0

BEĞENDİM

ABONE OL

Bozkırın en önemli ses olan Neşet Ertaş, bir gün röportajında “Biz dedelerimizden beri düğünlerde çalıp söyleriz. 13-14 yaşındayken yaşadığım Kırşehir’in Çiçekdağı kazasının bir köyündeki düğünde gittim ve elime şiir yazılı bir kâğıt verdiler. Daha sonra öğrendiğim ki bu şiiri öksüz bir çocuk yazmış.  Öksüz olan bu çocuğu bir aile evine almış, fakat çocuk o evin kızına aşık olmuş. Kızın adı Zahide imiş. Çocuk askere gidince kızı başkasına vermişler. Bu hikâyeyi düzenleyerek plak yaptım.

Röportajına söyle devam etmiştir:  “Benimki, boynumu bükük koyan eski bir aşk hikâyesidir. Çalgıcı dediler kız vermediler” diyerek kendi Zahide’sinden böyle bahsetmiştir. Zahidem türküsünü dinleyen herkes bu türkünün geçmişini merak etmektedir. Zahidem türküsünün hikâyesi detayları ile birlikte aşağıda yer almaktadır.

Zahidem Türküsü Hikâyesi

Zahidem türküsünün başkahramanı olan Arap Mustafa, 1901 yılında Orta Hacı Ahmetli Köyü’nde dünyaya gelmiştir. Arap Mustafa’nın acı dolu hikâyesi küçük yaşta başlamıştır. Arap Mustafa’nın annesi ve babası küçük yaşta vefat etmiştir. Arap Mustafa çocuk yaşta kimsesiz kalmıştır ve akrabaları tarafından büyütülmüştür. Mustafa’ya arap lakabının verilmesinin nedeni ise, yörede meşhur olarak oynanan ‘Koca Oyunu’nda Arap rolünü üstlenmesidir.

Arap Mustafa çok küçük yaşta ailesini kaybettiği için çalışmak zorunda kalmıştır. Çalışmak zorunda olduğu için Yukarı Hacı Ahmetli Köyü’ndeki Hacı Bürozade Mehmet adlı ağanın yanında işe başlamıştır. Hacı Bürozade Mehmet ağanın yanında on iki yıl çalışmıştır.

Ağanın Zahide adında bir kızı vardır. Arap Mustafa gönlünü Zahide’ye kaptırmıştır. Fakat bu sırrını kimseyle paylaşamamıştır. Bir süre sonra dayanamayarak yakın akrabalarına bu durumu anlatmıştır. Onlarda ağanın kapısına giderek Zahide’yi istemişlerdir. Fakat Arap Mustafa ağanın yanında çalıştığı için Zahide’yi vermez.

Arap Mustafa’nın gönlü Zahide’nin aşkı ile yanıp tutuşmaktadır. Bu sırada Arap Mustafa’nın askere gitmesi gerekmektedir. Arap Mustafa vatani görevini yerine getirdiği sırada ağa Zahide’ yi  Molla Hasan adında biri ile evlendirir. Arap Mustafa’nın bir süre sonra hemşerileri aracılığı ile Zahide’nin evlendiğinden haberi olur. Bunu duyan Arap Mustafa Zahide’ye kavuşması mümkün olmayan imkânsız dizelere döker.

Zahidem Şiirinin Sözleri

İşte o imkânsız aşkı anlatan şiirin sözleri;

“Zahidem kurbanın olam nolacak halım

Gene bir laf duydum kırıldı belim

Gelenden gidenden haber sorarım

Zahide’m bu hafta oluyor gelin”

Bir süre sonra bu sözler Kırşehir’de kulaktan kulağa yayılmıştır. Bu türkü abdallar ozanlar tarafından söylenerek dilden dile yayılır. Bu türkü Bozkırın Tezenesi lakaplı Neşet Ertaş düğüne gittiğinde okuması için eline verilir.

Neşet Ertaş bu şiiri Arap Mustafa ve Zahide’nin vefatından düzenleyerek besteler. Zahidem bestesi 1970 yılında plağa alır. Bu plak sayesinde Arap Mustafa’nın Zahide’si günümüze kadar gelmiştir. Bu aşk hikâyesi uzun yıllar konuşur.

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.


HIZLI YORUM YAP