MIŞ Gibi Yaşamak
Kendi kendimize dürüst olabiliyor muyuz? Aslında çoğu olaylarda kendimizin haksız olduğunu çok iyi biliriz de bir türlü kabul etmeyiz. Ama bu durumda var olan değerlerimizi, inançlarımızı dolayısıyla kendimize olan saygımızı kaybetmiyor muyuz?
Çoğu durumda insanlar artık mış gibi yaparak yaşamaya başladılar. Ebebeyin rollerini üstlenip, bir türlü çocuklarına anne, babalık yapamayan aileler, kendilerini farklı gösterebilmek için her türlü şekle giren insanlar, yapıyormuş gibi yapılıp, hiçbir şey yapmadan toplumda göz boyamaya çalışanlar maalesef toplumun gediklisi oldular.
Sorumluluk duygusu ve çalışkanlık, insanlarda var olan samimi inançlar, kişilerin kendilerine duyduğu saygı olmasa gerçektende kişilerin kendi içinde mutlu olması mümkün değildir. Ama bunu bir alışkanlık haline getirenler ve mış gibi yaşamanın yani rol içinden yeni roller çıkarmak, insanın ruhi derinliklerinde hezeyanlar oluşturmaktadır.
Kendi kişiliğinden tavizler vererek insan nerelere varabilir? Yada vardığı yerlerde ne kadar tutunabilir? Hadi diyelim tutundu, ancak kişi kendisiyle hesaplaştığı zaman ne kadar mutlu olabilir?
Aslında işin gerçeği kesinlikle ilkelerinden taviz vermeden ve kendine kendi içinde ters düşmeden, kendini topluma olduğun gibi kabul ettirebilmek, kişilerin tutarlılığı insanın kendisine ve karşısındakine saygısının artmasını sağladığı gibi kişilerin mutlu olmasına da neden olur.
Günümüzdeki problemlerin çoğu kişinin kendisi olamaması ve hayatı mış gibi yaşamaya çalışmasıdır. Acaba kişiler kendilerini farklı gösterdikleri zaman farklılıklarına kendileri inanıyor mudur? Tabi ki asla o zaman kendi kendimizi kandırmanın hiçbir alemi yoktur. Görüntü farklı biz farklıysak kendi kendimizden çok şeyler kaybettiğimizin farkında olmalıyız.
Öncelikle kendimiz olmalı ve kendimiz gibi davranmalıyız. Yaptığımız veya yapacağımız işlerin içinde olmalı ve bütün samimiyetle elimizdeki işin en iyisini yapmalıyız. Başkasına kendimizi iyi göstermek için ne kendi değerlerimizden, ne de kendi kişiliğimizden vaz geçmemeliyiz. Çünkü mış gibi yaşayan insanların samimiyetsizliği gün ışığı gibi kısa sürede ortaya çıkar.
Yanlışları düzeltebiliriz. Çünkü yanlışlar bizim ya bilmediklerimiz ya da zaaflarımızdır. Yeter ki samimiyeti kendimizde hissedip, davranışlarımızı samimi bir hava içerisinde gerçekleştirelim. Bence öncelikle kendi kendimizi kandırmaktan uzaklaşmalı, olduğumuz gibi görünüp, olduğumuz gibi davranmalıyız. Bu gün insanların çoğu kendisinden ve kişiliğinden çok uzaklarda yaşamaktadırlar. Bu da hem hayal kırıklıklarına hemde psikolojik hastalıklara yol açmaktadır. Kişinin kendisi ile barışık olması, insanları olduğu gibi kabul etmesi, başkalarını anlayabilmesi ve başkaları ile paylaşmasını becerip, onları kendi içinde değerlendirmesi sanırım pek çok problemin daha başlamadan bitmesine sebep olacaktır. Aynı zamanda kişilerin kendi değerlerinin farkına vararak daha saygın, üretici, uzlaşıcı başkalarına değer verebilen ve başkalarını takdir edip, onların başarıları ile mutlu olabilecek bir karakterin oluşmasında kendimizi olduğu gibi kabul etmenin ve kendimizi geliştirmeye çalışmamızın büyük etkisi olacağı kanaatindeyim.