Hamza Paşa; Fatih tarafından Eflak Prensi Vlad’a elçi olarak gönderilir. Hamza Paşa ve elçilik heyeti Kazıklı Voyvoda olarak nam salan Vlad’ın sarayında aynı teşrifat kaidesi ile karşılanırlar: Prensin huzuruna sarıksız olarak başlar açık girilecektir. Devlet-i Aliyye’nin elçisi bu teklifi reddeder ve hayatı kan deryası içinde geçen Kazıklı Voyvoda’nın karşısına nur gibi bembeyaz sarığı ile çıkar. Karşısında sarıklı Türkleri gören Vlad öfkeden adeta kudurur ve Hamza Paşa ile diğer elçilik heyeti mensuplarının; sarıkları başlarında daha sağlam (!) durması için üçer çivi ile başlarına çaktırdı. Sarığı için can veren Hamza Paşa, bugün kendi topraklarında kendi lisanını konuşan insanların sarığın değerini hiçe saydıklarını bilseydi acaba ne yapardı?
Dipnotlar:
1. Franz Babinger; Fatih Sultan Mehmet ve Zamanı, Sayfa 186