İBRAHİM FAİK BAYAV
Maide Suresi’nin 110’ncu ayetinde Hz. İsa’ya ait ilginç bir olaydan bahsediliyor. Ayet ifadesi şu:
”Ve iz tehluku min e’t-tıni ke heyeti’t-tayri bi izni. Fe tenfuhu fiha fe tekünü tayran bi izni”. Yani?..
Yani, bu ayet ifadesinin Türkçe açıklaması şu: Hz. İsa çamurdan kuş şeklinde nesneler yapıyormuş. Sonra o kuş nesnelerin içine üflüyormuş… İçine üflediği kuşa benzeyen nesneler uçar hale geliyormuş. Doğru anlaşılmış mı?..
Maide Suresi’nin 110’ncu ayetinde bahsedilen, ‘ebrasa’, ‘ekmehe’ ve ‘ihya’ olayları İncilde anlatılıyorsa da, Hz. İsa’nın çamurdan kuş heyeti yaptğı bilgisini İncil’de göremedim.
Kur’an ayetleri içinde bir olaya ait ifadeler var ise, Kur’an içine girmesinin bir anlamı vardır diye düşünürüz. Müslümanlar, bu zamana kadar, anlatılan olaya doğru mu yanlış mı diye bakmamışlardır; ”mucizedir” şeklinde hüküm vermişlerdir. Biz, ifadeyi edebiyat çerevesinde değerlendiriyoruz ve tevil etmeye çalışıyoruz. İfadenin içinde mutlaka bir sır vardır. O sır yüzyıllar ötesinde… belki bin beş yüz yıl sonrasında insanların önüne çıkacaktır. Bir soru sorarak o sırrı bulmaya çalışalım:
Hz. İsa’nın mesleği neydi?
Matta İncilin’de Hz. İsa, ”Marangozun oğlu şeklinde tanıtılıyor. İsa, Markoz İncilinde, ‘Marangoz’ olarak gösteriliyor.
Bizim lügatimizde ‘marangoz’ sözcüğü ağaç doğrama ustası olarak gösterilir. Marangozlar işlenmiş ağaçtan konut veya baraka oluşturabildikleri gibi, beton yapıların kapı, pencere ve dolaplarını da ağaçtan ölçülü biçimde imal edebilirler.
İyi ama, ayetteki ifade, kuş nesnelerin çamurdan yapıldığını belirtiyor…
‘Marangoz’ sözcüğünün bizim bulunduğumuz zamandaki anlamı ile Hz. İsa’nın zamanındaki anlamı farklıdır. U.S.CATHOLİC adlı sitede açıklaması var. Bu sitede belirtildiğine göre, ‘marangoz’ sıfatı İbranicede duvar ustasına veya taş kesici kişiye veriliyormuş. ‘Oymacı’ anlamına da geliyormuş ‘marangoz’ terimi.
‘Marangoz’ sözcüğünün Yunanca karşılığı ise, ZANAATKAR imiş. Zanaatkar olan böyle bir kişi, istenilen şekilde taşı veya tahtayı oyabilir, güzel bir eser meydana getirebilirmiş.
”Ve iz tehluku mine’t-tıni ke heyeti’t-tayri bi izni” ifadesinde gizli özne olan İsa, bizzat İsa’yı değil; İsa’nın şahsı manevisini tanımlamaktadır. Yani, ‘İSA’ İsevi toplumlarının sembolüdür.
Peki, kuşa benzeyen uçucu nesneler nasıl yapılabilir?
Günümüzde marangozluk sanatının teknolojiye yansıması var. Olması istenen uçacak nesne UÇAK olacaktır. Uçağın parçalarının önce çizimi yapılır. Çizimi yapılan parçaların ahşap modelleri hazırlanır. Bu işi yapan kişi marangozdur. Sonra, ahşap model, çelik benzerinin yapılması için kalıp atölyesine gönderilir. Torna ve tesviye işlemiyle her parçanın çelik kalıbı hazırlanır. Sonra, kum kasalarda parçaların şekilleri oluştururlur. Potada eritilen metal eriyik kasalara dökülerek yüzlerce adet olarak ortaya çıkarılır. Metal parçalar atölyede işlenir, montaj edilerek uçak ortaya çıkarılır. Geriye kalır onun uçurulması.
”Fe tenfuhu fiha fe tekünü tayran bi izni” ifadesindeki, gizli özne İsa, şahsı manevisi olan Hristiyan mensuplarını işaret ettiğinden, ‘tenfuhu fiha’ kelimesi, Hristiyan dünyası mensuplarının maharetine işaret eder. İçine üfleme olayı, yetiştirilmiş pilotlarla gerçekleşecektir.
Sır, açığa yeterince çıktı mı?.. Oluş ve olduruş şartları bilinmeyecek mi yani?
”Ve iz allemtüke el-kitabe, ve’l-hikmete, ve’t-tevrate, ve’l-incile” ifadesiyle bilinecek tabi ki.
Hz. İsa’nın şahsı manevisi olan Hristiyanlar, İnci’i ve Tevratı mutlaka bileceklerdir. Hikmet, ‘felsefe’ olarak kendini gösterir. Kitap ise, tekniğin ve hendesenin işletiliş şeklini belirten sayfalar ve klasörlerdir. Ayet içinde ‘Kur’an’ unsuru zikredilmemiş. Demek ki Allah’ın nimeti, Hz. Muhammed’in zamanında, İsa inancıyla yaşayan Hıristiyan dünyasına layık görülmüş. Müslümanlar da bu nimete kavuşur birgün… Hıristiyan dünyasından ders alarak.
İbrahim Faik Bayav
(14.04.2025 09:20)
Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.