Feodalite

Feodalite

ABONE OL
Eylül 3, 2023 14:59
Feodalite
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Orta Çağdan çıkıldığında burjuvazinin gelişmesi feodal düzenle bağdaşmaz hale gelmişti . Bu yüzdende bu feodal düzen yıkılmalıydı . Ancak feodal düzenin uluslararası büyük merkezi Roma Katolik kilisesiydi . Tüm iç savaşlara rağmen feodal batı Avrupa’nın tümünü Müslüman ülkelere ve bölücü Yunanlılara karşıda büyük bir siyasi sistem içerisinde birleştirmişti . Feodal model üzerinde kendi hiyerarşisini örgütlemiş ve nihayet Katolik dünyasının topraklarının 3’te birini elinde bulundurarak zamanın en güçlü feodal lordu olmuştu . Bu nedenle de feodalizme yöneltilecek başarılı bir saldırı için onun kutsal merkezi örgütlenmesi yıkılmalıydı . Orta sınıfın gelişmesine doğru oranda bilim de gelişiyordu . Astronomi,fizik yeniden ele alındı . Burjuvazide endüstriyel üretimin gelişmesi için bilime ihtiyaç duyuyordu . Bilim o zamana dek kilise tarafından aşağılanan bir uşaktı . İmanın koyduğu sınırları aşamamış , din baskısı altında ezilmişti . Bu zamanda burjuvazi bilimsiz yapamazdı ve bu yüzden burjuvazi de Kiliseye karşı ayaklandı .

Çığlığı ilk olarak üniversiteler ve kent tacirleri atmış olsa da bu çığlık büyüdü ve her yerde feodal lordlarla topraktaki insanları köylüleri bu savaşa sürükledi . Burjuvazinin feodalizme karşı mücadelesi üç büyük savaşta doruğuna ulaştı . İlki Almanya da Protestan reformudur . Luther tarafından kiliseye karşı atılan savaş narası siyasi nitelikteki ilk ayaklanmada karşılığını buldu . İlki Fransız von Sickingen yönetimindeki küçük asilzadelerin 1523 ayaklanması ikincisi 1525’te büyük Köylü savaşı . Her ikisi de güvensizlik ve umutsuzluk sonucu başarıya ulaşamadı . O andan itibaren mücadele de dejenere olarak yerel prensler ile merkezi iktidar arasında bir kavgaya dönüştü ve Almanya’nın iki yüzyıl süreyle Avrupa’nın siyasi bakımından etkin milletleri arasından silinmesi sonucunu getirdi . Luther reformu gerçekten yeni bir inanç sistemi , mutlak monarşiye uyarlanmış bir din yarattı . Kuzeydoğu Almanya’daki köylülerin Lutherciliğe geçişleriyle kişisel özgürlüklerini yitirip serfleşmeleri aynı döneme denk gelir . Luther başarısızlığa uğramıştı ancak Calvin’e gün doğmuştu . Calvin’in inancı zamanın en cüretkar burjuvalarına uygundu . Onun doktrini rekabete dayalı ticaret dünyasındaki başarı yada başarısızlığını , insanın çalışkanlığına yada zekilik derecesine değil , kendi kontrolünde olmayan koşullara bağlı olduğu gerçeğinin dinsel anlatımıydı .

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.


HIZLI YORUM YAP