ADNAN DENİZ
EĞİTİMCİ/YAZAR
Öğrencilerimiz… Bir kır bahçesinde çeşit çeşit çiçeklerimiz. İsteğimiz o çiçeklerin solmaması, onların gelecekte gülmelerini sağlayabilmek.
Ancak onların yetiştikleri ortam o kadar çeşitlidir ki. Hepsini tek tek bilmek ve tek tek anlayabilmek gerekiyor. Yoksa hazan mevsiminin sonbahar yaprakları gibi avuçlarımızdan uçup gidecekler. Ne kötü değil mi?
Nakış nakış, iğne iğne işleyebilmek ancak bir sanatkârın işi… Öğrencilerimizi, yararlı bireyler olarak yetiştirebilme işi de bir kutsal mesleğin üyelerine yani öğretmenlerine düşüyor. Ne mutlu!
Öğretmenlik: Engin bir gönül sevgisi, Uçsuz bucaksız fedakârlık ve duru suların önünü kapatan engelleri ortadan kaldırmak için mücadele eden yürek işçisi, Yüreklere bir nebze dokunabilen bir anne bir baba sevgisi.
Öğrenci, öğrenmeden çok şeylere tanık olan fakat bir türlü anlam veremediği ve hatta şaşırıp kaldığı olaylarla karşılaşabilen, gözleri umutla yüreğime dokun diye adeta seslenen tertemiz çocuklarımız.
‘’Öğretmenim, bilmen gerekiyor sabahın erken saatlerinde aç sefil okul yollarını tutmaları ve de anlaman gerekiyor yokluğun ne demek olduğunu. Bilmen gerekiyor, hırpalanmayı, sevgisizliği, anlayışsızlığı, bütün olumsuzluğun ince ince ruhumuzu karartığını.
Bir kurtuluş yolusun sen öğretmenim. Beni anlayan benim yanımda duran, benim elimden tutan bir kurtuluş yolu.’’Sesleri çıkmadan umut umut gözleri ile seslenir öğrencilerimiz.
Kendini gör öğretmenim her yetiştirdiğin öğrencide, işte o senin eserin. Gurur duy eserlerinle. Ulaşmak olsun gayen en ücra köşelerine beyinlerin. Işık ışık aydınlat, güzelleştir yürekleri. Sen öğretmenim, bir güneşsin aydınlatan karanlığı, sen yüreklerimizi feth eden bir Akşemsettin bir Edebali ol lütfen… Diyen sesleri duyuyorsunuz değil mi? Öğretmenim.
Unutma! toplumda yer alan her türlü insanda rolün olduğunu. En yükseklere çıkaranda sensin, amaaannn dediğin bir anında elinden kayıp gidenlerin toplumda ne yaralar açtığını da bilen sensin. Derinlere in öğretmenim, ailelere ulaş, zor olacak biliyorum. Dinle onları. Yalnızca dinle. Bana güzel söz söylesin diye bekleyen öğrencileri unutma. Sevgi pınarı ol. Öğrencilerimiz kana kana içsinler. Yüreklerini aç onların ve dokun yüreklerine. Anla onları. Nasıl ki seni bir zamanlar anlayan öğretmenlerin gibi.
Selamı ve gülmeyi öğretin önce..Merhaba diyince iletişim başlayacaktır önce.İletin onlara en güzel duyguları ve en güzel yarınlarına nasıl varabileceğimizi.Beklemekte öğrencilerileriniz;.Her saat her dakika sizlerden bir şeyler beklemekte.Mesela sevgi gibi,bilgi gibi.Zihinlerini açmışlar bilgi beklemekteler , yüreklerini açmışlar sevgi beklemekteler.En güzelini ve en doğru olanı verin onlara.Öğrencileriniz sizleri seviyor.