Temiz enerji dağların altında saklı olabilir

Temiz enerji dağların altında saklı olabilir

ABONE OL
Mart 20, 2025 14:19
Temiz enerji dağların altında saklı olabilir
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Yeni bir araştırma, dünyanın dağlık bölgelerinin altında devasa miktarda doğal hidrojen gazı rezervleri olabileceğini ortaya koydu. Eğer bu tahmin doğrulanırsa, şimdiye kadar keşfedilmemiş büyük bir temiz enerji kaynağına erişim sağlanabilir.

Yeni bir araştırma, dünyanın dağlık bölgelerinin altında devasa miktarda doğal hidrojen gazı rezervleri olabileceğini ortaya koydu. Eğer bu tahmin doğrulanırsa, şimdiye kadar keşfedilmemiş büyük bir temiz enerji kaynağına erişim sağlanabilir.

Araştırmaya göre, bu hidrojen rezervleri milyonlarca yıl boyunca jeolojik süreçler sonucunda oluştu. Uluslararası bir bilim ekibi, saha kayıtlarını ve bilgisayar modellemelerini birleştirerek levha tektoniği hareketlerini, dağ oluşumlarını ve hidrojen üretimini inceledi.

Hidrojen üretmenin yapay yolları olsa da, bu süreçler genellikle sera gazı emisyonlarına neden oluyor. Ancak araştırmacılar, doğal hidrojen rezervleri bulmanın temiz enerji teknolojileri için büyük bir adım olacağını vurguluyor.

Bu doğal üretim süreci, serpantinizasyon adı verilen bir kimyasal reaksiyonla gerçekleşiyor. Yer kabuğunun altındaki manto tabakası suyla temas ettiğinde, hidrojen gazı açığa çıkıyor. Bu olay, hem kıtaların birbirinden ayrıldığı hem de birbirine yaklaştığı yerlerde gerçekleşebilir.

Araştırmacılar, serpantinizasyon sürecinin kıtaların çarpıştığı dağlık alanlarda, kıtaların ayrıldığı bölgelere kıyasla yaklaşık 20 kat daha fazla gerçekleştiğini belirtiyor. Bunun sebebi, su döngüsünün ve sıcaklık aralıklarının bu bölgelerde hidrojen oluşumunu desteklemesi.

Dahası, dağların altındaki hidrojen rezervlerine okyanus tabanındaki kaynaklara göre daha kolay ulaşılabileceği düşünülüyor. Şu anda Pirene Dağları, Avrupa Alpleri ve Balkanlar’da hidrojen arayışı için hazırlıklar başladı.Almanya’daki GFZ Helmholtz Jeoloji Merkezi’nden yapısal jeolog Frank Zwaan, hidrojen keşiflerinin başarılı olabilmesi için yeni araştırma yöntemlerine ve keşif stratejilerine ihtiyaç olduğunu belirtiyor. Zwaan, “Özellikle, ekonomik açıdan kullanılabilir doğal hidrojen rezervlerinin nasıl oluştuğunu anlamamız kritik önem taşıyor” diyor.

Bu çalışma, dünya genelinde ne kadar hidrojen rezervi olduğunu tahmin etmiyor. Ancak, Pirene Dağları’ndaki serpantinizasyon süreçlerini inceleyen önceki araştırmalar, burada bulunan hidrojenin yılda yarım milyon insanın enerji ihtiyacını karşılamaya yeteceğini gösteriyor.

Bu, karbondioksit yerine su üreten bir enerji kaynağı için oldukça umut verici bir gelişme. Araştırmacılar, bu gazın gerçekten var olup olmadığını doğrulamak, onu çıkarmak ve sürecin sürdürülebilirliğini sağlamak için daha fazla çalışmaya ihtiyaç olduğunu belirtiyor.

“Genel olarak, doğal hidrojen keşfinde bir dönüm noktasına ulaşmış olabiliriz” diyen Zwaan, “Belki de yeni bir doğal hidrojen endüstrisinin doğuşuna tanıklık ediyoruz” ifadelerini kullandı.

Science Advances dergisinde yayımlanan araştırmaya göre; bu hidrojen rezervleri milyonlarca yıl boyunca jeolojik süreçler sonucunda oluştu. Uluslararası bir bilim ekibi, saha kayıtlarını ve bilgisayar modellemelerini birleştirerek levha tektoniği hareketlerini, dağ oluşumlarını ve hidrojen üretimini inceledi.

Hidrojen üretmenin yapay yolları olsa da, bu süreçler genellikle sera gazı emisyonlarına neden oluyor. Ancak araştırmacılar, doğal hidrojen rezervleri bulmanın temiz enerji teknolojileri için büyük bir adım olacağını vurguluyor.

Bu doğal üretim süreci, serpantinizasyon adı verilen bir kimyasal reaksiyonla gerçekleşiyor. Yer kabuğunun altındaki manto tabakası suyla temas ettiğinde, hidrojen gazı açığa çıkıyor. Bu olay, hem kıtaların birbirinden ayrıldığı hem de birbirine yaklaştığı yerlerde gerçekleşebilir.

Araştırmacılar, serpantinizasyon sürecinin kıtaların çarpıştığı dağlık alanlarda, kıtaların ayrıldığı bölgelere kıyasla yaklaşık 20 kat daha fazla gerçekleştiğini belirtiyor. Bunun sebebi, su döngüsünün ve sıcaklık aralıklarının bu bölgelerde hidrojen oluşumunu desteklemesi.

Dahası, dağların altındaki hidrojen rezervlerine okyanus tabanındaki kaynaklara göre daha kolay ulaşılabileceği düşünülüyor. Şu anda Pirene Dağları, Avrupa Alpleri ve Balkanlar’da hidrojen arayışı için hazırlıklar başladı.

Almanya’daki GFZ Helmholtz Jeoloji Merkezi’nden yapısal jeolog Frank Zwaan, hidrojen keşiflerinin başarılı olabilmesi için yeni araştırma yöntemlerine ve keşif stratejilerine ihtiyaç olduğunu belirtiyor. “Özellikle, ekonomik açıdan kullanılabilir doğal hidrojen rezervlerinin nasıl oluştuğunu anlamamız kritik önem taşıyor” diyor.

Bu çalışma, dünya genelinde ne kadar hidrojen rezervi olduğunu tahmin etmiyor. Ancak, Pirene Dağları’ndaki serpantinizasyon süreçlerini inceleyen önceki araştırmalar, burada bulunan hidrojenin yılda yarım milyon insanın enerji ihtiyacını karşılamaya yeteceğini gösteriyor.

Bu, karbondioksit yerine su üreten bir enerji kaynağı için oldukça umut verici bir gelişme. Araştırmacılar, bu gazın gerçekten var olup olmadığını doğrulamak, onu çıkarmak ve sürecin sürdürülebilirliğini sağlamak için daha fazla çalışmaya ihtiyaç olduğunu belirtiyor.

“Genel olarak, doğal hidrojen keşfinde bir dönüm noktasına ulaşmış olabiliriz” diyen Zwaan, “Belki de yeni bir doğal hidrojen endüstrisinin doğuşuna tanıklık ediyoruz” ifadelerini kullandı.

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.


HIZLI YORUM YAP
teslabahis casinoport pashagaming betkom mislibet casino siteleri
istanbul eşya depolama