Kurnaz Karga’nın Oyunu

Günlerden bir gün, karga yaz sıcaklarından bunaldığı için dereye yıkanmaya gitmiş. Derenin serin sularında yıkanırken bir yengecin ayağına basıvermiş. Çok kızan yengeç, kıskacıyla karganın ayağına sıkıca sarılmış. Canı acıyan karga: -“Bırak beni yengeç kardeş, canımı acıtıyorsun” diye yalvarıp yakarmış. Yengeç: -” Sen benim ayağıma bastın, bende seni yiyeceğim” demiş. Karga: -” İsteyerek olmadı, özür dilerim” diyerek yalvarmış, yakarmış ama birtürlü yengeç onu bırakmamış. Sonunda Kurnaz Karganın aklına bir fikir gelmiş. Yengece: -” Eğer beni bırakırsan sana bir geyik getireceğim” demiş. Bu sözleri duyan yengeç kargaya: -” Tamam bana bir geyik getirmen şartıyla seni bırakıyorum.” Karga kurtulur kurtulmaz evine doğru gitmek için uçmaya başlamış. Epey uçtuktan sonra susuzluğunu gidermek için yolunun üzerinde bulunan dere kenarına inmiş. Su içmeye başladığında karganın yanına gelen aç bir tilki: -” Burada ne arıyorsun?” diye sormuş. Karga: -” Su içmek için buraya indim” demiş ve suyunu içip tam havalanacağı anda tilki, karganın üzerine atlayıp onu yakalamış. Karga: -” Tilki kardeş ben sana bir kötülük yapmadım bırak beni evime gidiyim.” demiş. Tilki: -” Karnım çok aç, hiçbir yere gidemezsin seni yiyeceğim.” demiş. Karga: -” Benim etim senin dişinin kovuğunu bile doldurmaz. Beni bırakırsan seni içinde bir sürü balığın bulunduğu bir yere götürürüm, sende karnını bir güzel doyurursun.” demiş. Tilki karganın bu sözleri üzerine: -” Ama ben yüzme bilmiyorum ki” demiş. Karga: -” Sen kıyıda durup kuyruğunu suya daldırırsın, balıklarda gelir senin kuyruğuna yapışırlar, sende onları bir güzel yer karnını doyurursun” demiş. Tilki karganın söylediklerini kabul etmiş ve yengecin yaşadığı yere gelmişler. Karga tilkiye: -” Sana söylediğim yere geldik, şimdi kuyruğunu suya daldır.” deyince tilki hemen kuyruğunu suya daldırmış. Bu arada karga yengece: -” Sana söylediğim gibi güzel bir geyik getirdim. Çabuk kuyruğuna yapış” diye söylemiş. Yengeç sudaki etli kuyruğa öyle bir yapışmış ki, canı çok yanan tilki bütün gücüyle ormana doğru kaçıp giderken yengeci de kuyruğunda beraberinde götürmüş. Tilki ve yengeç böylece kötülüklerinin cezasını çekmişler. Var varanın, sür sürenin, baykuşu çoktur viranenin, destursuz bağa girenin hali duman demişler. Ah ne duman, ne duman, yaşım üç müydü, beş miydi daha o zaman…
Benzer Videolar