Sağlıklı Bronzlaşmanın Püf Noktaları
Yaz mevsimi, deniz ve güneş demek. Ancak güneşlenirken dikkatli olmak gerek. Uzmanlar yazın güneşle ilişkilerin iyi ayarlanması gerektiğini söylüyor...
Sağlıklı bir cilt için günde iki litre su
Cilt önemli bir toksin atma yoludur. Vücudumuz yabancı maddelerle, zararlı atıklarla dolduğunda diğer boşaltım kanalları zorlanır ve vücudumuz bu atıkları cildimiz yoluyla dışarı atmaya çalışır. Bu durum da ciltte çeşitli hastalıkların baş göstermesine neden olabilir. Yaşla birlikte deri giderek nem oranını ve esnekliğini kaybeder. Bunu çok ucuz ve çok sağlıklı bir şekilde çözecek tek şey bol su içmektir. Bol su içmekle derinin hem nem oranı artar hem de su yolu ile çok sayıda toksin atılarak cildimiz parlak, diri ve genç kalır. Günde an az iki litre su içerek hücreleri temizlemek, dolgunlaştırmak ve kırışıklıkları azaltmak mümkündür. Kahve, çay ve meyve suyu gibi farklı sıvı gıdalar tüketmek ise cildin su ihtiyacını karşılamaz.
Cildinize kola ve bira sürmeyin
Hızlı bronzlaşmak için bazen; kakao yağı, havuç yağı, kola, zeytinyağı ürünler kullanan hanımlar ileriki yıllarda ciltlerinin erken yaşlanması, kalıcı lekelenmeler ve hatta deri kanseri risklerini artırarak kötü bir fatura ile karşılaşabilirler. Daha fazla bronzlaşmak için cilde kola ve bira gibi içecekler sürülmesi cilt sağlığımız için son derece zararlı. Kola asitli, bira da mayalı bir içecektir. Cildin derin katmanlarına nüfuz ederek cildin hasar almasına neden olurlar.
Yanıklara doğrudan buz koymayın
Güneş yanıklarında halen yanan bölgeye yoğurt ya da diş macunu sürmek gibi ilkel yöntemlere başvurulabiliyor. Bunlar asla uygulanmaması gereken yöntemlerdir. Yanlış olan bir başka davranış da yanan yere doğrudan buz uygulamaktır. Buz yanığı artıracağı için buzu bir havlu ya da tülbente sararak uygulamakta fayda vardır. Yanık oluşan bölgeye soğuk su uygulamak tedavinin esasını oluşturur. Bol su içmek ve gölgede istirahat etmek gerekir.
İyi bir güneş koruyucu nasıl olmalı?
Hem UVA hem UVB'ye karşı eşit etkili koruma sağlamalı.
Kullanıcı tarafından iyi tolere edilmeli.
Kozmetik olarak kabul edilebilir olmalı.
Suya dayanıklı olmalı. Yüksek SPF'ye sahip olmalı.
Erken yaşlanma nedeni
Güneş, yaşam enerjisi verir. Ayrıca güneş, deride bulunan D vitamini öncüsü bir maddeyi aktif D vitaminine dönüştürür. D vitamini vücuttaki kalsiyum dengesini ve kemik gelişmesini sağladığından, özellikle çocuk ve yaşlılar için ölçülü olmak koşuluyla güneş banyoları yararlıdır. Bazı deri hastalıklarına örneğin sedef hastalığına da güneş ışınlarının yararı olmaktadır. Güneşle ilişkinin sağlıklı bir şekilde ayarlanması ondan görülecek zararı da en aza indirir. Ancak bugün için bilimsel olarak kanıtlanmış bir gerçek var ki; deri kanserinin en önemli tetikleyicisi güneştir. Bunun dışında son yıllarda çok popüler bir kavram olan 'antiaging' yani genç kalmanın ilk kuralı da, güneşten uzak kalmaktır. Güneş ciltteki elastik lifleri yıkarak cildin erken yaşlanmasına neden olur. Ayrıca yine kozmetik bir sorun olan, ciltte istenmeyen lekelere ve çillenmeye de yol açar.
Bunları aklınızdan çıkarmayın
Çok basit önlemlerle sağlıklı bronzlaşma sağlanabilir. Yaz tatilinde havuza ve denize girmekten kendini alıkoymak, güneşten kaçmak da doğru değildir.
Güneş ışınlarının çok dik geldiği saat 11.00- 15.00 arası güneşe çakmayın.
Güneş altındayken siperlikli şapka takın ve güneş gözlüğü kullanın.
Mümkün olduğunca açık renk ve ince kıyafetler giyin
Gün içinde havuza ve denize girip çıktıkça güneş koruyucuyu tekrar uygulayın.
Güneş ışınlarının dik geldiği sırt, göğüs, omuz başları, yüz gibi bölgelere daha çok özen gösterin.
Özellikle çocuklara daha fazla özen gösterin. Çünkü çocuklar güneş altında oyun oynadıkları, daha uzun saatlerini deniz ve havuzda geçirdikleri için güneş ışınlarına daha fazla maruz kalır.
Tatile çıkmadan önce en doğru yol bir dermatoloji uzmanına başvurup gerekli tavsiyeleri alarak hareket edin.
Kozmetik mağazalarından ya da alışveriş merkezlerinden sadece stant görevlisinin önerisi ile güneş koruyucu almak yerine dermatoloji uzmanının önerdiği eczane ürünlerini kullanın.
Kokusuz, parfümsüz ve 50 ya da daha fazla koruma faktörlü ürünler seçin.
Kadınların çoğu renkli kokulu parfümlü ürünleri tercih ediyorlar ancak renksiz, kokusuz beyaz ürünler vücutta alerjik reaksiyonlara sonuçlara yol açmayacaktır.