Bazen tamamen problemsiz geçen bu dönem, bazen hem bebek, hem de anne hayatını tehdit edebilir. Hamilelikte gözlediğimiz riskli gruplardan biri de hipertansiyon dediğimiz tansiyon yüksekliğidir. Anne adaylarından bir kısmının önceden tansiyon ile ilgili hiçbir problemi olmayabilir. Ancak mevcut hamileliğinin belirli ayından sonra ortaya çıkabilir. Bazılarında ise zaten mevcut hipertansiyonun şiddetlenmesi şeklinde karşımıza çıkar.
Her iki durumda da bayanı yüksek riskli hamile grubu içinde değerlendirip, takip ve tedavinin çok sıkı düzende yapılması gerekir.
Önceden normal olan bir bayanda hamileliğe bağlı hipertansiyonun görülme riski % 5-7dir. Bazı özel gruplarda, genç ve sosyoekonomik seviyesi düşük hamilelerde bu rakam % 10-20ye çıkabilir. Önceden hipertansiyonu olanlarda, tablonun şiddetlenme riski ise % 25-35 ve bundan sonraki gebeliklerinde % 33 tekrarlama şansı vardır.
Hamilelik ile birlikte tansiyon yüksekliğinin görüldüğü vakalarda vücuttaki tüm sistemler etkilenmektedir. Böbrekler, karaciğer, damar yatağı, kan hücreleri ve beyin gibi organlar tablonun ağırlık derecesine göre değişen boyutta fonksiyon bozukluğu gösterirler. Bu nedenle bazı özel durumlarda anne hayatını kurtarmak için hamileliği, hangi ayında olduğuna bakılmaksızın erken sonlandırmaya gidilebilir.
Eşinizin, bundan sonraki hamileliğinde de aynı üzücü tablo ile karşılaşmamak için hamileliğin ilk ayından itibaren tam teşkilatlı bir sağlık merkezinde takibinin yapılması gerekir. Sıkı ve düzenli yapılan doğum öncesi bakım sonucunda, sağlıklı bir hamilelik ve doğumu takiben sağlıklı bir bebek elde etmek mümkündür. .