sıra psikolojik ve sosyal zorluklar da kadın cinselliğini etkiliyor.

Ortalama yaşam süresinin 49 yıl olduğu 1900’lülerin başlarında kadınlar menopoz dönemine girmeden ölüyorlardı. Günümüzde ise menopoz sonrası yaşam süresinin 30-40 yıl daha uzamış olduğunu düşünürsek, ‘ikinci bahar’ döneminin, neredeyse hayatın yarısını kapsadığı gerçeğiyle yüz yüze geliriz. Her ne kadar bedende bazı organlardaki yaşlanma ve östrojen hormonu eksikliğine bağlı aksaklıklar, hastalıklar olsa da bu süreç canlı bir süreçtir ve süreçte, kişinin yeme-içme gibi dürtülerinin devam ettiği gibi cinsel dürtüleri de devam eder. Buna rağmen cinsellik ve yaşlanma ile ilgili bazı olumsuz inanışlar, fiziksel çekiciliğin gençliğe özgü olduğuna dair önyargılar ve fiziksel değişiklikler, yaşlanmakta olan kadının cinsel davranışını etkiliyor. Öte yandan toplumumuzda bazı kadınların menopozu bir özür olarak kabul edip cinselliklerini sonlandırdıkları da görülebiliyor. Ayrıca partner sorunu da kadınlar için en belirgin sıkıntılardan. Ve tüm bunların dışında cinselliğin en büyük düşmanlarından olan depresyon, kadınların cinselliğini etkileyen baş aktörlerden bir diğeri. Hacettepe Üniversitesi İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı Geriatri Ünitesi’nden Doç Dr. Mustafa Cankurtaran’dan, orta yaş ve yaşlılık döneminde kadın cinselliğiyle ilgili bilgiler aldık.

Cinselliğin pek çok bileşeni var Menopoz dönemiyle birlikte kadınlık hormonları azalıyor. Bu süreçte kadında ateş basması, vajinal kuruluk, sinirlilik, ağrılı cinsel ilişki, istek kaybı gibi şikayetler görülebiliyor ve bunlar da cinsellik konusunda sıkıntı yaratabiliyor. Menopoz döneminde ağızdan alınarak uygulanan hormon tedavilerinde beşinci yıldan itibaren bir risk mevcut. Ancak vajinal kuruluk için yüzeyden uygulanan (topikal) hormon içerikli ilaçlarda böyle bir risk yok ve etkin olarak kullanılabilir. Aslında bu dönemde en önemli problem cinsellikten ne anlaşıldığı. Çiftler, cinselliği sadece cinsel ilişki bazında düşünürlerse yapılabilecek şeyler kısıtlı olabilir. Ama cinselliğin dokunma, bir arada

olma, paylaşma tarafları büyütülebilirse her yaşta zevk alınabilir. Birbirine dokunmak, öpüşmek, sarılmakla da cinsellik yaşanabilir.

Bunun dışında menopozla birlikte üreme faaliyetinin sonlanması bazı kadınlarda “Kadınlığım bitti mi?” korkusu doğuruyor ki bunun gerçeklik payı yok. Bu dönemde, kadının bedenindeki değişimlere partnerinin yaklaşımı, erkeğin algısı da önemli. Kadın adet döneminin sona ermesiyle birlikte kadınlığının bittiğini düşünüyorsa, bunun yanı sıra “Eşim artık beni cinsel yönden çekici bulmuyor olabilir mi?” gibi düşünceleri varsa sorun yaşıyor. Erkek de menopoza girmiş bir kadınla ilişkiye girmekten kaçınabiliyor. Burada aslında cinsellikten ziyade kadınla erkeğin paylaşımlarına bakmak gerekir. Bir arada neler yapmaktan hoşlandıkları, neleri paylaştıkları çok daha önemli.

Genç erkeklerle beraberlik daha sık görülüyor
Bu aralar daha da sık görülüyor; yaşlandıkça kadınlar daha genç erkeklerle beraberlik yaşıyor. Tabii tersi de var; yaşlı erkeklerin genç kadınlarla birlikteliği. Yani yaşlandıkça, aynı yaş grubundaki insanlar birbiriyle olmuyor. Erkekler ortalama olarak 50 yaşın üstündeki kadınlarla birlikte olmak istemiyor. Bu yüzden kadınların genç erkeklerle birlikte olması son derece normal. Fakat burada genç erkek açısından belirleyici faktör çoğunlukla yaştan çok ekonomik çekicilik. Ekonomik olarak bağımsız ve güçlü bir kadının sosyal çevresi farklıdır ve buna göre ayıplanmayacak bir çevrede yaşıyor olması avantaj getirir. Öte yandan genç erkekler de her zaman kolay partner bulamayabilir ve bazen onlar da daha tecrübeli bir partnerle olmak isteyebilir.

Konuyla ilgili başka bir sıkıntı ülkemizde cinselliğin erkek odaklı yaşanıyor olması. Erkek cinselliğinde sonuç önemlidir. Fakat ilişkide kadının mutlu olduğu beklenti nedir diye düşünülmüyor. Bırakın yaşlılık dönemini, hiçbir yaş döneminde erkek bunu düşünmüyor. Bunun üstüne bir de kadının yaş almasıyla birlikte bedeninde olan değişikliklerin getirdiği handikap var. Erkek cinselliği sonuç odaklı olduğu için, üstelik tıp tarafından bunu destekleyen tam 3 ilaç bulunduğu için, erkek 80 yaşında bile cinselliğini rahat bir şekilde sürdürebiliyor. Kadınlar açısından ise bu anlamda bilimsel olarak etkinliği kanıtlanmış bir ilaç yok. Sanal seks de bu dönemin gerçeği olarak cinselliği destekleyen araçlardan. Eşi eve gelmez, karısıyla ilgilenmezse, internet ve telefon üzerinden birtakım kişilerle cinsellik yaşanabiliyor.