Domateste Antraknoz İlacı

Domateste antraknoz ilacı Domateste antraknoz yapan 3 çeşit fungus bulunur. Bu fungusun genellikle zayıf bir patojen olduğu değerlendirilir ancak geniş bir konukçu aralığına (68 tür) sahiptir ve toprakta çürüyen bitkide yıllarca canlılığını koruyabilir. Serbest nem ve 10-30°C (50-86°F) arası sıcaklıklar, konukçu enfeksiyonunu kolaylaştırır. Fungal konidyum ve mikro sklerotlar, enfekteli toprağa doğrudan temas eden konukçu dokuyu enfekte edebilir ve sıçrayan yağmurla ve yağdırma sulamayla konukçu dokuya yayılabilir. Ardından dokuya doğrudan nüfuz edebilir veya yaralardan girebilir. Kök enfeksiyonu genellikle fungal inokulum yüksek olduğunda ve özellikle Pyrenochaeta lycopersici patojeninden enfeksiyondan dolayı veya uygun olmayan yetiştirme koşullarından dolayı bitkilerde beslenme stresi ortaya çıktığında görülür. Enfeksiyon meyvelerde, dallarda, yapraklarda ve köklerde görülebilir ve meyve ve kök enfeksiyonları en ağırıdır. Meyvenin yeşil haldeyken enfekte olmasına karşın, olgunlaşana kadar hastalık belirtileri görülmez. İlk lezyonlar çökmüş ve dairesel haldedir ve genişledikçe iç içe halka işaretleri ile çökmüş hale gelir. Lezyon merkezleri ten rengine gelir ve çok sayıda koyu leke (mikro sklerotlar) gelişir. Nemli havada, lezyon yüzeyi üzerinde çamurlu, pembe, jelatinimsi bir kütle halinde çok sayıda konidyum gelişir. Enfekteli köklerde kahverengi lezyonlar gelişirken, kök yüzeyinde mikro sklerotlar gelişir. Bu hastalık belirtilerinden dolayı bu hastalık, siyah lekeli kök çürüklüğü adını da almıştır. Kök enfeksiyonu genellikle Pyrenochaeta lycopersici’nin neden olduğu mantarımsı kök hastalığı ile ilişkilendirilir. Yaprak enfeksiyonu nadiren sorun oluşturur ve sarı bir hale ile çevrelenen küçük kahverengi dairesel lezyonlarla karakterizedir.

 Yaprak:

 Yapraklar infekte olduğunda, genelde sarı renkli hale tarafından kuşatılan küçük, yuvarlak ve koyu ölü dokular şeklinde görülmekte. Yaşlı yapraklar hastalık etmeninden daha fazla etkilenmektedir.

Meyve: 

Meyvedeki lekeler ana belirti olup, yaprak, gövde ve kökleri de etkileyebilir. Meyveler yeşil ve küçükken infekte olmakta, fakat olgunlaşıncaya kadar hiç bir leke göstermezler. Olgunlaşmaya yaklaşınca meyveler bu etmene karşı daha hassas olurlar. İnfekteli meyveler küçük, çökük ve yuvarlak lekeler şeklindedir. Lekeler bir kaç cm’ ye kadar ve konsantrik ve daha konkav olabilir. Merkezi genelde güneş yanığı şeklindedir ve küçük koyu noktalar şeklinde mikrosklerotlara sahip olabilir. Lezyonun etrafındaki doku daha açık renklidir. Sıcak havalarda lekeler meyve içine doğru gelişir ve meyveyi değersiz kılmaktadır. Fungus yeşil ve kırmızı meyveleri etkileyebilir, fakat yeşil meyveler etkilendiğinde olgunlaşıncaya kadar belirtiyi göstermez.Olgun meyvelerde ise infeksiyondan sonra belirtiler 5-6 gün içerisinde belli olmaktadır.  Kök: Kök enfeksiyonları meyveler olgunlaşırken belli olmaya başlar ve bu durum genelde seralarda görülür. Hastalık köklerde kahverengi lekeler şeklinde görülür ve çürüken üzerinde mikrosklerotları görülür. Kök zararından dolayı hastalıklı bitkiler topraktan kolaylıkla çekilebilir. MÜCADELE :  İlk yeşil meyve evresinde başlatılan ve hasada kadar devam ettirilen bir fungisit programı, bu hastalıkla mücadele etmek için kullanılabilir. Konukçu olmayan bir ürünle ekim rotasyonu, fungusun toprakta birikmesini önleyip bu hastalıktan doğan kayıpları azaltabilir. Geniş spektrumlu fumigantlar ve kök yaralanmasından mersin escort kaçınmak da siyah nokta kök çürüklüğünden kaynaklanan kayıpları azaltabilir. Kültürel Önlemler : 
Benzer Videolar