Türkiye Dünyanın En Kötü 10 Ekonomisi Listesine Girdi

‘’Ülkemizde bir avuç mutlu azınlık dışında, vatandaşlarımızın önemli bir kısmı açlık, geri kalanları ise yoksulluk sınırının altında yaşam mücadelesi veriyor. Her gün yağmur gibi zamlarla yeni bir güne uyanıyoruz. Asgari ücretlilere yapılan maaş zammı henüz çalışanların ceplerine girmeden, iğneden ipliğe yapılan zamlarla misliyle geri alınmış oldu. Kaşıkla verip kepçeyle alan AKP iktidarı yönetiminde, vatandaşlarımızın alım gücü her gün daha geriye gitmektedir. Ülkemiz şu anda dünyanın en kötü 10 ekonomisinden birine sahip ülkeler arasına girmiştir. Dünyanın en iyi 10 ekonomisi olma hedefiyle yola çıkan AKP iktidarı bu hedefine tersten ulaşarak ülkemizi bu utanç tablosunun içine taşımıştır. BU BİR SOYGUNDUR! Vatandaşlarımızın en temel ihtiyacı olan hijyen ürünlerinde KDV oranının %8’den, %20’ye çıkartılması en hafif tabirle soygundur. Zaten mevcut koşullarda geçim sıkıntısı çeken halkımız KDV oranındaki artışlar nedeniyle markete giremez hale gelmiştir. Sağlıklı beslenmenin büyük bir lüks haline geldiği, evlere etin sütün peynirin girmediği, çocukların okulda simit ayran yiyemediği, adı konulmamış bir sefalet dönemi yaşıyoruz. Vatandaşlarımız beslenme gibi en hayati ihtiyaçlarını karşılamakta bile zorlanırken; şimdi üzerine hijyen ürünleri, temizlik malzemeleri, deterjanlara yapılan KDV zamları ile bir başka yaşamsal ihtiyacı üzerinden soyulmaya, fakirleştirilmeye çalışıyor. Açıkça ifade ediyoruz, bu bir soygundur! Tüm halkımız bu soygunun farkında olmalıdır. İKTİDARIN VİCDANSIZ UYGULAMALARI VATANDAŞI SEFALETE TERKETTİ Araç sahibi yurttaşlarımız, bu yıl ödedikleri yıllık motorlu taşıtlar vergisini, yıl bitmeden bir kez daha ödemeye mahkum edildi. Akla, vicdana ve hukuka aykırı biçimde dayatılan motorlu taşıtlar ek vergisine karşı, tüm halkımızı ses yükseltmeye, bu keyfi uygulamayı protesto etmeye davet ediyoruz. Bir başka temel ihtiyaç maddesi olan ilaçta KDV oranı %8’den, %10’a çıkarıldı. Dolayısıyla 15 Bin ilaç türü yeniden zamlanmış oldu. İlaç gibi sadece zorunlu durumda kullanılan yaşamsal bir ihtiyacın KDV oranı %1 olması gerekirken, gözü dönmüş saray hükümeti ilaçta KDV oranlarını yükseltme yoluna gitti. Seçim döneminde vatandaşlara doğalgaz desteği olarak sunulan sözde indirimler, şu anda mecliste görüşülen ek bütçe ile yeni vergilerle vatandaşların ceplerinden geri alınıyor. Memura, çalışana müjdeledikleri ücret farkları daha kimsenin cebine girmeden vergilerle, zamlarla fazlasıyla geri alınıyor. Emekliye açlığı reva gören Erdoğan, bu ek bütçede kendi maaşına %40 oranında zam yaparak maaşını 100 bin liradan 140 bin liraya çıkardı. Emeklisine 7500 tl ücretle yaşa diyen Erdoğan; kendisine 140 bin tl maaşı uygun görmüş. Fatura derdi olmayan, kira ödemeyen, mutfak masrafı yapmayan Erdoğan’a aylık 100 bin lira yetmemiş ama bu masrafları ödemek zorunda olan emeklimize 7500 tl yetermiş! Vatandaşlarımıza çağrımızdır, bu soygun düzeninin acımasız kararlarına, keyfi uygulamalarına boyun eğmeyin, sessiz kalmayın! Anayasamızın her yurttaşımıza tanıdığı gösteri, yürüyüş, protesto hakkı, fikir ve ifade özgürlüğü sınırları içinde bu soyguna karşı ses yükseltip direnmeliyiz. ‘’