ÇAPAR KANAT
Sütünüzü Kime Helal Etmiyorsunuz?
Türkiye'de çiğ süt fiyatı kaosu sürüyor..Bakan Mehdi Eker çiğ süt fiyatı maliyeti 1.107 Ramazan döneminden önce çiğ süt fiyatlarına95 kuruş tasarım ve bu fiyatların değerleri beğenilmemiş olsa da bu düşük fiyat bile uygulayan sanayici yok. 22.07.2013 tarihinde Ulusal Süt Konseyi'nde 1 TL'ye değişiklik yapılması bekleniyor ve sanayicilerin bu fiyatta gerçekleşmesi durumunda anlaşma beklenmiyor.
Çiğ sütte son durumlarımızı yukarıdakilerle özetlerken, güncelin sivil toplum verileriyle iletişim kurmak istiyorum.
TÜSEDAD, 300 üyeli dernekler arasında bir kuruluştur. Kanunen kurulmuş 500 bin üyeli TSÜMB cılızca sesi çıkarken, 100 bin üyeli DSYMB (Damızlık Sığır Yetiştiricileri Merkez Birliği) ''sessiz adam''ı ile, TZOMB (Türkiye Ziraat Odaları Merkez Birliği) ne söylerse halk, teknik, adıyla anılmadığı 2008 yılı ''Sarıkız Hakkını Helal Etmiyor ''mitinglerini organize eden, yeteneği sağlayabilen '' sadece 300 küsur üyenin alın terini, göz nurunun,''helal'' kazananının arkasında böylesine ''dimdik duran '' duran TÜSEDAD'ın açıklamalarını size sunacağım
Ki bu açıklamaları okuyacak olan Sayın Eker TÜSEDAD abonelerine kaşlarını çatacak mı, küsecek mi, bakanlığın veya makamının kapısından sokmayacak mı, iz katılmayacak.
Tüsedad (Tüm, Süt, Et, ve Damızlık Sığır yetiştiricileri Birliği) Mayıs-Haziran-2013 iki aylık özetin kapak sayfasında yazılmıştır:
Sütümüz helal değiliz: Çünkü;
1) 110 kuruşa sattığımız için,290 dolara 90 kuruşa satmak zorunda kaldığımız için,
2) Alın terimiz ve emeğimiz gasp edildiğimiz için;
3) Çıkış yolu bulamadığımızdan sermayemiz olan ineklerimizi kırmak zorunda kaldığımız için,
4) Süt fiyatının sanayicinin iki dudağı arasında başka hiçbir bilimsel ve piyasa düzenine dayandırılmadan belirlendiği için,
5) 6 ay sonra hatta, aldığınız süt fiyatını kimin neye göre belirleyeceğini bilmediğimizden hiçbir planlama yapamadığımız için ,
6) Bakanlığımız ve Ulusal Süt Konseyi bu durumu seyretmek için,
7) Rekabet Kurumunun bu durumunun dikkate alınmaması için.
Rekabet Kanunlarına göre kötü satış ve alımlarda bir biri ile fiyat düzenlemeleri, kararları almaları yasak olup endüstriye süt sektörü birkaç kez bu yüzden Rekabet Kurumu'nca yargılanmış, küçük para cezaları ise de çaydırıcı olamamıştı.
Bir üretici de din perspektifinden Diyanete sormuş.
Bu konuda 2011 yılında bir çiğ süt ürettiğinin bana yaptığı ''diyanetin görüşür'' sunuyorum.
Sorun:
Bir malı tüccarlar arasında anlaşıp satın alma fiyatlarını indirerek, yüksek kazanç sağlarlar, ürünlerin zararına teslim etme şeklinden satın alırlar, bu mallardan başka tüccarlara satma şansı yok ise bu malın edinimi helaldirler. Bu malın edinimi haram ise bu malı tüccarlardan satın almak için de haramdır?
Saygılarımla
Cevap:
E-postanızda bahse konu yaptığınız şekilde yapılan bir alış-veriş, İslam'ın ticaret ahlakıyla bağdaşmadığından dolayı caiz olmayıp bu yolla elde edilen kazanç da helal olmaz. Ayrıca, bu şekilde yapılan su-i istimallerin, gerek üreticiyi muafiyet tazminatı haksız kazanç teşvik ücretiyle tavsiyelern de bu uygulamaya engel olmaları bir hukuk eğitiminin gereklerindendir
Bununla birlikte, tüccarın çeşitli sebeplerle üreticiden bir malı ederinin altında alıp başka bir ürün satması halinde önceki kullanım bu müşteri doğrudan sorumlu olmaz. Ancak, bu olumsuz uygulamayı bilenlerin fırsat değerlendirmeleri yerine ilgilileri haberdar olup olmadıklarına dair haksızlıklara mani olma insani ve İslami bir görevdir. Aksi halde bu durumda mesul olurlar.
Diyanetin yukarıda görüşüyorduk, biz Tüsadad'a devam edelim
Tüsadad Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Adnan Yıldız'ın üçüncü sayfadaki makalesinin sonunda ise ''Bizim inandığımız Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığımızı protesto ediyoruz..'' dileyerek makalesini bitirmiş. Aslında bakanlık değil, sermaye sahibi sanayicilerin olup Sayın Yıldız'ın ''Bizim''dediği tartışmalara katılmıyorum. Süt devi, devleri Genel Müdürlük atamaya tabidir. Sermaye siyaseti, bürokratlar tarafından kapıda karşılanırken, üretici, üretici temsile bitmeyen ''toplantıda '' dedirtiliyor, sekretarya, özel kalem müdürü veya müdirelerine telefon ile ulaşımda mükemmel barikatlar kurduruyorlar, ''boyutsuz''larındaki sahipleri dönmeleri sonuçsuz kalıyor.
Sayın Yıldız, ''protesto'' izlediğinde bakanlığımız derken şahsileştirip ''bakanımızı,'' bir de üstüne üstlük protesto etmek yerine programın uygulanmasıyla en ağır itiraz olan ''kınıyoruz'' deseydi 1978'lerin Tüsiad'ı olma yolunda TÜSEDAD ilerleme diyebilirdi '' başarısız '' çiğ süt üreticileri.. Yine de diyoruz..
Sevgili kullanıcısı;
Endüstriyel süt sektörünün çiğini 75-90 kuruş aralığından satın alarak boyutunu üç dört katı fiyata satıyor. Aklınıza gelecek ilk süt markalarının sahipleri İstanbul Borsa sistemlerine göre % 68 kazanç sağlıyorlar. Kim, hangi düzen buna izin veriyor?
Sayın Adnan Yıldız şöyle demeliydi: Sevgili kişiler ve roller;
Böylesine fahiş fiyata mal alacaklara, satranlara, alternatiflerin malisini maliyetin altında satın alınanlara; Tüm bunlara göz göre göre ''izin '' verenlere
Siz kullanıcısı,üreticiler hakkınızı ''helal'' ediyormusunuz?
Onlardan birinin olur ya vefatında, cenaze namazı törenlerinde depolamada imam üç kere ''Hakkınızı helal ediyorsunuz'' şeklinde saçıldığında
Cenaze sahiplerinden üç beş tokat yeme temizleyici ''Hakkımı helal patlama ''sözünü sesli bir şekilde söylemesi cesareti gösterebilecek misiniz?
İşte Tüsadad bunlara yakın şeyler söyleniyor gibi görünüyor
Ambalajlı gıda güvenliğine ''helal'' sertifikası ve sembol gıda sözleşmesine girince, gıdanın ana ürünlerinin üyelerinin de aynı cenahtan girdiğini görün..
Gıda üretimi en büyük ve birincil güvenlik; gıda üretiminin sürdürülebilirliğidir. İşte sürünme politikaları sürdürülüyor. Tüsedad, süt politikalarında, hükümetin diğer politikalarda uyguladığı ''dil''i kullanıyor: Helal ve Haram
Tüsedad sormuş oluyor; siz üretici ve hakkınızı ''helal'' edebiliyor musunuz?.