Prof. Doğan, “Cinsellik ve cinsel konuların konuşulması, cinselliğin ayıp sayılması, kadının cinsellikten zevk alması, cinsel fantezi kurmak, kadının cinsel ilişkiyi başlatması gibi konular, ülkemizde olduğu kadar dünyada da başlıca cinsel tabular arasında yer alıyor. Bu da bireysel ve toplumsal olarak cinsellik hakkında pek çok yanlış bilgiyi beraberinde getiriyor. ‘Kadın cinsel ilişkiye daima hazırdır’, ‘erkek cinsel ilişkiye daima hazırdır’, ‘cinselliğin temel amacı cinsel ilişkidir’, ‘cinsel doyum penisin büyüklüğüyle doğru orantılıdır’, ‘mastürbasyon zararlı ve günahtır’, ‘karşı koymayan kadına tecavüz normaldir’ gibi toplumsal yanılgılar, yanlış davranışlara ve cinselliği konuşulmayan ya da ayıp bir konu olarak tanımlanmasına sebep oluyor. Böyle durumlar kişilerde korku, önyargı veya saldırgan davranışları da beraberinde getiriyor” dedi.
EĞİTİM VE UZMAN YARDIMI ALMAK ÖNEMLİ
Doğan, toplumların doğru ve yeterli bilgilendirilmesinde cinsel eğitimin önemine vurgu yaptı ve “İlköğretimden üniversiteye kadar okullarda cinsel bilgiler dersi, evlilik öncesi eğitim ve kursları olmalı. Güvenilir kaynak kitaplar ile internet sitelerinden, TV ve radyodan yararlanmak da çok önemli. Ayrıca cinsel işlev bozuklukları için kişiler mutlaka terapistlere, psikologlara, psikiyatristlere, aile hekimlerine, hastane ve aile sağlığı merkezlerine başvurmalıdır” şeklinde konuştu.
CİNSEL SORUNLARIN EN ÖNEMLİ NEDENLERİNDEN
Üsküdar Üniversitesi’nden Uzman Psikolog Çiğdem Demirsoy ise cinselliğin yaşamın doğal, sağlıklı bir yanı ve ayrılmaz bir parçası olduğunu belirtti. “Biyolojik, psikolojik ve sosyokültürel boyutu olan karmaşık bir yaşantıya sahip olduğumuz için cinsel sağlığa etki eden pek çok faktör vardır” ifadesini kullanan Demirsoy, “Cinsellik toplumda çok rahat konuşulamayan bir alan olduğu için kulaktan kulağa aktarılan yanlış bilgilerle öğreniliyor ve farklı kültürel bakışların işin içine girmesiyle iyice karmaşık bir hal alıyor. Durum böyle olunca doğru bilgiye ulaşmak ve iç sesini dinlemek iyice zorlaşıyor. Oysa biliyoruz ki cinsel sorunların nedenleri arasında hatalı bilgi ve inançlar ilk sırada geliyor” dedi.
Sağlıklı bir bakış açısının gelişmesi için cinsel eğitimin çok önemli olduğunu söyleyen Demirsoy, bu konuda farklı disiplinleri bünyesinde bulundurduğu için üniversitelere önemli sorumluluklar düştüğünü sözlerine ekledi.