MEKİN ŞAHİN
Ülkem o kadar çok şey yaşıyor ki. Hangisini yazsam. Analiz etsem. Yaşananlar birikim üzerinden akarak geliyor. Sağlıklı yürüyen hiçbir şey yok. Sorunların bir azalırken diğeri doğuyor.
Ve her gün daldan dala atlıyoruz. Maymun iştahı ile her sorunu çözmeden, devam etmesine göz yumuyoruz. Çoğu kez sorunları tartışırken, rehberimizin Mustafa Kemal olduğunu söyleriz.
Sözle ifade ederiz ama onun rehberliğine bir türlü baş vurmayız. Baş vurmayız, çözümde yaratmayız. Görüntü verir, verdiğimiz görüntüyle havalara gireriz.
Oysa Türkiye uçurumun dibinde. Ekonomide kriz, krizin yarattığı işsizlik, işsizliğin yarattığı açlık, açlığın yarattığı düşük seviyeli ahlaksızlık ve yozlaşma. Alım gücünün sürekli düşüşü!
Sosyal yaşam da ötekileşme büyüdükçe, hukuksuzluk ve adaletsizlik dört nala gidiyor. Korku yüreklerde; yıkacak, yakacak ve kül edeceği şeyler arıyor.
Kısaca nereye atarsan at elini; işte ülke için şu uygulama yapıldı diyemiyoruz. Bütün olumsuz politika sonuçları canımızı acıtırken biz ne yapıyoruz. Sadece eleştiriyoruz! Eleştirdiğimin karşılığını somut çözümle gözünün önüne koymuyoruz.
İktidar olma yolunda, kendi dünya görüşümüz doğrultusunda çözümler üretmiyoruz. Üreterek halka, ülkemizi projelerimizle düzlüğe çıkaracağımızı anlatmıyoruz.
Sadece eleştirel değerlendirmeyle kendimizi ve Türkiye halkını kandırıyoruz. Hatta danışma kurulları toplantılarında soruna özgü çözüm önerileri yerine; kişisel kaygı içinde cekli, caklı sözler sarf ediliyor.
Türkiye’nin acil sorunları var. Sorunların giderilmesi gerekir. Sorunu çözecek öncü parti Türkiye konjonktüründe CHP’dir. Önce tespit yapmalı!
Türkiye devlet yönetim biçimi, Sosyolojik tanımla faşizmdir. Yasama, yargı ve yürütme tek elde toplanmıştır. Anayasa faşizme göre düzenlendi. Hukuk ona göre düzenlendi. Üretim sistemi, bir avuç sermayenin eline teslim edildi. Adalet ve yargılama cumhurbaşkanın çıkarlarına göre uygulanıyor. Eğitim ve sağlık faşist devlet biçimini besleyecek şekilde düzenlendi.
Halk aç. Halk soğuğun kan donduran gücü karşısında, açlığını unuttu. CHP devleti yönetecek gücü elde etmek istiyor ve bunun mücadelesini sürdürecekse, mücadele ettiği gücün kullandığı her şeyin alternatifini yaratmalıdır.
Cumhur devlet biçiminin alternatifi, demokratik halk cumhuriyetidir. Mevcut anayasanın alternatifi, demokratik anayasa.
Bugünkü üretim sisteminin alternatifi; devlet, kamu sektörü eklenerek yeni üretim sitemi.
Tüketen, düşünmeyen, sorgulamayan kişi yetiştiren Eğitim yerine; üretimin ve Türkiye’nin geleceğini planlayan eğitim sisteminin kurulması.
Toplumun hak aramasını engelleyen sistem yerine, örgütlü toplum olarak hak ve hukukunu arayan topluma dönüştürülmesi.
Sağlıklı birey ve toplum yetiştiren eğitimle birlikte sağlığın insan odaklı yönetime dönüşmesi ve ticaret kurumu olmaktan kurtarılması.
Hedef tam bağımsız ülke. Hedef çağdaş dünya içinde eşitler arasında güçlü devlet. Hedef tam bağımsız ülkenin özgür ve mutlu halkı.
Türkiye halkının üzerine çöken kara bulutlardan, o bulutun yarattığı fırtına ve felaketlerden ancak halka sunulan çözümlerle kurtuluruz. CHP acilen değişmeli ve dönüşmeli.
CHP halkın kurtuluşunun önderi ve mücadele gücü çelikleşmiş örgüt olmalı. Ülkem öyle çaresiz, öyle şeyler yaşarken, biz her şeye sahip olduğumuz halde, kendi geleceğimizi kurtarmak için düşlerimizi açık ifade etmiyor, korkunun eteğine tutunarak yol gitmeye çabalıyoruz.
Gözümüz önünde ki AKP-MHP faşizminin yıkımın eşiğinde olduğunu görmüyor, AKP-MHP ittifakı devleti yönetirken hata yapsın ki, biz iktidarı elde edelim diyoruz. Eksik bir şeyler olmalı. Eksik bir şey var. ‘’Ya istiklal ya ölüm’’ eşiğine getirildik demiyoruz! ‘’Oturduğu koltuğu korumaya çalışan, çıkarlarını ülke çıkarlarına endeksleyenlerin, içeriksiz eksik tespitine kulak veriyoruz.
Rehber ne demişti?
“Eğer size emanet ettiğim ülke sıkıntıya düşerse, o sıkıntıdan ülkeyi kurtaracak nice liderler çıkar” demişti. İşte bugün bizim önder örgüte ihtiyacımız var!
Milli. Yerli malı ülkenin canı diyen, karakteri özgürlük olan, evrensel hukuku adalet yapan ve gidip gelen dalgalara boş kürek çekmeyen, onlarla baş eden lidere ve örgütüne ihtiyaç var.
Bizim anti-emperyalist ruha sahip CHP ve liderine ihtiyacımız var.
Sık ifade ettiğimi bir kez daha yazacağım: Türkiye sokaklar ve varoşlarda yaşayanların ülkesidir.
Türkiye demokratik halk cumhuriyeti devletini savunacaksan sokak ve varoşlara sahip çıkacak ve onların örgütlü gücü olacaksın.
Gidip gelen dalgalarla ancak bu gücünle baş edersin!
Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.