Ali Kılınç
Kutlu Doğum Haftası, Peygamber efendimizin (a.s) doğum yıl dönümü olarak, O’nu anmak, anlamak ve anlatma haftasıdır. Çünkü peygamber efendimiz âlemlere rahmet olarak gönderilmiştir. (1) İnsanlık bu rahmetten istifade edebildiği oranda mutlu ve huzurlu olacaktır Peygamberimizin doğum günü olarak mevlit kandili de kutlanır. Mevlit Kandili Rebiyülevvel ayının 12. günüdür. Bu itibarla mevlit kandili Rebiyülevvel ayının 11. gününü 12. gününe bağlayan gecedir. Malum olduğu üzere her yıl 10 gün önce gelir.
Kutlu Doğum haftası ise miladi takvimin 571 yılındaki Hicri Takvimin Rebiyülevvel ayının 12. günü kutlanır. Bu günde miladi takvime göre 20 Nisan 571’e denk gelir. Böylelikle 1989 yılından bu yana Diyanet İşleri Başkanlığımız tarafından 14-20 Nisan tarihleri arası Kutlu Doğum haftası olarak kutlanmaktadır. Bu günleri bir fırsat bilerek, bilgimize bilgi, samimiyetimize samimiyet katarak insanlar arasında saygının, sevginin, güven ve kardeşliğin yayılmasına ve kök salmasına katkıda bulunmalıyız. Aksi halde insanlığın acısı ve gözyaşı giderek derinleşecektir.
Peygamberimizi en iyi anmanın yolu onun eşsiz sözlerinin ve davranışlarını kendimize rehber edinmektir. Aksi takdirde Peygamberimizin bizim övgümüze ihtiyacı yoktur. Bir Arap Şairinin dediği gibi ” Biz sözlerimizle Peygamberimizi övmüyoruz, Peygamberimizi (a.s) anarak sözlerimizi övüyoruz.” Peygamberimizin (a.s) bir birkaç hadisi şeriflerini hatırlatarak, onların güzelliklerini hayatımıza katmaya ve ışıklarından istifade etmeye
çalışalım.
– Sizin En hayırlınız eşine iyi davrananınızdır.
– İki günü bir birine eşit olan ziyandadır.
– Kendiniz için istediğinizi Müslüman kardeşiniz içinde istemedikçe olgun mü’min olamazsınız.
– Birlikte rahmet, ayrılıkta azap vardır.
– Çocuklarımıza bırakacağınız en iyi miras iyi terbiyedir.(Eğitimdir)
– Müslüman bir delikten iki defa elini yılana sokturmaz.
Akıl nimeti bizleri diğer canlılardan ve insanlardan ayıran en önemli varlığımızdır. Öyleyse aklımıza sıkça müracaat ederek, özellikle de bu tür anlamlı günlerde nereden geldik, niçin geldik. Nereye ve neyle gideceğimiz sorularına cevap aramalıyız. Cenab-ı Allah(c.c) Kur’an-ı keriminde “Ey iman edenler Allah’tan korkun yarın için ne gönderdiğinize, (hazırladığınıza) bakın”(2) uyarıyor. İşte böyle manevi anlam ve değeri yoğun olan zaman dilimlerinde, bir nefis muhasebesi yaparak, gerek dünyalık yarınlarımız, gerekse uhrevi yarınlarımız için hazırlıklar yapmalıyız.
Arif Nihat ASYA Peygamberimizin sosyal hayatımız açısından neleri ifade ettiğini ne
güzel dile getirmiş.
Şimdi seni ananlar,
Anıyor ağlar gibi,
Ey Yetimler yetimi,
Ey Garipler Garibi,
Düşkünlerin kanadıydın,
Yoksulların sahibi..
Nerde kaldın Ey Rasul
Nerde kaldın Ey nebi
Peygamber efendimizin ümmeti olarak, yetimlere, öksüzlere, gariplere, düşkünlere kol kanat geriyor, yoksulları sahiplenebiliyorsak, en azından bu yönüyle peygamberimizi anıyor, anlıyor, anlatıyor ve kardeşliğin temellerini atıyoruz demektir. Mevla’m bizleri de bu güzellikleri yaşattığı kullarından eylesin. Sevgili peygamberimizin şefaatine nail olabilme dileklerimle
————————————
1-Enbiya Suresi-107 Ayet
3-Haşr Suresi: 18.Ayet.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.